Masajla Gelen Şifa

Orhan Canbulatel - Türkiye'de son yıllarda yaygınlaşmaya başlayan refleksoloji, serabral palsiden, hidrosefaliye, reflüden boyun fıtığına kadar birçok hastalığın tedavisinde destekleyici olarak uygulanıyor.

Psiko Akademi Refleksoloji uzmanı İpek Demir, AA muhabirine, refleksolojinin, vücudun çeşitli bölgelerine karşılık gelen ayak altındaki noktaların masaj yoluyla uyarılarak çalıştırılması olduğunu söyledi.

Geçmişi 12 bin yıl öncesine dayanan refleksolojinin Hint, Çin ve Mısır medeniyetlerinde de kullanıldığını belirten Demir, Türkiye'de son yıllarda yaygınlaşmaya başlayan refleksolojinin serabral palsi, mental retardasyon, mikrosefali, hidrosefali, epilepssi, dikkat eksikliği, stres, yorgunluk, panik atak, reflü, boyun ve bel fıtığı gibi hastalıklarda etkili olan bir terapi yöntemi olduğunu kaydetti.

Demir, serabral palsi hastası olan Eren Hasağaoğlu'na (8) yaklaşık 2 aydır haftada 4 seans refleksoloji terapisi uyguladıklarını ifade ederek, "Öncelikle beyindeki ince motor gelişimini artıracağız. Denge kaybını azaltmak için çalışmamız gerekiyor. Göz teması kurabilmesi için gözlere ağırlık vermemiz gerekiyor. Kasılmaları ve tutulmaları var. Bunların biraz daha giderilmesi gerekiyor" dedi.

Başparmakların beyin bölgesini etkilediğini dile getiren Demir, algı ve dikkat eksikliği için genelde beyin bölgesinde çalıştıklarını anlattı.

Demir, Eren Hasağaoğlu'nun tedavisinde henüz yolun başında olmalarına rağmen vücudunda gevşemeler olduğunu belirterek, serabral palsi hastalarının refleksoloji tedavisi sayesinde yüzde 88 ile yüzde 99 oranında gelişme gösterdiklerini savundu.

"Oğlum daha iyi"-

Eren Hasağaoğlu'nun annesi Havva Hasağaoğlu ise, oğlunun doğum anında beynine oksijen gitmemesi nedeniyle serabral palsi hastası olduğunu belirtti.

Oğlunun doğumdan itibaren tıbbi tedavi gördüğünü, 7 aylıkken de fizik tedaviye başladıklarını ifade eden Hasağaoğlu, "Bir televizyon programında refleksolojiyi tanıdık. İnternetten de İpek hanıma ulaştık. Eren 2 aydır burada tedavi görüyor ama eskiye oranla daha rahat yemek yiyor. Yutkunması zor oluyordu, şimdi daha kolay yutuyor. Lokmaları büyük büyük ve çiğneyerek yutabiliyor. Bunun yanında kasılmalarında çok büyük azalmalar oldu. Nöbetlerini de daha hafif geçirmeye başladı. İnşallah daha iyi olacak" diye konuştu.

İpek Demir, reflü ve boyun fıtığı şikayetiyle kendilerine başvuran Filiz Özsoy'un da 3 aylık terapinin ardından reflü ile ilgili şikayetlerinin sona erdiğini anlattı.

El masajıyla gerçekleştirilen boyun fıtığı tedavisinin ise 6-8 ay arasında sürdüğüne dikkati çeken Demir, boyun fıtığı tedavisinde 14 ana nokta bulunduğunu, omurgaya etki eden noktaları uyararak tedaviyi gerçekleştirdiklerini söyledi.

Filiz Özsoy ise refleksolojiden çok fayda gördüğünü belirterek, "Tedaviye başladığımda çok yoğun ağrılarım vardı ve sürekli ilaç kullanıyordum. Şu an ilaçları kesmiş durumdayım. Ağrılarım hafifledi. Boynumum uzadığını hissettim. Çünkü, boyun fıtığında kasılma olur ve boynunuzu içeri doğru çektiği için kısalmış gibi hissedersiniz. Ben boynumun biraz daha uzadığını hissederek tedaviye devam ediyorum. İnşallah tedavinin sonunda daha güzel sonuçlara ulaşacağız.

- KAYSERİ