Maket Köy"Ünü Büyütmek İstiyor

AHMET BAYRAM - İzmir'in Selçuk ilçesinde hazineden kiraladığı arazide kurduğu "Maket Köy"de bir Orta Anadolu köyünün 1950'li yıllardaki halini birçok ögesiyle yansıtan Ayhan Çetin, maket köyünü büyütmek için yetkililerden yardım istiyor.

Emekli öğretmen Ayhan Çetin, AA muhabirine yaptığı açıklamada emekli olduktan sonra eşiyle başladığı maket köyü, günden yaklaşık 15 saat zaman ayırarak, 25 yılda tamamladığını, dışarıdan herhangi bir destek almaksızın tamamen kendi emekleriyle bunu gerçekleştirdiklerini vurguladı.

Selçuk- Kuşadası karayolunun Pamucak Kavşağı mevkisinde kiraladığı hazine arazisinde kurduğu maket köye yeni bölümler eklemek istediğini ifade eden Çetin, köyünün yüzde 70'ini bu alana kurduğunu, kahvehane, değirmen, yağhane, terzi gibi yapıları eklemek için hazineden ek arazi kiralamak istediğini ancak taleplerine yaklaşık 5 yıldır cevap alamadığını anlattı.

Çetin, 1940 yılında doğduğu Konya'nın şimdiki adıyla Akören ilçesi, o dönemki Akviran köyünden, köylülerin günlük yaşamlarından kesitler sunduğu maket köyde ilk önce 500 metrekare kapalı alanda 6'da bir ölçekte köydeki örf ve adetleri anlatan, köylünün yaşantısını gözler önüne seren bir maket köy kompozisyonu hazırladıklarını, daha sonra da bahçeye gerçek boyutlarda köy esnafını tasvir eden hareketli heykellerle ve dükkanlarını yaptığını söyledi.

Eski köyünü canlandırdı

Köylerini canlandırma fikrinin emekli olduktan sonra eşiyle meşgul olmak için küçük oyuncak bebekler yapmaya başladıkları sırada oluştuğunu anlatan Çetin, "Köyümüzü canlandırmaya başladık, müzeleştirelim dedik ve kompozisyonları çoğalttık. Aslında ilk başladığımızda küçük boyutlardaki insanlarla, bütün örf ve adetleriyle köyümüzü oluşturduk" dedi.

Çetin, maket köydeki her şey dışarıdan bir destek almadan kendi emekleriyle yaptıklarını dile getirerek, şunları kaydetti:

"Bahçede de köyümdeki dükkanları yaptık. Ne yapıldıysa hepsini kendi emeğimizle yaptık, başka bir el değmedi. Buradaki araç gereçleri köyümden getirdim. Hatta burada gördüğünüz kaplar da 1940-1950 arasında benim evimde yemek pişirilen ve yenilen kaplar. Burada benim köyümün her halini görüyorsunuz. Semerci komşumuz Tevfik'ten tutun da ayakkabıcımıza, marangozumuza, nalbantımıza, demircimize ve berberimize varıncaya kadar bütün ustaları canlandırdığım gibi annelerimizin yaptığı bütün işleri de canlandırdım. Kilim dokuyan, yayık yayan, hamur yoğuran annelerimizi, o yılların bütün uğraşlarıyla beraber yansıtmaya çalıştım. Heykellerin göğüs kısmına kol hareketlerine göre motor koyuyorum. O motorla uzaktan kumanda ya da sensör sayesinde hareket ediyorlar."

"Öğrencilerin ilgisi yoğun"

Çetin, kurduğu maket köyün başlangıçta pek tanınmadığını ancak şu anda Ege Bölgesi'nin tamamında bilindiğini hatta İstanbul ve Tekirdağ'dan ziyaretçilerin geldiğini belirtti.

Köyü gezenlere hiç üşenmeden rehberlik ettiğini dile getiren Çetin, "Bilhassa öğrenci grupları ilgi gösteriyor. Yoğunluk mart ayından başlıyor nisan ve mayıs ayları yoğun bir şekilde geçiyor, haziran ayının ilk haftasında sona eriyor. Şu anda okullar tatil olduğu için biraz sakin. Büyük bir memnuniyetle çocuklara açıklama yaparak burayı gezdiriyorum çünkü burada 3-4 kitap dolusu bilgi yatıyor. Yoğunluğun yaşandığı dönemde ziyaretçi aylık sayısı 50 binleri buluyor" diye konuştu.

"Köyü tamamlamak için daha büyük bir alan lazım"

Maket köyü büyütmek için projelerinin olduğunu ancak alanın yetersiz olmasından ötürü sıkıntı yaşadığını hazır olan bir çok projeyi uygulayamadığını belirtti. Köyün yanında bulunan ve hazineye ait 2 dekarlık alanın kiralanması ya da alınması için 5 yıldır uğraştığını ancak şimdiye kadar bir sonuca ulaşamadığını kaydeden Çetin şunları kaydetti:

"Yağhane, terzi ve kahvehane yapacağım, bunların hazırlıkları tamam. Değirmene başladım kısa süre sonra da onu ziyaretçilerimize sunacağım. Yer sıkıntım var, yaklaşık 5 senedir buranın yan tarafında kullanılmayan 2 dekarlık hazine arazisini almak için çok uğraştım. Dosyamın kabarıklığı 10 santimetreyi buldu ama hiçbir Allah'ın kulu da yardım etmedi. Parayla diyorum, ücreti neyse fazlasını vereyim kiralayayım diyorum, yok. İnşallah kültür seven birisi çıkar da burayı kiralamam ya da satın almama vesile olursa, ziyaret edenler köy kültürümüzü yansıtan öğelerin tümünü görmüş olur."

Ayhan Çetin, söz konusu arsayı satın almak ya da kiralamak için İzmir'deki Milli Emlak Müdürlüğü'ne başvurduğunu, yazışmalarda arazinin ne satılabileceğinin ne de kiralanabileceğinin kendisine bildirildiğini sözlerine ekledi.