Katip Çelebi'de "Seçim ve Ekonomi" Tartışıldı
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Cihannüma Ekonomik ve Toplumsal Araştırmalar Merkezi tarafından "Seçim ve Ekonomi" paneli düzenlendi.
İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Cihannüma Ekonomik ve Toplumsal Araştırmalar Merkezi (CETAM) tarafından "Seçim ve Ekonomi" paneli düzenlendi.
Panelistler Doç.Dr. Cumhur Coşkun Küçüközmen ile Enerji Piyasaları Uzmanı Emir Çetinkaya, seçim atmosferinin yaşandığı bir ortamda seçim ve ekonomi arasındaki ilişkiyi değerlendirdi. Paneli yöneten İKÇÜ Rektör Yardımcısı ve İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof.Dr.İbrahim Attila Acar, panele katılan panelistlere teşekkür etti.
Panele İKÇÜ Rektörü Prof.Dr. Galip Akhan, Rektör Yardımcısı Prof.Dr.Tancan Uysal, Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Turan Gökçe, Rektör Danışmanları Taha Aksoy, Prof.Dr.Lütfullah Gündüz, akademik ve idari personel ile öğrenciler katıldı.
"Türkiye ekonomisi büyümesini yabancı sermayeye bağlamış bir ülkedir."
Türkiye'de uygulanan seçim sistemi, yönetim biçiminin seçimlere olan etkisi, seçim ile ülke ekonomisi arasındaki ilişki gibi konularda birikimlerini aktaran Emir Çetinkaya Türkiye'de seçimlerin tarihçesi hakkında da bilgiler verdi. Türkiye'nin ekonomik büyümesini yabancı sermayeye bağlamış bir ülke olduğuna değinen Çetinkaya, politika değişikliğinin her an gündeme gelebileceğini, siyasi istikrarsızlığın ise sermayeyi ürküteceğini söyledi.
"Medya etkili"
Medyanın seçimler üzerindeki etkisine de değinen Çetinkaya, günümüzde teknolojik gelişmelerin ve sosyal medyanın gençler üzerinde ekonomik göstergelerden daha belirleyici bir etkiye sahip hale geldiğini hatırlatarak "Sosyal medyanın etkisi ile hiçbir şey gizli kalamıyor. Ekonomik göstergeler artık ikincil oldu" açıklamalarında bulundu. Çetinkaya ayrıca demokrasi ve hukuk devleti uygulamalarının hem ülkenin hem de ekonominin önünü açacağına vurgu yaptı.
"AB demokratik temellerin atılmasını bekliyor"
Konuşmasına Avrupa Birliği'nin son hazırladığı ilerleme raporundan satırbaşları sunarak başlayan Doç.Dr.Coşkun Küçüközmen ise raporda öne çıkan maddelere değindi. "Dışarının bize nasıl baktığını bilirsek karşı tarafın niyetini daha net algılayabiliriz" diyen Doç.Dr.Küçüközmen, Avrupa Birliği'nin Türkiye'den demokratik temellerin oluşması ve güçlenmesi için inandırıcı adımları acilen atmasını beklediğini; medya ve yargı bağımsızlığı, ifade, internet ve iletişim özgürlüğü, insan hakları konularında da hızlı bir biçimde yol alınmasını istediğini ifade etti.
"Çatışmacı değil uzlaşmacı bir politika sergilenmeli"
Son Kırım referandumu ile birlikte Türkiye'nin adeta dünyanın jeopolitik üssünde, ateş çemberinde bir ülke olduğunu belirten Doç.Dr.Küçüközmen, Türkiye'nin AB hedefinden vazgeçmemesi ve çatışmacı değil uzlaşmacı bir politika sergilemesinin gerektiğini söyledi. Doç.Dr.Küçüközmen, ülkedeki seçim sürecinin dış basında da ilgiyle izlendiğini hatırlatarak; olası bir istikrarsızlıktan kaynaklanabilecek yabancı sermaye çekilmesi durumunda Türkiye'nin büyük risk altında olduğuna değindi. Doç.Dr.Küçüközmen, bölgesinde aktif, Avrupa Birliği politikalarına uyumlu bir Türkiye görünümünün öneminin altını çizdi. - İZMİR