Medeni Kanuna Kadınlar Sahip Çıktı
Konak Belediyesi Dr.Selahattin Akçiçek Eşrefpaşa Kültür ve Sanat Merkezi, Türk Medeni Kanunu'nun kabulünün 87'inci yılında 'Medeni Kanun ve Türk Kadını' paneline ev sahipliği yaptı.
Konak Belediyesi Dr. Selahattin Akçiçek Eşrefpaşa Kültür ve Sanat Merkezi, Türk Medeni Kanunu'nun kabulünün 87'inci yılında 'Medeni Kanun ve Türk Kadını' paneline ev sahipliği yaptı.
Konak Belediyesi'nin düzenlediği panelde Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu, Uluslararası Kadınlar Dayanışma Derneği, Türk Kadınlar Konseyi, İzmir Kadın Kuruluşları Birliği, bir araya geldi. Kadın izleyicilerin çoğunlukta olduğu panele sivil toplum kuruluşlarının yanı sıra sanatçılar ve akademisyenler de katıldı.
YAŞLANARAK DEĞİL YAŞAYARAK
Adalet eski Bakanı Prof.Dr. Aysel Çelikel ve Devlet eski Bakanı Dr. Yılmaz Karakoyunlu'nun konuşmacı olarak yer aldığı panelin açılışını gerçekleştiren Devlet eski Bakanı Işılay Saygın, gençlere tavsiyelerde
bulunduğu konuşmasında şu sözlere yer verdi: "Tecrübe yaşlanarak değil yaşayarak kazanılıyor. Ben toplumu kadın ya da erkek olarak ayırmıyorum. Ama maalesef kadın eziliyor,
ikinci sınıf gibi görülüyor. Bu yüzden sahip çıkmak gerekiyor. Bu noktada çok tekdir ettiğim ve başarılarının sürmesini dilediğim Hakan Tartan'a özellikle teşekkür etmek istiyorum. Her zaman kadınların buluşması için bir imkan yaratıyor. Keşke herkes insanlara, değerlere onun kadar sahip çıksa."
Panele anlamlı isim
Panelin sonunda değerlendirmelerde bulunan Konak Belediye Başkanı Dr. Hakan Tartan, üç değerli insanla bakanlık ve milletvekilliği dönemlerinde bir arada olduğu için kendisini şanslı hissettiğini belirtti. Panelin adının anlamına değinen Başkan Tartan, "Medeni Kanun ve Türk Kadını"
sözcüklerini tek tek vurgulayarak değerlendirdi ve şunları söyledi:
"Medeni sözcüğü çağdaşlık, uygarlık anlamıyla hep güzel şeyler çağrıştırır. ve medeni olmak Cumhuriyetin en büyük kazanımlarından biriydi.
Ancak kadına şiddetin doruğa çıktığı bir Türkiye'de sizce ne kadar medeniyiz? Kanun sözcüğünü ele aldığımızda, hukuk devletinde yaşadığımız halde bindiğiniz bir taksinin şoförü bile telefonlarının dinlendiğini düşünüyorsa hukuk adına nasıl bir tablo var? Atatürk'ün dolu dolu sesiyle duyduğumuz en güzel sözlerden 'Ne mutlu Türküm diyene' sözünün yerine şimdi Türklük kavramının ciddi erozyona uğradığı bir süreç yaşıyoruz. Kadın dediğimizde ise toplumun yarısını oluşturduğu halde toplumsal yaşam içerisindeki yeri ve değerinin yıprandığını görüyoruz. Ancak bu anlamlı isimle yola çıkan panel bizi dostlukları pekiştiren,
geleceğe umut taşıyan ve yeni hedefler ortaya koyan bir yolculuğa çıkardı."
Devlet eski Bakanı Dr. Yılmaz Karakoyunlu,
esprilerle başladığı konuşmasında Türk Medeni Kanunu'nun kabulünde büyük önem taşıyan, İzmirli Adalet Bakanı Mahmut Esat Bozkurt'u anlattı. Türk kadınının Medeni Kanunun kabulü ile iftihar etmesi gerektiğini söyleyen Karakoyunlu, "Kadınlar olarak hepiniz içinizdeki yetenekleri, bilgiyi, ortak noktaları ortak amaçlar için birleştirirseniz başarılı olursunuz. Cesaret ve iradenizi birleştirirseniz her hedefe ulaşırsınız" diyerek kadınlara güç verdi.
Türkiye'nin ilk ve tek Adalet Bakanı Prof.Dr. Aysel Çelikel, ulusal kimliğe, ulus devlet kavramına dikkat çekerek Cumhuriyetin özgürleşme, aydınlanma ve çağdaşlaşma projesi olduğunu söyledi. Çelikel sözlerine şöyle devam etti: "Cumhuriyetin kuruluşu bir efsanedir ve bu efsane halen devam etmektedir. Cumhuriyet özgürleşme, aydınlanma ve çağdaşlaşma projesidir. Bu projenin temelinde de 1926 yılında kabul edilen Türk Medeni Kanunu var. Medeni Kanunun özelliği, kadınlarımızı özgür ve eşit kabul etmesiyle ortaya çıktı. Biz, hepimiz bu noktaya medeni kanunun verdiği imkanlarla, Cumhuriyetin devrimleriyle geldik. Türkiye'de bundan sonra bir şeylerin değişmesi için öncelikle kadın erkek eşitliği sağlanmalı ve ayrımcılık kalkmalıdır."
(BK-
18.02.2013 17: 16: 43
TSI
NNNN - İZMİR