Kuşadası'nda Kadınlar Günü Etkinlikleri
Kuşadası Ticaret Odası'nın düzenlediği, örnek iki sanatçının katıldığı etkinliklere, Kuşadalı kadınlar ve davetliler yoğun ilgi gösterdi.
Kuşadası Ticaret Odası'nın 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kapsamında gerçekleştirdiği ve örnek iki sanatçının katıldığı etkinliklere, Kuşadalı kadınlar ve davetliler yoğun ilgi gösterdi.
Kuşadası Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Serdar Akdoğan ve Yönetim Kurulu Üyelerinin hazır bulunduğu etkinlikler, kapıda davetlilere karanfil dağıtımı ve Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği tarafından "kadına şiddete dikkat çekmek amacıyla" yakalara mor kurdela takılmasıyla başladı.
Kuşadası Ticaret Odası Sergi Salonunda CHP İlçe Yönetimi,
Şoförler Odası Yönetimi, ÇYDD, sivil toplum örgütleri ve kalabalık davetli topluluğunun katıldığı, sanatçı Nazlı İlknur Çıdam'ın pirogravür (ahşap yakma)
"Bizim Kadınlarımız" resim sergisi açılış kokteyli ile başlayan etkinlikler, Işıl Özgentürk söyleşisi ile devam etti.
BİZİM KADINLARIMIZ VE NAZLI İLKNUR ÇIDAM
Ödüllü sanatçı Nazlı İlknur Çıdam'ın Kurtuluş Savaşının kahraman kadınlarını biyografileriyle anlattığı 25 eserden oluşan resim sergisi, davetliler tarafından ilgiyle ve duygulu gözlerle izlendi.
Kuşadası Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Serdar Akdoğan, Kurtuluş Savaşının cefakar kadınlarını resimleriyle, bu anlamlı günde Kuşadalılarla buluşturan
Nazlı İlknur Çıdam'a teşekkür belgesi ve çiçek vererek teşekkür etti.
Eserlerini satmayan sanatçı, sergi açtığı yerlere bir eserini hediye etme geleneğini sürdürerek Serdar Akdoğan'a Pirogravür tekniğiyle yapılmış Atatürk portresi hediye etti.
İçindeki Atatürk ve Cumhuriyet aşkını 1990 yılından itibaren eserlerine yansıtan İzmirli sanatçı Çıdam'ın İzmir Devlet Resim Heykel Müzesi'nden resimlerinin "eser niteliği" taşıdığına dair belgesi bulunuyor.
IŞIL ÖZGENTÜRK VE İLK ÇAĞLARDAN GÜNÜMÜZE KADININ ÖYKÜSÜ
Sergi salonunda düzenlenen kokteylin ardından davetliler yönetmen-yazar Işıl
Özgentürk'ün söyleşisi için konferans salonuna geçti. Kuşadası Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Serdar Akdoğan söyleşiden önce yaptığı açılış konuşmasında;
bu anlamlı günde salondaki erkek katılımcı sayısının fazla olmasından dolayı mutluluğunu dile getirdi ve" bir gün değil her gün hayatı paylaşıyoruz ve hayatta erkek kadının yarısıysa, kadın da erkeğin diğer yarısı" dedi. Hiçbir zaman kadın-erkek ayrımının yapılmamasını, önümüzdeki yıllarda bu problemlerin konuşulmayacağı günlerin geleceğini umduğunu dile getirdi. Etkinliklere katılan iki sanatçının da örnek insanlar olduğunu söyleyerek katılan herkese teşekkür eden Akdoğan,
kadın-erkek herkesin "8 Mart Kadınlar Günü"nü kutladı.
Kadınlar Gününe yönelik kısa film gösteriminin ardından, yönetmen-yazar Işıl Özgentürk söyleşisine, ilk çağlardan günümüze kadının öyküsünü anlatarak başladı. Kadınsı bir coğrafyada yaşadığımızı söyleyerek sözlerini sürdüren Özgentürk, Anadolu topraklarında yüzlerce yıl doğurganlık özelliklerinden dolayı kadınlara, tanrıçalara tapıldığını, kadınsı coğrafyanın sıcak ve şefkatli olduğunu, verimli topraklarımızda 4 mevsimi yaşadığımızı ve içinde bir çok canlı barındıran denizlerle çevrili olan coğrafyamızda geçmişte kadının çok güçlü olduğunu dile getirdi. Bugün ise şiddetle sarsılan ülkemizde erkek egemen toplumdan söz etmek gerektiğini söyleyen Özgentürk,
dinlerin kadınlara yaklaşımını da anlattı.
ERKEKLERİ YETİŞTİREN KİMLERDİR?
Söyleşiye; erkekleri yetiştiren kimlerdir sorusu ve dehşet verenin de bu sorunun cevabı olduğunu söyleyerek devam eden Özgentürk, " Çocuğun ilk iletişim kurduğu annesidir. Baba ise evde otorite sembolüdür ve ne yazık ki annelerin erkek egemen toplum oluşmasına büyük katkısı vardır " Dedi. Kızların hiçbir zaman erkekler kadar rahat büyütülmediğini dile getiren Işıl Özgentürk, önceliğin her zaman erkek çocukta olduğunu, istisnalar olsa da günümüzde de genelin böyle olduğunu belirtti. Aile içinde çok fazla gizli olay olduğuna dikkat çeken Özgentürk, aile yapısının ve eğitim sisteminin sorgulanması gerektiğini, yaşadığı ve gözlemlediği olaylardan örnekler vererek anlattı. "Öncelikle kendimizi değiştirmeliyiz" diyen Özgentürk, sosyal medya ve teknolojinin hayatımıza girmesiyle, kadın hareketinin hızlandığını belirtirken, şiddetin sadece fiziksel olmadığını da sözlerine ekledi. Kadınların korunması aşamasında polise de çok iş düştüğünü belirten Özgentürk, söyleşinin sonunda katılımcıların sorularını da cevaplandırdı. - AYDIN