Kesk Trabzon Şubeler Platformu: "Bu Ağır Tablonun Yalanlarla Kamufle Edilmesine İzin Vermeyeceğiz. Hakkımız Olan Ek Zammı Acil Olarak İstiyoruz"
Kamu Emekçileri Sendikası Konfederasyonu (KESK) Trabzon Şubeler Platformu, TÜİK’in açıkladığı enflasyon verilerini protesto etti. KESK Dönem Sözcüsü Salih Kalyoncu, "Gerçek enflasyonun da onun yol açtığı tahribatın da peşindeyiz. Bu ağır tablonun yalanlarla kamufle edilmesine izin vermeyeceğiz. İnsanca yaşayacak bir ücret talebimizi ısrarla tekrarlıyoruz ve hakkımız olan ek zammı acil olarak istiyoruz. Haklı taleplerimizin kalıcı bir kazanıma dönüşmesi için, yetki alanımızda bulunan bütün sendikaların yan yana gelerek birlikte mücadele etmesini önemsiyor ve birlikte mücadele etmeye çağırıyoruz" dedi.
ESRA NUR PERVAN
Kamu Emekçileri Sendikası Konfederasyonu (KESK) Trabzon Şubeler Platformu, TÜİK'in açıkladığı enflasyon verilerini protesto etti. KESK Dönem Sözcüsü Salih Kalyoncu, "Gerçek enflasyonun da onun yol açtığı tahribatın da peşindeyiz. Bu ağır tablonun yalanlarla kamufle edilmesine izin vermeyeceğiz. İnsanca yaşayacak bir ücret talebimizi ısrarla tekrarlıyoruz ve hakkımız olan ek zammı acil olarak istiyoruz. Haklı taleplerimizin kalıcı bir kazanıma dönüşmesi için, yetki alanımızda bulunan bütün sendikaların yan yana gelerek birlikte mücadele etmesini önemsiyor ve birlikte mücadele etmeye çağırıyoruz" dedi.
KESK Trabzon Şubeler Platformu, bugün TÜİK Trabzon Bölge Müdürlüğü önünde açıklama yaptı. Açıklamayı okuyan KESK Dönem Sözcüsü Salih Kalyoncu, "Gerçek enflasyonun da onun yol açtığı tahribatın da peşindeyiz. Bu ağır tablonun yalanlarla kamufle edilmesine izin vermeyeceğiz. İnsanca yaşayacak bir ücret talebimizi ısrarla tekrarlıyoruz ve hakkımız olan ek zammı acil olarak istiyoruz" diye konuştu.
"TÜİK RAKAMLARININ BEDELİNİ BİZ EMEKÇİLER VE TÜM HALKIMIZ ÖDÜYOR"
Salih Kalyoncu şunları söyledi:
"Zam yağmuru devem ediyor, hayat pahalılığı her geçen gün artıyor. Ancak TÜİK yaşadığımız gerçek enflasyonu düşük gösterme oyunlarına yenilerini eklemeyi sürdürüyor. TÜİK rakamlarının bedelini biz emekçiler ve tüm halkımız ödüyor. Hükümet, yetkili sendika ve TÜİK elbirliği ile günden güne daha da fakirleşiyoruz. İnsanca bir yaşam istiyoruz. Bir kez daha krizin faturasını işçiye ve memura kesmeye hazırlandıklarını ifşa eden, bugünkü yoksulluğumuzun da sorumlularından birisi olan Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ve emekçiye sırtını dönmüş iktidara sesleniyor, bu kadar iş yüküne, açlık sınırında maaşlara yeter diyor ve acil ek zam istiyoruz. Bugün yine alanlardayız, her zaman söylediğimiz gibi taleplerimiz karşılanana kadar da alanlarda olmaya devam edeceğiz. Biliyorsunuz TÜİK tarafından 5 Haziran 2023 Pazartesi günü enflasyon rakamları açıklandı. Her seferinde bilimsellikten uzak yöntem değişiklikleri ile enflasyon rakamlarını gerçekliğimizden çok çok düşük gösteren TÜİK mayıs ayında da doğal gaz etkisini sıfır alarak aylık enflasyonu 0,04 ve yıllık enflasyonu 39,59 olarak açıklayarak yine bizleri şaşırtmadı. Halkın yüzde 70'inin güvenmediği TÜİK rakamlarının bedelini biz emekçiler ve tüm halkımız ödüyor. Hükümet, yetkili sendika ve TÜİK elbirliği ile günden güne daha da fakirleşiyoruz.
"AKLIMIZLA ALAY ETMEKTEN BAŞKA BİR ŞEY DEĞİL"
Meyve sebzeyi taneyle aldığımız, kırmızı ve beyaz etin bizim için artık lüks tüketim haline geldiği, şehrimizde kira ortalamasının 10 bin lirayı geçtiği bir ortamda aylık enflasyonun yüzde 0,04 arttığını söylemek aklımızla alay etmekten başka bir şey değildir. Bunlar da yetmezmiş gibi ekonomiyi düzeltme formülünü 'vergiyi, tabana yayacağız' ifadesi ile bu ülkenin ücretlileri, yoksulları, dar gelirlilerini zor günlerin beklediğini, zaten ağır vergi yükü olan bizlerin daha da ağırlaşacak ekonomik koşullar altında ağır vergi yükü altında daha da ezileceğimizi, bir kez daha krizin faturasını işçiye ve memura kesmeye hazırlandıklarını ifşa eden, bugünkü yoksulluğumuzun da sorumlularından birisi olan Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ve emekçiye sırtını dönmüş iktidara sesleniyor, bu kadar iş yüküne, açlık sınırında maaşlara yeter diyoruz. Çalışan nüfusun ağır geçim sıkıntısını 'mikro' olarak görenlerin, patronları rahatlatmak için işçi ve emekçiye kemer sıktırmaya hazırlananların bilmesi gereken şudur ki; emekçilerin nefes alamadığı bir ülke ekonomisinin düzlüğe çıkma imkanı yoktur.
"BU AĞIR TABLONUN YALANLARLA KAMUFLE EDİLMESİNE İZİN VERMEYECEĞİZ"
Seçim öncesinde en düşük memur maaşının 22 bin lira olacağına ve mülakatın kaldırılacağına dair verilen sözü hatırlatmakla birlikte, bu rakamın kesinlikle insanca yaşamaya yetecek bir ücret olmadığını tekrar belirtiyor, en düşük memur aylığının en az yoksulluk düzeyi artı refah payı olması gerektiğini ısrarla ısrarla vurguluyoruz. Gerçek enflasyonun da onun yol açtığı tahribatın da peşindeyiz. Bu ağır tablonun yalanlarla kamufle edilmesine izin vermeyeceğiz. İnsanca yaşayacak bir ücret talebimizi ısrarla tekrarlıyoruz ve hakkımız olan ek zammı acil olarak istiyoruz. Haklı taleplerimizin kalıcı bir kazanıma dönüşmesi için, yetki alanımızda bulunan bütün sendikaların yan yana gelerek birlikte mücadele etmesini önemsiyor ve birlikte mücadele etmeye çağırıyoruz. İnanıyoruz ki, bizlerin birlikte, yan yana mücadele etmesi, haklı taleplerimizin kazanıma dönüşmesine katkı sunacaktır. İnsan onuruna yakışır koşullarda çalışmak, insanca yaşamak istiyoruz."