Öğrentmenlere Yönelik Şiddete Tepki Gösterdiler
Düzce'de sendikalar öğretmenlere yönelik şiddetin artmasını ve Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer'i ortak basın açıklaması ile protesto etti.
Düzce'de sendikalar öğretmenlere yönelik şiddetin artmasını ve Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer'i ortak basın açıklaması ile protesto etti.
Düzce'de Eğitim-Sen il Temsilcisi Fevzi İpek, Türk Eğitim-Sen Düzce Şube Başkanı Osman Çakmak, Eğitim-İş İl temsilcisi Zeki Bayram, DES İl Temsilcisi Enver Şahin, Bağımsız-Eğit-Sen İl Temsilcisi Güngör Dinç ve sendika üyeleri Türkiye'nin çeşitli illerinde öğretmenlere yapılan şiddeti kınadı.
Sendika temsilcileri Durmazlar Düğün Sarayı önünde yaptıkları ortak açıklamada " Biz öğretmenler olarak mesleki saygınlığımızı her şeyin üstünde görüyoruz" dediler.
Eğitim-İş İl temsilcisi Zeki Bayram, Milli Eğitim Bakanını eleştirdiği konuşmasında şunları söyledi: "Öğretmenlik mesleği 'Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum' düsturundan beslenerek saygınlığını korumuş ve öğretmenler toplumumuzda hep eli öpülesi insanlar olarak görülmüştür.
Göreve başladığı günden itibaren Milli Eğitim Bakanı Sayın Ömer Dinçer'in bu camianın başındaki insan olarak bu mesleğin saygınlığını zedeleyecek açıklama ve uygulamaları peşi sıra gelmiş ve bu tüm öğretmenleri yaralamıştır. Sayın Bakan 'öğretmenlerin üç ay tatili var' diyerek söze başlamış, teşekkür edip ödül vermesi gereken okul müdürlerine soruşturma açmış ve 'vatandaşı üzeni üzerim' sözüne öğretmeni muhatap etmiştir. 'Öğretmenin maaşında iyileştirme yapacak mısınız' sorusuna 'önce öğretmenin kalitesini konuşmak lazım' diye cevap vermiş, 147 şikayet hattını bir utanç abidesi gibi uygulamaya koymuş, OECD ülkelerine göre Türkiye'deki öğretmenin daha az çalıştığı sözünü gerçeği yansıtmadığı halde ifade etmiştir. Bunları söyleyen ve öğretmenler için olumlu hiçbir sözü olmayan Sayın Bakanı savunmak için kabine üyesi bir başka kişi ise bakanın 'öğretmenlere şahsiyet kazandırmak' niyetinde olduğunu ifade etme talihsizliğinde bulunmuştur. Unutulmaması gerekir ki asıl şahsiyet kazandırılması gereken günü birlik yaklaşımlara teslim edilmiş olan Milli Eğitim politikalarıdır. Eğitim sistemimiz bu anlayışla yapboz tahtasına dönmüştür. 15 milyon öğrenciyi ilgilendiren köklü bir sistem değişikliğinin 4+4+4 adıyla apar topar, yangından mal kaçırır gibi biri hariç hiçbir sivil toplum örgütünün görüşü alınmadan yapılması bunun en son örneğidir. Eğitim sistemimiz bu kör anlayışın elinde araç olan sınavları amaç haline getirmiş ve sistem tüm çocuklarımızı kazanacak yaklaşımlardan uzaklaşmıştır. Doğru bir gözle bakıldığında görülecektir ki eğitimdeki başarısızlığın ve yozlaşmanın asıl sorumlusu milli eğitim sistemimizi günübirlik politikalara teslim eden Bakanlardır. Bunun suçlusu olarak haksız bir şekilde öğretmeni göstermenin ve öğretmenlik mesleğinin saygınlığını zedelemenin eğitime yeni zararlar vereceği unutulmamalıdır."
Kütahya'da bir öğretmenin öğrencisi tarafından bıçaklanarak yaralandığını, İstanbul Esenyurt'ta bir öğretmenin öğrencisi tarafından diğer öğrencilerin gözleri önünde bıçaklı saldırıya uğradığını, Sakarya'da da bir velinin öğretmeni tekme ve yumrukla dövdüğünü, öğretmenlere yönelik saldırıların giderek arttığını hatırlatan Bayram "Sayın bakanın bu saldırılar karşısında sessiz kalması da bu işin tuzu biberi olmuştur. Öğretmenler tüm bu olanlar karşısında eğitim camiasının başı olan Sayın Bakanın sessiz kalmasından ve öğretmen düşmanı tavrından son derece rahatsızdır" dedi.
Öğretmenlerin yapılan haksızlığı artık tahammülünün kalmadığının altını çizen'Zeki Bayram "Öğretmenler geleceğimiz olan çocuklarımızı yetiştirmektedirler ve moral en çok ihtiyaç duydukları şeydir. Öğretmenlerimizin yapılan haksızlıklara artık tahammülü kalmamıştır. Bu yapılan haksızlıklara sessiz kalmak öğretmenlik mesleğine ihanettir. Sayın Bakan öğretmen düşmanı tavrından vazgeçmelidir. Sayın Bakan vatandaşımızı öğretmenlere karşı tahrik etmekten vazgeçmelidir. Öğretmenin onuru her şeyden daha önemlidir. Bu sakat anlayışın elinde "öğretmen" en düşük maaş alan memur durumuna düşürülmüştür. Biz öğretmenler meslektaşlarımıza karşı artan saldırıların mümessili olarak Sayın Bakanı görüyoruz ve artık yeter diyoruz. Bakana "kırmızı kart" gösteriyoruz." dedi.
Öğretmene şiddeti protesto eden sendika üyeleri tarafından "Sağlık Bakanı gibi Milli Eğitim Bakanı istiyoruz", "Öğretmene saygısı olmayan kimseye saygısızı olmaz", "?Eğitimciyi önemsemeyen devletler çökmüştür" ifadelerinin yer aldığı dövizler taşıyan grup, basın açıklamasının ardından slogan atarak Anıtpark'a yürüdüler. - DÜZCE