"Katliama Destek Olan da Günaha Ortaktır"
İslam Hukuku Uzmanı Prof. Dr. Hayrettin Karaman: "Müslüman olmayan ABD bile Mısır'a yardım konusunda tereddüt yaşadı ama körfezdeki Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan, 16 milyar dolar yardımda bulundu. Bu, akıtılan her damla kana ve sıkılan her kurşuna iştirak etmektir" "Yaptıkları küfürdür' demek istemiyorum, öyle bir ihtimal olduğu halde bunu söylemek istemiyorum ama bu, büyük bir günahtır. Bu zulme yardım edenlerin büyük günaha girdiğinden şüphem yoktur" "Tek ümidimiz Müslüman halktan yanadır. İslam ülkeleri yöneticilerinden bekleyecek bir şeyimiz yok, onlar güdümlü yöneticilerdir"
MEHMET ÖZCAN - İslam Hukuku uzmanı Prof. Dr. Hayrettin Karaman, Suriye ve Mısır'da yaşanan katliama destek olan İslam ülkelerinin yöneticilerinin aynı suça ortak olduğunu belirterek, "Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan, 16 milyar dolar yardımda bulundu. Bu, akıtılan her damla kana ve sıkılan her kurşuna iştirak etmektir. Bu, suça katılma anlamına ve suçun mesuliyetini paylaşmaktır" dedi.
Karaman, AA muhabirine yaptığı açıklamada, zulme sessiz kalan yöneticilerin uluslararası güçler tarafından kullanıldığını ve tek ümitlerinin Müslüman halklar olduğunu vurguladı.
Yaşanan olaylarda zalim ve mazlumun çok net biçimde belli olduğunu anlatan Karaman, "Bu, mazlum ve zalim çok nettir. Suriye'de mazlum olan, öldürülen halktır. Mısır'da da yine halkın büyük bölümünü oluşturan ve oyların çoğunluğunu alan Müslümanlardır. Bugün Müslüman Suriye ve Mısır halkları mazlumdur, onların kanını akıtan diktatörler de zalimdir" diye konuştu.
İslamiyet'te de suça ortaklık kavramı bulunduğuna dikkati çeken Karaman, şöyle devam etti:
"Suçu doğrudan işleyen yani öldüren, bir de destek olan var. Destekler de çok çeşitli oluyor. Mesela ABD, Mısır'daki olaya 'darbe' demeye tereddüt etti, hatta o zaman 1,5 milyar dolarlık yardımı verme konusunda tereddüt yaşadı.
Müslüman olmayan ABD bile Mısır'a yardım konusunda tereddüt yaşadı ama körfezdeki Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan, 16 milyar dolar yardımda bulundu. Bu, akıtılan her damla kana ve sıkılan her kurşuna iştirak etmektir. Bu, suça katılma ve suçun mesuliyetini paylaşmaktır."
"Bu ateşi söndürmeye çalışalım"
Karaman, olayların sona erdirilmesinde Müslüman halklardan büyük beklentisi olduğunu söyledi.
"Müslümana düşen en büyük görev, darbe ve zulüm karşısında durmaktır" diyen Karaman, "Kimin elinde hangi imkan varsa, onu bu ateşi söndürmek için kullanmalıdır. Hz. İbrahim'i yakan ateşi söndürmeye çalışan karınca gibi de olsa bunu yapmalıyız. Ağzınızda minnacık bir su varsa ve bu ateşi söndrümeye çalışmıyorsanız sorumlusunuzdur" ifadesini kullandı.
Karaman, sözlerini şöyle tamamladı:
"Çok ağır tabirler kullanmak lstemiyorum. 'Yaptıkları küfürdür' demek istemiyorum, öyle bir ihtimal olduğu halde bunu söylemek istemiyorum ama bu, büyük bir günahtır. Bu zulme yardım edenlerin büyük günaha girdiğinden şüphem yoktur. Allah, onlara izan nasip etsin.
Tek ümidimiz Müslüman halktan yanadır. İslam ülkelerinin yöneticilerinden bekleyecek bir şeyimiz yok, onlar güdümlü yöneticilerdir. Belli amaçlar doğrultusunda dünya sisteminin patronları tarafından başa getirilmiş. Onun için yöneticilerden değil, halktan beklentilerimiz var.
Bu Arap Baharı da işbirlikçiler karşısında halkın 'hayır' demesinden kaynaklanıyor. Arap Baharı'nı halk yapıyor, bunun merkezini de Müslümanlar oluşturuyor. Bizim tek ümidimiz de bu halkların zayıf olanlara sahip çıkmasıdır." - Sakarya