Kasiad'dan Yaz Kahvaltısı
AK Parti Karabük Milletvekili Osman Kahveci, KASİAD'ın 'Yaz Kahvaltısı' etkinliğinde yaptığı konuşmada, Gezi Parkı'nda başlayan eylemlerle ilgili açıklamada bulundu.
AK Parti Karabük Milletvekili Osman Kahveci, KASİAD'ın 'Yaz Kahvaltısı' etkinliğinde yaptığı konuşmada, Gezi Parkı'nda başlayan eylemlerle ilgili açıklamada bulundu.
Safran Konak'ta, Karabük Safranbolu İş Adamları Derneği (KASİAD) tarafından bu yıl ikincisi gerçekleştirilen 'Yaz Kahvaltısı'na; AK Parti Karabük Milletvekili Osman Kahveci, Karabük İl Emniyet Müdürü Oktay Keskin, Safranbolu Belediye Başkanı Dr. Necdet Aksoy, gazeteci yazar Mehmet Gündem, Karabük TSO Başkanı Sedat Namal, Safranbolu TSO Başkanı Ali Sami Acar, Karabük İl Milli Eğitim Müdürü İsmail Gürpınar, İl Kültür ve Turizm Müdürü İbrahim Şahin, MHP Karabük İl Başkanı Temin Demirel ve çok sayıda iş adamı katıldı. KASİAD Başkanı Ahmet Ramazanoğlu açılış konuşması yaparak, "Geçen yıl ilkini yaptığımız ve sizlerden büyük teveccüh alan programımız bu seneki organizasyonunun gerçekleşmesi için bizlere cesaret verdi. Derneğimizin birleştirici ve bütünleştirici misyonu gereği organize ettiğimiz ve Karabük iş dünyası ile bürokrasiyi bir araya getirdiğimiz bu organizasyonda, bir ilin gelişmesi adına olmazsa olmaz olan kurumların iş dünyası ile diyaloğunun daha güçlü tesisi için gayret sarf etmekteyiz. Bu konuda KASİAD'a gösterdiğiniz teveccüh için her birinize ayrı ayrı teşekkür ederiz" dedi.
Milletvekili Osman Kahveci de, birkaç haftadır Taksim Meydanı'nda süren eylemlerle ilgili değerlendirme yaparak, "Hepimiz Karabük'te yaşıyoruz, Karabük'ü yaşanılabilir bir şehir, büyüyen bir şehir yapabilmek için hepimiz taşın altına elimizi koyuyoruz. Karabük'ün büyüyebilmesi için Türkiye'nin de büyümesi gerekiyor. Türkiye'de huzuru, barışı ve güveni sağlamak lazım. Bu olmadıkça bunun etkileri ilçelerimize kadar geniş bir yelpazede yayılıyor. Son günlerde ülkemizi 15 günden beri meşgul eden 'ne oldu?', 'neden oldu?', 'nereye gidiyoruz?', 'bunların nedenleri ne?' diye düşündüren bazı olaylar belirli bir süreçte devam ediyor. Olay biraz da mesleki bakımdan beni ilgilendirdiği için zaman zaman dikkatler benim üzerime de çevrildi. Söz konusu olan birkaç tane ağaç. 'Acaba gerçekten birkaç tane ağaç mı kesiliyor?', 'birkaç tane ağacın peşinde mi böyle bir kalabalık var?', 'acaba bir ağaç istismarı mı var?' denildiği zaman, Meclis'te bana da soruyorlar. Bir parktan 3-5 tane ağacın, bir başka yere taşınmasıyla başlayan kıvılcım, farklı boyutlar kazandı. Dünyada ne parklarından, ne de ormanlarından ağaç kesmeyen bir ülke yok. Ağaçlar kutsal değildirler. Bizler ağaçları severiz, doğayı severiz ama ağaçlar da zaman geldiğinde tabii kesilme gereğini duyarlar, kesilmesi gerekir, birisi kesilir, birisi dikilir. Türkiye'de her alanda değişme ve gelişmeler ormancılık alanında da kendisini göstermiştir. Türkiye büyük bir ağaçlandırma seferberliği ile son 10 yıl içerisinde 2 milyar 800 milyon fidan dikmiştir. Ama gün gelir birileri dikilir, birileri kesilir. Ama bazen ağaçlar oldukları konuma göre, -ulaşım da dahil- bazı alt yapılar içinde yer değiştirmek zorunda kalırlar. Bazı ağaçlar vardır ki, biz bunlara 'anıt ağacı' deriz. Tarihe ışık tutarlar. Türkiye'de 2 bin yaşının üzerinde ağaç vardır. Bu ağaçlar korunurlar çünkü tarihe ışık tutmuşturlar. Ağaç kesilmese mobilyalar nerede yapılacak? İfrata kaçmadan bir yandan ağacı ve doğayı severiz, bir yandan da ihtiyaç geldiği zamanda ağaçlar kesilmek zorunda kalır. Türkiye'de bir çevre olayı başka boyutlar kazandı" ifadelerini kullandı.
Konuşmaların ardından gazeteci yazar Mehmet Gündem ise, iş dünyasındaki tecrübelerini iş adamlarıyla paylaştı. - KARABÜK