Kahve Alzheimer'ın Oluşma Riskini Azaltıyor
On yılı aşkın bir zamanda bin 400 gönüllü hasta üzerinde yapılan çalışmalar, günde 3-5 fincan kahve içenlerde, içmeyenlere göre yüzde 50 oranında Alzheimer oluşma riskinin azaldığını belirlendi.
On yılı aşkın bir zamanda bin 400 gönüllü hasta üzerinde yapılan çalışmalar, günde 3-5 fincan kahve içenlerde, içmeyenlere göre yüzde 50 oranında Alzheimer oluşma riskinin azaldığını belirlendi.
Nöroloji uzmanı Dr. Mehmet Yavuz, Alzheimer hastalığının hafıza ve beyin fonksiyonlarında ilerleyici bir bozulma ile karekterize, zaman içinde hastanın aile yakınlarının destek ve bakımına ihtiyaç duyulan ilerleyici düşkünleştirici bir beyin hastalığı olduğunu söyledi. Dr. Yavuz, "Unutkanlık ile önce hafıza ve bellek fonksiyonlarında başlayan dejenerasyon, zamanla diğer beyin fonksiyonlarına da sıçrayarak baş da konuşma ve yürüme olmak üzere tüm aile içi ve dışı soyal ve içtimai faaliyetleri, tedrici olarak bozar. Alzheimer hastalığı, halen günümüz tıp dünyasının en çok bütçe ayırdığı ve en çok uğraş verdiği hastalıkların başında gelmektedir. Sadece ABD'de her yıl 100 milyar dolar civarında bir para, Alzheimer ve tedavisi için harcanmaktadır. Sağlıkta ki gelişmeler ile birlikte ortalama insan ömrünün uzaması yanında, teknolojinin gelişimi ile beraber dev bir proplem şeklinde ortaya çıkan elektromanyetik kirliliğin de Alzheimer hastalığını tetiklediğini düşünmekteyiz" dedi.
YÜZDE 50 ORANINDA ALZHEİMER OLUŞMA RİSKİNİ AZALTIYOR
İsveç ve Finli nörologların 10 yıllık bir çalışma sonucunda kahve içmenin, Alzheimer oluşma riskini yarı yarıya azalttığını bulduğunu söyleyen Dr. Yavuz, "Kahvenin içerdiği kafein maddesinin, Alzheimer oluşumunda rol oynayan beta amiloid birikimini önemli ölçüde azalttığı ve böylece Alzheimer gelişmesini önlediği tahmin edilmektedir. 10 yılı aşkın bir zamanda bin 400 gönüllü hasta üzerinde yapılan çalışmalar, günde 3-5 fincan kahve içenlerde, içmeyenlere göre yüzde 50 oranında Alzheimer oluşma riskinin azaldığını belirlemiştir. Kahve bir çok araştırıcının ortak fikri olarak, sinir sistemini koruyucu bir özelliğe sahiptir. Kahvenin çok miktarda içinde barındırdığı kafein, sinir sisteminin düzenleyici bir uyaranıdır. Unutkanlığı toparlayıcı ayrıca hafıza ve önbellek fonksiyonları üzerinde olumlu etkileri vardır. Zaten asırlardan beri bir çok insan, zinde ve uyanık kalmak için her gün kahve içmektedir. Kahvenin aynı zamanda diyabet hastalığı, Parkinson ve karaciğer hastalıkları üzerinde de koruyucu rol oynadığı iddia edilmektedir. Nitekim daha önce ki yıllarda bir çok bilimsel makalede, fareler üzerinde yapılan çalışmalar da, farelere içirilen kahvelerin, beyinde alzheimere neden olan beta amiloid birikimini önlediği tespit edilmiştir. Kahvenin ihtiva ettiği kafein bakımından, iki fincan kahve yaklaşık 10 fincan çaya tekabul etmektedir. Henüz çayla Alzheimer hastalığı arasında ilişkiyi izah eden bilimsel bir çalışma olmamakla beraber, kahve gibi çayın da hafıza fonksiyonları üzerinde olumlu etkiler gösterdiği söylenebilir. Nitekim kendi klinik gözlemlerimize göre Alzheimer tanısı almış hastalarımızda oldukça fakir ve zayıf çay ve kahve tüketimi izlenimi almaktayız. Dolayısıyla her ne kadar bilimsel kesin bir veri olmamakla beraber, çayın da Alzheimer hastalığında koruyucu rol oynadığını söyleyebiliriz" diye konuştu.
YEŞİL ÇAY KORUYUCU BİR ROLE SAHİP
Aynı şekilde, yeşil çayın barındırdığı antioksidanlar ve flavnoid maddesi ile alzheimere neden olan beta amiloid birikimini azalttığını kaydeden Dr. Mehmet Yavuz, "Yeşil çayın da alzheimerden koruyucu bir role sahip olduğunu söyleyebiliriz. Bilinen en iyi ve etkili antioksidanlardan biri olan EGCG (epigallocatechin-3-gallate) yeşil çay içinde bolca bulunmaktadır. EGCG'nin ise unutkanlığa neden olan beta amiloid birikimini önlemektedir. EGCG, C vitamininden 20 defa daha güçlü bir antioksidandır.
Bazı araştırmacılarda siyah çayın da aynı yeşil çay gibi alzheimerde koruyucu rol oynadığını iddia etmektedir. Gerek siyah gerekse yeşil çay, Alzheimer hastalığında rol oynayan asetilkolinesteraz enziminin aktivitesini yok etmektedir. Halbuki kahvenin bu enzim üzerinde bir etkisi yoktur. Şu an günümüzde tek tedavi girişimi, ilaçlarla asetilkolinesteraz enzimini yok etme amacına yöneliktir. Maalesef beyinde ki amiloid madde birikimini önleyen kesin bir ilaç henüz keşfedilmemiştir. Sonuç olarak, Alzheimer hastalığı üzerinde aynı kahve gibi koruyucu ve önleyici bir etki gösterdiğini düşündüğümüz geleneksel çayımızla alakalı olarak uzun vadeli bilimsel araştırmaların yapılmasına ihtiyaç vardır. Ancak çay'ın da Alzheimer hastalığından koruması kuvvetle muhtemeldir. Bu nedenle çay ve kahveden vazgeçilmemelidir." şeklinde konuştu. - ERZURUM