Meü'de Türkiye'deki Suriyeliler Konuşuldu
Hacettepe Üniversitesi Göç ve Siyaset Araştırmaları Merkezi Müdürü Doç. Dr. Murat Erdoğan, Suriye’deki savaşın, dünya tarihindeki en büyük göç dalgasının yaşanmasına neden olduğunu belirterek, Türkiye’de kayıtlı Suriyeli sayısının 2 milyon 420 bin civarında görüldüğünü, ancak gerçek rakamların bunun çok daha üzerinde olduğunu söyledi.
Hacettepe Üniversitesi Göç ve Siyaset Araştırmaları Merkezi Müdürü Doç. Dr. Murat Erdoğan, Suriye'deki savaşın, dünya tarihindeki en büyük göç dalgasının yaşanmasına neden olduğunu belirterek, Türkiye'de kayıtlı Suriyeli sayısının 2 milyon 420 bin civarında görüldüğünü, ancak gerçek rakamların bunun çok daha üzerinde olduğunu söyledi.
Mersin Üniversitesi bünyesinde yeni kurulan Göç Araştırmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi'nin (MERGÖÇ) açılışı dolayısıyla, 'Türkiye'deki Suriyeliler' konulu konferans düzenlendi. Hacettepe Üniversitesi Göç ve Siyaset Araştırmaları Merkezi Müdürü Doç. Dr. Murat Erdoğan tarafından verilen konferansta, Türkiye'deki Suriyelilerle ilgili bilgiler aktarıldı.
Prof. Dr. Vural Ülkü Konferans Salonu'ndaki toplantıya, Mersin Vali Vekili Cezmi Türk Göçer, MEÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Çamsarı, Baro Başkanı Alpay Antmen, Mersin Emniyet Müdürü Rahmi Baştuğ ve çok sayıda öğretim elemanı ile öğrenci katıldı.
"ÜNİVERSİTELER, GÖÇLE İLGİLİ TOPLUMA YÖN VERECEK ÇALIŞMALAR YAPMALIDIR"
Konferans öncesinde konuşan Rektör Prof. Dr. Çamsarı, göç meselesinin artık ulusal ve uluslararası politikanın önde gelen konularından birisi haline geldiğini belirterek, "Ülkemiz, bulunduğu coğrafi konum nedeniyle göç hareketinin çok yoğun yaşandığı bir ülkedir. Bugün artık Türkiye, göç hareketinin merkezi haline gelmiştir. Suriye'de dört buçuk yıldır yaşanan iç savaş nedeniyle ortaya çıkan ve Birleşmiş Milletler tarafından 'günümüzdeki en büyük insani kriz' olarak nitelenen Suriyeli sığınmacılar sorunu, Türkiye'nin gündeminin ön sıralarında yer almaktadır" dedi.
Mersin'in de 2011'den itibaren Suriye'den yönelen yoğun göçe maruz kaldığına dikkat çeken Çamsarı, "Göçle birlikte sağlık, iş, eğitim, konut ve ayrıca toplumsal kabul ve uyum konularında sıkıntılar yaşanmaya başlamıştır. Bu ortamda göçle ilgili topluma yön verecek çalışmalar
yapmak üniversitelere de düşen önemli bir görevdir. Üniversitemiz bünyesinde kurulan Göç Araştırmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi'nin, bu konuyla ilgili sürekli ve bilimsel çalışmalar yaparak ilimiz ve hatta bölgemiz için büyük bir fayda sağlayacağına inanıyorum" diye konuştu.
MERGÖÇ Müdürü Doç. Dr. Cemal Altan ise Mersin'in geçmişten bu yana çok göç alan illerden biri olduğuna işaret ederek, Suriye'den gelen yoğun göçün Mersin'e etkilerinden söz etti. Göçle gelen nüfusun kente adaptasyonu ve entegrasyonunun çok önemli bir sorun haline geldiğinin altını çizen Altan, "Mersin'de bu göçün analizini yapabilecek, araştırmalar ve dokümantasyonlar üretebilecek bir merkeze ihtiyacı vardı. Çalışmalarımızı bu yönde yürüteceğiz" ifadelerini kullandı.
"GÖÇÜ YÖNETMENİZ GEREKİYOR"
Hacettepe Üniversitesi Göç ve Siyaset Araştırmaları Merkezi Müdürü Doç. Dr. Murat Erdoğan, uzun yıllar göç konusu üzerine çalışmalar yaptıklarını belirterek, bu konudaki deneyimlerini ve Türkiye'deki Suriyelilerin durumuyla ilgili yaptıkları araştırmaların sonuçlarını aktardı.
Suriye'deki savaşın, dünya tarihindeki en büyük göç dalgasının yaşanmasına neden olduğunu vurgulayan Erdoğan, Türkiye'de kayıtlı Suriyeli sayısının 2 milyon 420 bin civarında görüldüğünü, ancak gerçek rakamların bunun çok daha üzerinde olduğunu söyledi. "Göçü yönetmeniz gerekiyor. İyi yönetirseniz ülkeye katkı sağlar, zenginleştirir, çeşitlendirir ama kötü yönetirseniz başınıza bela olur, huzurunuz kaçar" diyen Erdoğan, ülkemizde göçün yönetimi konusunda dağınıklık olduğunu, devletin Türkiye'deki Suriyeliler konusunda merkezi stratejik bir karar alması gerektiğini ifade etti. Bu durumun, bütün politikaları ve kurumları olumsuz etkilediğine, dağınıklığa ve emek israfına yol açtığına işaret eden Erdoğan, sürecin yönetilmesi ve gerçekçi çözümler üretilebilmesi için kamunun veri paylaşımının sürekli ve düzenli hale getirmesi gerektiğini dile getirdi.
"BİRLİKTE YAŞAMAYI, SORUNLARA RAĞMEN BAŞARABİLİYORUZ"
Türkiye'deki Suriyeliler konusunu, toplumsal kabul ve uyum bakımından değerlendiren ve bu konudaki yaklaşımlardan söz eden Erdoğan, şöyle devam etti; "Türkiye'deki insanların Suriyeliler ile ilgili tereddütleri var, ancak toplumsal kabul düzeyi yüksek. Birlikte yaşamayı sorunlara rağmen başarabiliyoruz. Yine de hem toplumsal gerginlikler hem de terör örgütleri bakımından toplumdaki güvenlik kaygılarının ihmal edilmemesi gerekir. Suriyelilerin, ülkemizde kalacağı gerçekliğiyle yüzleşmemiz gerekiyor. Bu nedenle sağlıklı kayıtlama, çocukların eğitimi, çalışma ve iş yeri açma haklarının düzenlenmesi, uluslararası hukuk, yasal ve idari düzenlemelerin gözden geçirilmesi gerekir." - MERSİN