Madencilerde "Pnömokonyoz" Hastalığına Karşı Maskeli Önlem
Erdinç Aksoy - Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK), yer altında kömür üretiminde çalışan madencilerin pnömokonyoz (uzun süreli toz veya kimyasal maddelerin solunmasından kaynaklanan mesleki akciğer hastalığı) gibi meslek hastalıklarına yakalanmaması...
Erdinç Aksoy - Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK), yer altında kömür üretiminde çalışan madencilerin pnömokonyoz (uzun süreli toz veya kimyasal maddelerin solunmasından kaynaklanan mesleki akciğer hastalığı) gibi meslek hastalıklarına yakalanmaması amacıyla doğrultusunda 500 bin maske satın alacak.
TTK, uzun yıllar boyunca kömür tozu gibi etkenlere maruz kalan madencilerde kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH), pnömokonyoz ve akciğer kanseri riskine karşı önlem alıyor. Tozu kaynağında bastırmak üzere su püskürten makineler kullanan ve toz kaynaklarında sürekli ölçüm yapan TTK, meslek hastalıkları oranındaki düşüşte önemli bir etken olan maske kullanımını zorunlu tutuyor.
Yer altında çalışan işçilerin tamamına maske dağıtan TTK, bu doğrultuda yaptığı alımların yanı sıra madencilerin her yıl çekilen akciğer röntgen filmlerinin değerlendirilmesini sağlayarak meslek hastalıklarıyla mücadele ediyor.
Kurum, işçi sağlığı önlemleri kapsamında yer altı kömür ocaklarında kullanmak üzere 26 Mart'ta yapacağı ihaleyle 500 bin yeni maske alarak, müessese müdürlüklerinden Armutçuk'a 50 bin, Kozlu'ya 150 bin, Karadon'a 250 bin ve Amasra'ya 50 bin adet gönderecek.
-Mesleki hastalıklarda tedbirler önemli-
Bülent Ecevit Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Meltem Tor, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kömür işçiliği pnömokonyozunun kömür tozunun akciğerlerde depolanmasının meydana getirdiği patolojik bir tablo olduğunu söyledi.
Maruz kalma süresi, miktarı, kişisel duyarlılık ve yaş gibi unsurların solunan tozun akciğerlerdeki etkisini belirlediğini ifade eden Tor, şunları kaydetti:
"Türkiye'de tozla mücadele programları 1960 yılında başladı. TTK bünyesindeki işletmelerde solunabilir kömür tozu konsantrasyonları bu tarihten itibaren düzenli ölçülmektedir. Hem gelişmekte olan hem de gelişmiş ülkelerde pnömokonyozun kontrolü ancak maruziyetin önlenmesi, araştırma ve eğitimi de içeren stratejilerle mümkün olmaktadır. Madende yapılan çalışmalarda daha az toz çıkaracak metotlar uygulanması, havadaki tozun çökertilmesi ve yüzeylerin ıslatılması gerekir. Pnömokonyozdan korunmada tozun çalışanlara ulaşmasını engelleyici tedbirlerin uygulanması birincil önlemdir.
Maden işçilerinin periyodik sağlık kontrollerinden geçirilmesi de şarttır."
Prof. Dr. Tor, pnömokonyozun çevresel toz kontrolüyle engellenebilir hastalıklardan olmasına rağmen birçok endüstriyel iş yerinde görülmeye ve uzun yıllardır önemli mesleki akciğer hastalığı olmaya devam ettiğini sözlerine ekledi.
Yayıncı: Kemal Kaymak - ZONGULDAK