Okul müdürü 'Aferin' dedi, ressam oldu
Okul müdürü 'Aferin' dedi, ressam oldu -Eşi vefat ettiğinde mal varlığını kaybeden ressam, geçimini karakalemle kazanıyor Bir kafede kendisine ayrılan bölümde resim çizen Ali Ünal: "Kendi kendimi eğitip yetiştirdim" Eskişehir'de yaşayan 68 yaşındaki Ali Ünal, ilkokulda tebeşirle tahtaya...
Okul müdürü 'Aferin' dedi, ressam oldu
-Eşi vefat ettiğinde mal varlığını kaybeden ressam, geçimini karakalemle kazanıyor
Bir kafede kendisine ayrılan bölümde resim çizen Ali Ünal : "Kendi kendimi eğitip yetiştirdim"
ESKİŞEHİR - Eskişehir'de yaşayan 68 yaşındaki Ali Ünal, ilkokulda tebeşirle tahtaya resim çizerek başladığı sanatını 50 yıldır sürdürüyor ve eserlerini kafede sergiliyor.
Eskişehir'de bir kafede kendisine ayrılan bölümde resim çizen Ali Ünal, ilkokulda çizim yeteneğini fark ettikten sonra kendini resim yapmaya adadı. Kafede kendine ayrılan masada isteyenlere karakalemle çizimlerini yapıp geçimini sağlayan Ünal, kafeye gelen insanların ilgi odağı oluyor, belli bir ücret karşılığında resim çizecek fotoğrafa bakarak ortalama bir günde resmi tamamlayıp teslim ediyor.
Gençlik yıllarında ekonomik durumunun iyi olduğunu söyleyen Ali Ünal, karısının vefatından sonra büyük bir üzüntü yaşadığını ve bütün mal varlığını kaybettiğini ifade etti. Karısının ölümünden sonra mal varlığını kaybeden ressam, geçinmek için birçok işte çalıştığını anlattı. Önce kaynakçılık ve dokumacılık yaptığını söyleyen Ali Ünal, "50 yıldır ressamlık yapıyorum. Türkiye'nin birçok kentine gittim. Çizim yeteneğimi ilk kez ilkokulda keşfettim. Sınıftayken tahtaya tebeşir ile resim çizdim. Herkes çok beğenince okul müdürümüzü sınıfa çağırdılar. Okul müdürümüz benden tahtaya Atatürk'ün resmini çizmemi istedi. Ben de güzel çizince karakalemle çizmemi istediler. Daha sonra benim çizdiğimi çerçeve yaptılar. Bunu görünce bana bir azim geldi. İlkokuldan çıktım kendi kendimi eğitip yetiştirdim. Hiç kimseden ders ya da eğitim almadım. Bu işi sürdürmeye devam edince işin ekmeğini yemeye başladım. Daha önce kaynakçılık ve dokumacılık işlerini de yaptım. Başka işlerde çalışıyorken resim çizmeyi sürdürüyordum. Benim arabam, evim ve dükkanım vardı. Eşimi kaybetmemin üzüntüsünden her şeyi kaybettim. Hepsini satmak zorunda kaldım. Kuru boya, pastel ve karakalem ile ahşap tahta üzerine yapıyorum. Manzara fotoğrafını porte üzerine yapıyorum" diye konuştu.
"Hem sanatını hem de amcamızın kendisini seviyorlar"
Eskişehir'de kafe işleten Meryem Bozkurt, işletmesinin bir köşesinde resim çizimleri yapan Ali Ünal ile birlikte çalışmakta mutluluk duyduğunu belirtti. Bozkurt, gelen müşterilerin ressama ilgi gösterdiğini söyleyerek, "Dükkanımız tarihi Odunpazarı'nda güzel bir yerde. Kendisini çok sevdik. Çok farklı bir amcamız. Hem onun için hem de bizim için iyi oldu. Gelen müşterilerimizin dikkatini çekiyor. Buraya gelen müşterilerimiz hem sanatını hem de amcamızın kendisini seviyorlar. Güzel resimler çiziyor. Gelen müşterilerimiz genellikle kendi resimlerini çizdiriyorlar. Çok başarılı bir sanatçı ve inşallah uzun zaman beraber çalışmaya devam ederiz" diye anlattı.