Haberler
Rusya bir kez daha ABD füzeleriyle vuruldu, Savunma Bakanlığı 'Yanıt verilecek' dedi

ABD füzeleriyle bir kez daha vurulan Rusya'dan dünyayı korkutan açıklama

Narin cinayetinde yeni görüntü! Cansız bedenini saklamak 38 dakika sürmüş

Narin cinayetinde yeni görüntü! Cansız bedenini saklamak 38 dakika sürmüş

Bebeğin vücudunda dikkat çeken izler var! Yataktan düştüğü iddia edilen 3 yaşındaki Elif bebeğin annesi tutuklandı

Yataktan düştüğü iddia edilen 3 yaşındaki bebeğin annesi tutuklandı

5 yaşındaki kız çocuğunun ölümünde sır perdesi 6 yıl sonra aralandı

5 yaşındaki kız çocuğunun ölümünde sır perdesi 6 yıl sonra aralandı

Osmanlı Herkese "Merhamet" Göstermenin Adıydı

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Yalnızca ırkdaşına, din kardeşine değil, yaratılmış herkese ve her şeye gönül vermenin, sevgi sunmanın, merhamet göstermenin adı olan Osmanlı'da "Hristiyan Esirleri Kurtaran", "Köleleri Evlendiren", "Müslim ve Gayrimüslime Mezar Yaptıran" vakıflar bulunuyordu SÜ Öğretim Üyesi Doç. Dr. Arabacı: "Bugün.

METİN BOLAT - Yalnızca ırkdaşına, din kardeşine değil, yaratılmış herkese ve her şeye gönül vermenin, sevgi sunmanın, merhamet göstermenin adı olan Osmanlı'da, "Hristiyan Esirleri Kurtaran", "Köleleri Evlendiren", "Müslim ve Gayrimüslime Mezar Yaptıran" vakıflar yer alıyordu.

Dünya çapında bir medeniyet kurarak tarihe mührünü vuran Osmanlı'da, edep, cesaret ve merhamet hep ön planda tutuldu. Yeryüzündeki bütün canlıları gözeten medeniyet, din, dil, ırk farkı gözetmeksizin hep hizmet etme gayesi içinde oldu.

Yüzyıllar içinde bu medeniyet, inşa ettiği iyilik, güzellik, sevgi ve merhamet anlayışıyla insanlık birikimini ortaya çıkardı.

Köleler, devlet adamı oluyordu

AA muhabirinin, Vakıflar Genel Müdürlüğünün "Tarihteki İlginç Vakıflar" kitabından derlediği bilgilere göre, insanlık tarihinin büyük kısmında, bütün dünyada kölelik vardı. İslamiyetle, köle olarak adlandırılan bu insanlara büyük haklar verildi. Köle azad etmek en büyük sevaplardan sayıldı. Osmanlı'da İbrahim Efendi Vakfı'nın (Köleleri evlendiren) vakfiyesinde, kölelerin aralarında evlendirilmelerine dair şart var. Masrafları da tamamen vakıf tarafından karşılanıyordu. Osmanlı'da eğitilen köleler, devlet adamı bile olabiliyorlardı. İçlerinden, idarenin en tepesine kadar çıkmış, hatta sadrazam olmuş çok kişi vardı.

Hristiyan esirlere kurtuluş parası

Duka Veled-i Petros Vakfı (Hristiyan esirleri kurtaran), Hristiyan askerlerle görüşüp isteyenlere fidye parasını borç olarak veriyordu. Serbest bırakılanlar, borcu çalışıp ödüyordu. Vakfın bir de ilginç şartı vardı; "kurtuluş parası verilecek olanların dolandırıcı, hilebaz ve tezviratçı olmamasına dikkat edilecek."

Abdullah Ağa bin Abdulkerim bin Nurullah Vakfı (Müslim ve Gayrimüslime mezar yaptıran), Müslüman mezarlarının bakımı ve yaşatılmasını üstlenmişti. Hatta bölgede yaşayan gayrimüslimlerin mezarlarını da koruma altına almıştı.

Osmanlı, insanlığa huzur getirilmesine aracı oldu

Selçuk Üniversitesi (SÜ) İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Caner Arabacı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Osmanlı'da "Uteka", yani azat olmuş köle ve cariyelerin olduğunu söyledi.

Kanuni Sultan Süleyman döneminde yaşamış ve defterdarlık yapmış bir kişi için 6 bin 200 civarında esiri olduğunun anlatıldığını ifade eden Arabacı, "Esir derken yanlış anlaşılmasın. Bu kişi o esirlere kendi evladı gibi bakıyor, büyütüyor, yetiştiriyordu" dedi.

Osmanlı vakıf medeniyetinde kurucu insanların, malını mülkünü bağışladığını anlatan Arabacı, şunları kaydetti:

"Vakfın yönetiminde kurucunun ölümünden sonra erkek ve kız evlatların salih çocuklarıyla, utekanın kölesinden gelen salih evlatlar eşit tutuluyordu. Yani vakfın kurucuları öz evlatlarıyla kölelerini bir tutuyordu. Din, dil, ırk ayrımı yapılmamış, herkese eşit davranılmıştır. Zaten köleyi azat etmek gelenektir. Eğitilen köleler, devlet adamı bile olabiliyorlardı. Köle olarak gelmiş kızlar yetiştirilir, haseki ya da valide sultanlığa kadar yükselebilirdi. Bu durum, İslam medeniyetinin Osmanlı aracılığıyla insanlığa huzur ve mutluluk sunduğunu gösteriyor. Osmanlı, gayrimüslimleri devletin vatandaşı, Allah'ın emaneti olarak görüyor, haklarını koruyordu. İnancını yaşama, ticaretini yapma, aile hukuku, kiliseden eğitim alma konusunda haklar veriliyordu. Bugün insanlar arasındaki ötekileştirme, Osmanlı'yla kıyaslandığında dehşet derecede yüksek. Osmanlı ötekileştirmiyor, 'bu bana Allah'ın emaneti, halkımdır' diyerek benimsiyor, adaletle muamele ediyordu. Osmanlı sicillerinde Hristiyanların haklarını koruma, insanca yaşatma, haksızlık karşısında haklarını alma ve savunma konusunda devasa örnekler var." - Konya

Kaynak: AA / Yerel
title