Kamu Görevlileri Etik Kurulu Başkanı Prof. Dr. Murat Açıklaması

Kamu Görevlileri Etik Kurulu Başkanı Prof. Dr. Sedat Murat, huzurlu ve mutlu bir dünyanın ancak ahlaki değerlerin oluşturulması ile mümkün olduğunu belirterek, "Bunlar oluşturulursa mülki amirlere bile gerek kalmaz, emniyet güçlerine ihtiyaç duyulmaz, polisiye vakalar meydana gelmez" dedi.

Kamu Görevlileri Etik Kurulu Başkanlığı tarafından "Etik Liderlik Semineri"nin beşincisi Kayseri'de Valilik Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı Salonu'nda gerçekleştirildi.

Seminere konuşmacı olarak katılan Kamu Görevlileri Etik Kurulu Başkanı Prof. Dr. Murat, valilerin, belediye başkanlarının, kaymakamların toplumun öncüleri olduklarını, hal ve hareketlerinin de tüm toplum tarafından takip edilip örnek alındığını söyledi.

Murat, lider konumunda bulunan kişilerin bulundukları konumdan haberdar olmaları için İçişleri Bakanlığı ile yöneticilere yönelik tüm Türkiye genelinde etik seminerleri düzenlediklerini belirtti.

Huzurlu ve mutlu bir dünyanın ancak ahlaki değerlerin korunması ile oluşturulabileceğini ifade eden Murat, bunlar olursa mülki amirlere bile gerek kalmayacağını, emniyet güçlerine ihtiyaç duyulmayacağını, polisiye vakaların meydana gelmeyeceğini vurguladı.

Etik değerlerin yitirilmesinden kaynaklanan sorunlara değinen Murat, şöyle konuştu:

"Gazetelerde baktığımızda insanlığa sığmayacak olaylar görüyoruz. Vicdanlar harekete geçirilmeden kanunların yerine getirilmesi de mümkün değildir. Vicdan ortadan kalktıktan sonra ne kadar cezai yaptırım ortaya koyarsanız koyun... Öyle vahim olaylar yaşanıyor ki insan donup kalıyor, 'bir insan nasıl bu harekette bulunabilir' diye düşünüyor. Bu tür insanlara hayvan bile demek hayvanlara hakarettir. Vicdanlar eğitilmedikçe, etik değerler oturtulmadıkça bu tür toplumsal olayların ortadan kaldırılması mümkün değil. Bunun tek ilacı toplumda otokontrolün mutlaka sağlanmasıdır. İnsan toplumdan çekinir. Bir söz vardır, 'biraz haktan biraz halktan' diye insan utanarak normalleşir. Hakkın etkisi çok büyük ancak halkın etkisi de yadsınamaz. Etrafımızda bizi gözetleyenlerin olduğunu bileceğiz."

Üniversite öğrencisi Özgecan'ın vahşice öldürülmesi

Murat, dünyanın artık küresel bir köy haline geldiğini, bu nedenle etik değerlerin tüm dünyada yerleşmesi gerektiğini dile getirdi.

Kitle iletişim araçları ve sosyal medya ile insanların her an her tür bilgiden haberdar olduğuna dikkati çeken Murat, şunları kaydetti:

"Bu araçlardan hem iyileri hem kötüleri öğreniyoruz. Maalesef sosyal medya, kitle iletişim araçları daha çok kötülükleri pompalıyor. Yazılı, görsel medya, reyting amacıyla bu tür sansasyonel haberlere yer veriyor. Toplumda bir infial meydana getirecek, dikkat çekecek bir gasp, cinayet... İşte Özgecan olayı. 20 yaşındaki bir kızcağızı vahşi şekilde öldürüyorlar, vahşi bir şekilde yakıyorlar. Bir yerde zor durumda olan bir kıza insanca muamelede bulunulsa babasına teslim edilse bu haber olmuyor. Duyulması mutlaka önemli, duyulmasın demiyorum. Ama asıl dikkat edilmesi gereken nokta bu tür haberler, toplumda bilinç altında gizli bazı kötü duyguların gün yüzüne çıkmasına, meşrulaşmasına neden oluyor. Bu kötülüklerin reklamı zihinleri alt üst eder. Demek ki yapılabiliyor izlenimi verir."

Kayseri Valisi Orhan Düzgün ise kamu görevlilerinin, görevlilerini yerine getirirken özellikle dikkat etmeleri gereken hususlar olduğunu belirterek, "Yöneticilerin kendilerine, yakınlarına, ilişki içinde bulundukları kişilere karşı özel bir tutum, ayrımcılık tanımamaları amacıyla getirilen kuralları bütün olarak etik olarak isimlendirebiliriz" diye konuştu.

Seminer, Prof. Dr. Murat'ın slaytlı sunumu ile sona erdi.

Seminere, Kayseri, Sivas, Yozgat, Kırşehir, Malatya, Nevşehir'den kaymakamlar ile ilçe belediye başkanları katıldı.