Kırıkkale'de Göbel Kardeşler Hayvancılığı Bir Aşk Olarak Yaşıyor

Kırıkkale'de Göbel Kardeşler Hayvancılığı Bir Aşk Olarak Yaşıyor
Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Kırıkkale'nin Ulaş köyünde yaşayan Metin ve Emin Göbel kardeşler, doğayla iç içe yaşarken hayvancılığı bir yaşam biçimi haline getirdiklerini ve hayvanlarına çocukları gibi baktıklarını ifade ediyor. Ancak zorlu doğa koşulları ve kurt gibi tehlikelerle de mücadele ediyorlar.

Kırıkkale'de köyde hayvancılıkla uğraşan Göbel kardeşler, yılın her mevsiminde hayvanlarının peşinden dağ bayır demeden koşturuyor. Metin Göbel, şehir hayatına uyum sağlayamadıklarını belirterek, "Çarşıya, Kırıkkale'ye gittiğimizde hastalanır gibi oluyorum, hayvanların peşinde mutlaka gezmemiz lazım. Aynı çocuklarımız gibi bakıyoruz onlara" dedi.

Kırıkkale'nin merkez ilçesine bağlı Ulaş köyünde yaşayan Metin ve Emin Göbel kardeşler, çocukluklarından bu yana küçükbaş hayvancılığı sürdürüyor. Göbel kardeşler, doğayla iç içe geçen yaşamlarında, hayvanlarına adeta evlatları gibi bakarak mesleklerini özveriyle yapıyor. Köy yaşamının zorlu doğa şartlarına alışkın olan Göbel ailesi, yılın her mevsiminde hayvanlarının peşinden dağ bayır demeden koşturuyor. Ancak doğayla iç içe olmanın getirdiği zorluklar da zaman zaman yüzlerini gösteriyor. Bu yıl yaşanan olayda, köy çevresinde dolaşan kurtlar, Göbel kardeşlerin 4 koyununu telef etti.

"Bunlar doymadan zaten biz yemek falan yemeyiz"

250 küçükbaş hayvan besleyen Metin Göbel (44), İHA muhabirine, hayvancılığı bir yaşam biçimi haline getirdiklerini belirtti. Hayvancılık işini severek yaptıklarını anlatan Göbel, "Bu işi severek yaptığımız için vaktin nasıl geçtiğini anlamıyoruz. Severek peşlerinde geziyoruz. Bunları doyurmadan gitmeyiz, önce onlar doyar, sonra biz de doyarız. Bunlar doymadan zaten biz yemek falan yemeyiz. Köyde bu hayvanları seversen yaşarsın, sevmezsen zaten köyde de duramazsın. Biz çocukluktan beri babamızla beraber hayvancılığa alıştık. Çarşıya, Kırıkkale'ye gittiğimizde hastalanır gibi oluyorum, illa köye gelmek istiyorum. Şehirde duramıyoruz, hayvanların peşinde mutlaka gezmemiz lazım. Aynı çocuklarımız gibi bakıyoruz onlara" dedi.

"Bizim tek düşmanımız kurt"

Hayvanlarını tehdit eden doğal tehlikelere de değinen Göbel, "Kışın bir koyunumu kurt yaraladı, bir hafta sonra öldü. Bir koyunumuzu da yedi, iki koyunumuz kayboldu. Kurt, akrep, yılan gibi hayvanların yüzü soğuktur, görünce insan ürperiyor. Hayvanlarımız da kurttan çok korkuyor. Bizim tek düşmanımız kurt" ifadelerini kullandı. Emin Göbel (45) ise normalde kepçe operatörlüğü yaptığını, iş olmadığı zamanlarda kardeşine yardım ettiğini söyledi. Göbel, "Sabah çıkıyoruz, akşama kadar hayvanları yayıyoruz. Bazen akşam dağda kalıp sabah eve dönüyoruz. Üç-beş gün köye inemediğimiz zamanlar oluyor. Yukarıdaki köylerde hayvanları otlatıyoruz" şeklinde konuştu.

Göbel kardeşlere zaman zaman Emin Göbel'in 7 yaşındaki oğlu Yusuf da eşlik ediyor. Küçük Yusuf, doğayla iç içe büyüyerek hayvancılık çalışmalarına katılıyor ve köy yaşamına şimdiden adapte oluyor. - KIRIKKALE

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Yerel
Bu haber hakkında ne düşünüyorsunuz?
500
title