Marka Genel Sekreteri Ayan İddialara Cevap Vererek Görevinden İstifa Etti
Doğu Marmara Kalkınma Ajansı (MARKA) Genel Sekreteri Erkan Ayan, ortaya atılan iddialara cevap vererek istifa etti.
Doğu Marmara Kalkınma Ajansı (MARKA) Genel Sekreteri Erkan Ayan, ortaya atılan iddialara cevap vererek istifa etti.
MARKA Genel Sekreteri Ayan, MARKA ve kendisi hakkında çıkan iddialara yazılı basın açıklamasıyla cevap verdi. Ayan, Doğu Marmara Kalkınma Ajansı'nda kuruluşundan beri ilgili mevzuat çerçevesinde yapılan görevlendirmelerle Ajans Genel Sekreteri olarak görev yaptığını belirterek, "Doğu Marmara Kalkınma Ajansı (MARKA); Kocaeli, Sakarya, Düzce, Bolu ve Yalova illerinden sorumlu olarak sürdürülebilir bölgesel gelişme için bölgesiyle gayretli çalışmalarına hızla devam etmektedir. Söz konusu süreçte Kalkınma Ajansının yaptığı çok boyutlu gelecek ufuklu çalışmalar bölgesinde takdirle karşılanmaktadır, ancak kalkınma ajansının başarısını ve her alanda kalkınma odaklı çalışmalarını çekemeyen bir kısım çevreler tarafından Kalkınma Ajansı yıpratılmaya çalışılmaktadır. Kalkınma Ajansları Kanunu ve ilgili mevzuatıyla faaliyetleri Türkiye'nin en şeffaf, hesap verebilir ve izlenebilir kurumlarıdır. Bu bakımdan, Kalkınma Ajansları karar alma organı olan Yönetim Kurulu, danışma organı olarak faaliyetleri izleyen ve denetleyen Kalkınma Kurulu ile ilgili mevzuat kapsamında Kalkınma Bakanlığı tarafından oluşturulan ve Kalkınma Bakanlığın da içinde yer aldığı Maliye Bakanlığı Teftiş Kurulu, Hazine Müsteşarlığı Kontrollörler Kurulu, İçişleri Bakanlığı Mahalli İdare Kontrollörler Kurulu tarafından sürekli denetime tabii tutulmaktadırlar. İlaveten, Kalkınma Ajansları bağımsız dış denetim kurumlarınca ve Ajans tarafından atanan iç denetçi tarafından sürekli denetlenmektedir" dedi.
Doğu Marmara Kalkınma Ajansı'nın (MARKA) kurulduğu günden beri Türkiye Kalkınma Ajansları arasında yapılan performans değerlendirmelerinde birinci olduğunu ifade eden Ayan, "Doğu Marmara Kalkınma Ajansı (MARKA) tüm yasal mevzuata, denetimlere ilave olarak kurduğu iç kontrol ve denetim sistemiyle
Türkiye'de ilk defa EFQM Mükemmellikte Kararlılık Belgesi ile ISO 9001: 2008 Kalite belgesi alarak çalışmalarını sürdürmektedir. Tüm bu ayrıntılı çalışma, izleme, denetim ve kontrol faaliyetleri altında yürüttüğüm tüm çalışmaları Yönetim Kurulumuzun ve ilgili mevzuatın Ajans Genel Sekreterine tanıdığı yetkiler çerçevesinde şeffaflık, hesap verebilirlik ve mevzuata harfiyen tam uyum çerçevesinde kurumsal etik değerler ile vicdanen emin olarak yaptım. MARKA olarak beş ilde kanuni görev ve yetkiler çerçevesinde kalkınma odaklı çalışmalarıma hızla devam ettiğim süreçte söz konusu asılsız, mesnetsiz iddiaların gündeme gelmesi ayrıca manidardır. Bu nedenle hukuk sınırlarını aşar ve basın etiğine aykırı şekilde, belirli bir hedefin gerçekleştirilmesi doğrultusunda düzenlenen bazı haberlerde yer alan iddialara, Ajansın kurumsal bütünlüğünü korumak adına cevap vermek mecburiyeti hasıl olmuştur" diye konuştu.
İDDİALARA CEVAP VERDİ
Açıklamasında ortaya atılan iddialara cevap veren Ayan şunları söyledi; "Süleyman Demirel Üniversitesi Öğretim Üyesi Sosyolog Doç. Dr. Suat Kolukırık'la Ajans arasındaki hizmet alım ilişkisinin, benim aynı üniversitede okula uğramadan doktora yapmamı kolaylaştırmak amacıyla tesis edildiği belirtilmiştir. Bu iddianın gazetecilik meslek ilkeleri gereği küçük bir araştırmayla dahi çürütülebileceği mutlaktır. Zira hiçbir üniversiteye doktora kaydım söz konusu değildir. Yüksek lisansımı adı geçen üniversitede tamamladığım doğru olmakla birlikte adı geçen öğretim görevlisinin sosyoloji bölümünde görev yaptığı benimse işletme bölümünde eğitimimi tamamladığım kayıtlarla sabittir. Yüksek Lisansımı İşletme Yönetim Organizasyon Ana bilim Dalı'nda "Yerel Yönetimlerde Stratejik Planlama Anlayışı: Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Örneği" isimli tezimle tamamladım. Bu yönüyle bu iddianın mesnetsizliği ortadadır. Ayrıca, Yönetim Kurulumuzun bilgisi ve talimatı dahilinde kişisel akademik birikimi ile bir çok Bakanlığın danışmalığını da yürüten Doç. Dr. Suat Kolukırık'ın yol masrafları kendisine ait olmak üzere 4,5 ay boyunca bizzat bölge halkımızla sahada Dilovası ilçemiz için hazırladığı sosyolojik analizin 10 bin TL'ye hizmet alımıyla yaptırılmasının saptırılmaya çalışılması haksız bir iddia bir olup bu akademik seviyede ve birikimdeki bir kişinin yol masrafları kendine ait olarak bu fiyata bu hizmetin yaptırılmasını kamuoyu takdirine bırakıyoruz.Söz konusu çalışma internet sitemizde bulunulabilir."
Hizmet binasının kiralanması ile ilgili iddialara cevap veren Ayan, "Yönetim Kurulumuzca verilen talimat gereğince yapılan araştırma neticesinde 15 farklı bina alternatifi Yönetim Kurulumuza sunulmuş KOSTAŞ'a ait bina, merkeziliği, kullanım avantajları vb. sebeplerle merkez hizmet binası olarak kullanılmak üzere Ajans Yönetim Kurulunca belirlenmiş ve henüz kaba inşaat halindeyken Ajans ihtiyaçları ve hizmet gereklerine göre tadil ettirilmek üzere aylık 18 bin TL bedelle kiralanmıştır. Kira sözleşmesi şartları mal sahibiyle karşılıklı olarak Yönetim Kurulunca Yönetim Kurulu üyesi Kocaeli Valisi Sayın Ercan Topaca'ya verilen yetkiler çerçevesinde Sayın Valimiz tarafından belirlenmiştir. Yine Kira sözleşmesi Yönetim Kurulunca alınan karara uygun olarak, yetkilendirilen Yönetim kurulu üyesince imza edilmiştir. Ajans binasının yeri, konumu, özellikleri düşünüldüğünde bu bedelin fahiş olduğu iddiasının gülünçlüğü aşikardır. Öte yandan kira sözleşmesi Ağustos ayında yapıldıktan 5 ay sonra binada hizmete başlamamız tadilatların bir gereğidir. Bu şartta anılan yetkilendirme gereği Sayın Valimizce belirlenmiş ve talimatlandırılmıştır. Bu süreçte kira bedeli ödenmemesinin düşünülmesi hayatın olağan akışına aykırı olacaktır" diye konuştu.
Ayan, Ajans hizmet binasına yapılan tadilatların ve alınan malzemelerin doğrudan temin usul ve limitlerinin ve Genel Sekreterin harcama yetkilerinin aşılarak yapıldığı iddiası şu şekilde cevapladı; "Metni hazırlayanların ve sorumluluk bilincinden uzak bir şekilde haber (!) adıyla kamuoyuna sunanların gözden kaçırdıkları husus, Ajans mevzuatı hazırlanırken 50 bin TL olarak belirlenen doğrudan temin limitinin Kalkınma Ajansları Mal, Hizmet ve Yapım işleri Satın Alma İhale Usul ve Esasları'nın 'Limitlerin Güncellenmesi' başlıktı 47. Maddesi uyarınca her yıl TÜİK ÜFE verileri doğrultusunda otomatik olarak arttığıdır. Dolayısıyla ilgili satın alımların yapıldığı dönemde doğrudan temin limiti 50 bin TL'nin çok üstündedir. Öte yandan, merkez hizmet binasının tadilat ve tefrişatına ait tüm giderlerin Ajans Genel Sekreteri eliyle yapılabileceği Yönetim Kurulu kararıyla sabittir. 2 numaralı başlıktaki iddialarda bizleri kira sözleşmesi imzalanan binaya 5 ay sonra taşınmakla eleştirenler, bu defa tadilat gereği hızlıca yapılması gerekli iş ve işlemlerde açık ihale usulünü uygulamadığımız iddiasındadırlar. Bu çelişki izah edilebilir gibi değildir. Zira, tüm bu satın almaların açık ihale usulüyle yapılması halinde bina tadilatının çok daha uzun sürelere yayılabileceği ortadadır. Yönetim kurulumuzun talimatlarıyla boş, kaba inşaat seviyesindeki bir binanın geceli gündüzlü çalışılarak 5 ay gibi bir sürede en ekonomik maliyetle en kaliteli prestijli olarak bölge halkımızın kullanımına sunulması ayrı bir başarı hikayemizdir. Mal sahibi ile yapılan iş paylaşımı ile yapılan tüm harcamalar ilgili Kurullara detaylı şekilde sunulmuş ve tebrik edilmiştir."
Açıklamasında bilgisayar altyapı alımı işi ihalesine yönelik usulsüzlük iddiasını da yanıtlayan Ayan, "Söz konusu satın alma işlemi herkese açık ihale usulüyle gerçekleştirilmiş olup her türlü resmi yayın organı vasıtayla (gazete, internet vb.) kamuoyuna ilan edilmiştir. İhale şartnamesinde yapılacak itiraz ve şikayetlerin yerinin Ajans Yönetim Kurulu olduğu belirtilmiştir. Bu şekilde yönetim kuruluna intikal eden bir itiraz söz konusu olmamıştır. Yapılan itirazları tehditle birim başkanı ve yetkilendirilmiş ajans personelinden oluşan ihale komisyonunca sümen altı edilmiş olduğu iddiası haberde adı geçen firmalar bakımından da vahim bir iddiadır. Bir itirazı, bir kamu kurumu ne usulde tehditle önleyebilir anlaşılır değildir. İhaleyi bölge dışından bir firmanın kazanması ise açık ihale usulünün doğal bir sonucudur. İhaleleri ekonomik açıdan en avantajlı teklifi sunan firmanın kazanacağı hususu izahtan varestedir" dedi.
Kurumun genel güvenlik ihtiyaçları doğrultusunda alınan ve ses kaydı yapan görüntüleme ve güvenlik cihazlarının broşürlerinde de yazıldığı gibi sektörün literatüründe yaygın olarak bilinen tanımlamasının, sanki farklı amaçlar için kullanılacakmış gibi bir tarzda çarpıtılarak kamuoyuna sunulmasını tezgahlanmaya çalışılan komplonun parçası olarak değerlendiren Ayan şunları söyledi; "Kalkınma Ajansları mevzuatı gereğince, proje başvurularının değerlendirildiği "bağımsız değerlendirici odalarının" sesli ve görüntülü şekilde kayda alınması şeffaflığın sağlanması açısından zaruridir. Bununla birlikte, aynı mevzuat Yönetim kurulu toplantılarının teknik vasıtalarla kayda alınması ve tutanaklaştırılması gereğini öngörmektedir. Söz konusu araç ve gereçler, bu amaçlara hizmet etmek maksadıyla satın alınmış ve amacına uygun olarak kullanılmıştır. Ayrıca, ses ve görüntülü kamera kayıt alınan yerlerde bu durum açıkça ifade edilmekte gizli herhangi bir şey bulunmamaktadır. Ajans merkez hizmet binası ve yatırım destek ofis binalarında güvenlik kamerası kullanımının güvenlik amaçları dışında başkaca bir amacı yoktur. Dolayısıyla yapılan hiçbir iş ve işlemde kanunsuzluk, usulsüzlük yahut yetki aşımı söz konusu değildir. Öyle ki, haber(!) kaynağı olarak, yazım yanlışları dahil olmak üzere elde edilen harcamalara ait bilgiler Ajans yönetim kuruluna sunulmak üzere Genel Sekreterlikçe hazırlanmış ve sunumu yapılmıştır. Habercilik başarısı olarak gösterilen yazı, herhangi bir araştırmacılığın ya da haberciliğin ürünü değil, Ajansla alakalı menfaat çatışması yaşayan bazı çevrelerin karalamalarının aynen yayınlanmasından ibarettir. Önemli bir habermiş gibi lanse edilen yazılarda haberin kimin tarafından yapıldığı dahi belirtilememiştir."
Görev ve sorumluluk sahamızda yer alan beş ilde 425 adet yazılı, görsel,sesli, internet basın yayın organı bulunduğunu belirten Ayan, "Karşılıksız mali destek dağıtan ve işbirliği, kapasite geliştirme çalışmalarında bulunan Kurumumuzun bölgenin basın yayın organlarıyla direkt reklam/ ilan ilişkisi kurmaması bile yanlış anlaşılmaktadır. Bölge halkımızla birlikte yapacağımız faaliyetleri duyurduğumuz ve halkımızı imkanlardan yararlanmaya davet ettiğimiz reklam ve ilanları ajanslar üzerinden alamayan basın yayın organlarından açık tehdit alınmıştır. Ayrıca, Sakarya'dan bir basın kuruluşu, proje başvurusu yapıp projesi destek almaya hak kazanamadığında ajans ve şahsım bitirmekle tehdit etmiştir. Ama her kim hangi statü ve vasıfta olsun her başvurunun eşit olduğu, Ajans karşılıksız mali desteklerinde direkt müdahalesi olmadığını, mevzuatın çok açık ve harfiyen bağımsız değerlendirme sistemiyle uygulandığını ve kurumun buna sadece sekretarya görevi yaptığını, mevzuatın hükümlerini nokta virgül mertebesinde harfiyen uyguladığını karalama kampanyası içerisine giren bazı çevreler anlamak istemediler. Bu kadar mevzuatı oturmuş, nesnel bir sistemde destek almaya hak kazanamayanlar için başvurmaları halinde 'bağımsız değerlendirici' değerlendirmelerini şeffafça paylaştığımız ve bunu da proje yazma öğrenme süreci olarak gördüğümüz tüm kamuoyunca bilinmekte ve takdirle karşılanmaktadır kanaatindeyim" diye konuştu.
Ayan, kamuoyunda kurumu itibarsızlaştırmaya ve kamuoyu vicdanında yanlış algılamalar oluşturmaya yönelik tüm iddiaların kurumuma yönelik tezgahlanmaya çalışılan komplonun bir parçası olduğunu ifade ederek, "Yerel basınımızın da söz konusu iddiaları Kurumuma sormadan, nedir ne değildir anlamadan yargılama yapmak suretiyle hazır paketler şeklinde kendilerine iletilen kaynağı belli olmayan çeşitli asılsız ve mesnetsiz iddiaları yayınlamaları, köşe yazılarına konu etmelerini bu tezgah ve komploya bilmeden alet oldukları şeklinde yorumluyorum. Tüm iletişim kanallarımız 7 gün 24 saat sürekli iletişime açıktır. Yukarıda açıkça cevaplanan tüm hususlar ve ilave bilgi taleplerinde kurumumuzun tüm bilgi kaynakları ve bilgilendirme araçlarının kapıları da sonuna kadar açıktır" dedi.
GÖREVİNDEN İSTİFA ETTİ
Beş farklı kurum/kuruluş, 3 yasal organ/kurul tarafından sürekli denetlenen ve izlenen Kurum faaliyetlerinin tamamı kanuni yetkiler çerçevesinde yapılmakta, denetlenmekte ve yapılan denetimlere ilave olarak her türlü denetime açık şekilde bütün şeffaflığıyla kamuoyuyla paylaşıldığını belirten Ayan şunları söyledi, "7 gün 24 saat esaslı sonuç ve performans odaklı gayret bizden tevfik ve inayet Allah'tan inancıyla yürüttüğüm çalışmalarımı başka bir kariyer formunda devam ettirmek üzere görevimden kendi isteğimle ayrılmayı tercih ediyorum. Ayrılma isteğimin bu döneme rastlaması tamamen tesadüfidir ve daha önce Yönetim Kurulu Başkanımıza iletilmiştir. Fakat ayrılma isteğim kabul edilmeyip görevde kalmam istenmiştir. Bu bağlamda, bugüne kadar yaptığımız tüm çalışmalarda desteğini esirgemeyen başta Yönetim Kurulu Başkanımız ile Yönetim Kurulu üyelerimize, Kalkınma Kurulumuz, paydaşlarımız ile bölge halkımıza teşekkürlerimi sunuyorum. Bu vesileyle, Ramazan Bayramınızı kutluyor, hayırlara vesile olmasını diliyorum. Kamuoyuna saygıyla arz ederim." - KOCAELİ