Müziğin Minyatür Hali"
İranlı sanatçı Reza Hemmatirad, efsane, kaside ve şiirlerden yola çıkarak Sabri Tuluğ Tırpan'ın piyanosu ve Burcu Karadağ'ın neyi eşliğinde minyatür yaptı.
İranlı sanatçı Reza Hemmatirad, efsane, kaside ve şiirlerden yola çıkarak Sabri Tuluğ Tırpan'ın piyanosu ve Burcu Karadağ'ın neyi eşliğinde minyatür yaptı.
Hemmatirad, Fulya Sanat'ta gerçekleşen etkinlikte minyatürlerin hikayelerini ve bu eserlere ilham veren şiirleri yorumladı.
Etkinliğin ardından AA muhabirine açıklamada bulunan Reza Hemmatirad, projenin Burcu Karadağ'ın fikri olduğunu belirterek, "Daha önce, ebru ve kum sanatıyla sahnede birtakım şeyler yapmıştık. Bu minyatürler için de konuya uygun olarak, önceden çizip, hazırlayıp sahnede sunacaktık. Fakat seyircimize mekanik bir şey seyrettirmek saygısızlık oluyor dedik ve sahnede bir şeyler yapmaya karar verdik" dedi.
Bu şekilde gecenin daha samimi olacağını düşündüklerini aktaran Hemmatirad, "Onun için sahnede bir konsept hazırladık. Bir konserle birlikte ilk kez bunu yapıyoruz" dedi.
Reza Hemmatirad, Mevlana'nın 742. vuslat yıl dönümü dolayısıyla ekibin adını "Nefir" koyduklarını dile getirerek şu bilgileri aktardı:
"Mevlana'nın Mesnevi'sinden esinlenerek neyin sesine 'nefir' diyorlar. Dolayısıyla biz, piyano, ney ve minyatür tekniğiyle inşallah bundan sonra hep aşk anlatacağız. Bundan sonra, bu grup nereye giderse hangi sahne performansını yaparsa aşkı anlatacak. Leyla ile Mecnun'la başladık. Kerem ile Aslı ve diğerleriyle bu şekilde Doğu'nun aşk hikayelerini nasip olursa anlatacağız."
"Aşkın, müzikle ve görsellikle sembolize edilişini anlatmaya çalışıyoruz"
Ney sanatçısı Karadağ da hem dünyevi hem de manevi aşkın insanın içinde yaşadığına işaret ederek şöyle konuştu:
"Biz, Leyla ile Mecnun vasıtasıyla yani onları bir rol model kılarak her türlü aşka hitap eden bir şeye dönüştürmeyi düşündük sahnede. Piyano ve ney olmasının özelliği şu, piyano bir batı müziği enstrümanı. Ney, mistik bir saz. İkisinin bir araya gelişi, müzikal sebeplerden dolayı zor. Bir de üstüne Farsça ve minyatür sanatı eklendiği zaman, gerçekten daha zor bir hal alıyor."
Aşkın, müzik ve görsellikle sembolize edilişini anlatmaya çalıştıklarına işaret eden Karadağ, şunları söyledi:
"Bu güzelliklerin bir araya gelişine, en güncel söylemle doğu ve batının buluşması diyebiliriz. Özellikle sahnede canlı minyatür yapılıyor olması, son derece ilgi çeken bir özellik ve bu çok fazla talep görüyor. 2016 için konser tarihlerimiz netleşiyor. Ne kadar çok insanla bu müziği ve sanatı buluşturabilirsek o kadar mutlu olacağız."
Piyano sanatçısı ve besteci Sabri Tuluğ Tırpan ise sahnede minyatür yapılırken insanlarla müziği paylaşmanın kendisi için bir ilk olduğunu belirterek "Nasıl bir ressamın boş kağıdı korkutucuysa bizim için de en korkunç şey sessizliktir. Biz müzisyenler de sessizliği boyarız. Konserin başında bu kağıtlar bembeyazdı ve hiçbirimiz bilmiyorduk ne çıkacağını. Konserin sonunda Leyla ile Mecnun'un hikayesi ortaya çıktı. Galiba insanların da çok hoşuna gitti" diye konuştu.
Hemmatirad'ın Leyla ile Mecnun hikayesini canlı performansla minyatüre aktardığı etkinlikte, Ali Ufki Bey'in "Uyan Ey Gözlerim" isimli ilahisinin yanı sıra Sabri Tuluğ Tırpan'ın "Yakamoz", Reza Rohani'nin "Fragile Silence", Burcu Karadağ'ın "Resignation" ve Abdülkadir Meragi?'nin "Amed Nesimi Subhu dem" eserleri de yorumlandı.
Etkinliğin sonunda ortaya çıkan minyatürlerin satışından elde edilen gelir, Kansersiz Yaşam Derneğine bağışlanacak.