Kadın Uzmanlar Organ Bağışını Artırmak İçin Camide
Sema Kaplan - Doğu ve Güneydoğu'daki 12 ili kapsayan ve merkezi Diyarbakır'da bulunan Doku ve Organ Nakli Bölge Koordinasyon Merkezi'ndeki kadın koordinatörler "günah" olduğu düşüncesi ile organ bağışının yetersiz olduğu Doğu'da bu yanlış inanışı...
Sema Kaplan - Doğu ve Güneydoğu'daki 12 ili kapsayan ve merkezi Diyarbakır'da bulunan Doku ve Organ Nakli Bölge Koordinasyon Merkezi'ndeki kadın koordinatörler "günah" olduğu düşüncesi ile organ bağışının yetersiz olduğu Doğu'da bu yanlış inanışı değiştirmek için camilere giderek din görevlileri ve cemaate bilgi verdi.
Vatandaşların çoğunluğunun günah olduğu gerekçesi ile organ bağışı yapmadığı Doğu ve Güneydoğu'da organ bağışını artırmak için harekete geçen koordinatörler, bağışın önündeki din gerekçesini ortadan kaldırmak için camilerde eğitime başladı.
Koordinatörlerden Sema Bağış Erten, merkez Sur ilçesindeki İskenderpaşa Camisi'nde, Dr. Serap Bektaş Yenişenir'deki Berat Camisi'nde, Hatice Gündüz ise Diclekent'teki Diclekent Camisi'nde cemaat ve din adamlarına organ bağışının önemi, beyin ölümü ve bitkisel hayat arasındaki fark, kimlerin organ bağışında bulunabileceği, organların hangi durumlarda bağış olarak kabul edileceği gibi tıbbi bilgilerin yanı sıra organ bağışı bekleyen hastaların durumu ve organ bağışı ile değişen hayatlara ilişkin örnekler sundu.
İlçe müftüleri de organ bağışının dini açıdan önemi, organ bağışının Allah katındaki değeri, organ bağışlamanın dinen caiz olduğu konusunda cemaati ve din görevlilerini aydınlattı.
Yaklaşık bir saat süren ve sinevizyon ile desteklenen eğitimde organ bağışı konusunda detaylı bilgi edinen din adamları ve cemaat aynı zamanda akıllarına takılan soruları da sorma fırsatı buldu.
-"Hastaların umutlarına umut katmak istiyoruz"-
Merkez Koordinatörü Sema Yavuz Erten, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bölgede böbrek için 520, karaciğer için 200, kornea için de yaklaşık 200 hastanın nakil beklediğini ifade ederek, 5 yılda gerçekleşen 256 beyin ölümünden 37'sinin donör olduğunu, 220 organın bağış bekleyen hastalara naklinin yapıldığını söyledi.
2 yılda 10 bin kişinin ise canlı bağışta bulunduğunu ifade eden Erten, Türkiye genelinde hizmet veren 9 merkez arasında organ bağışı sıralamasında Diyarbakır'ın Erzurum'dan sonra son sırada yer aldığını, organ bağışı konusunda batıdaki merkezlerin sayısını yakalamak için çalıştıklarını belirtti.
Erten, bölgede organ bağışının günah olduğu düşüncesinin hakim olduğunu vurgulayarak, "İnsanlar dini kaygılar ile bağıştan kaçınıyor. Ahirette organlarının eksiksiz olması gerektiğini inanıyorlar. Bize, 'organlarım ahirette benden hesap sorar mı-' diye soran vatandaşlar var. Artık, 'dini kaygılar organ bağışının önünde engel olmasın' diye camilerde eğitime başladık" dedi.
Eğitimde din adamlarından özellikle vaazlarında ve cuma hutbelerinde organ bağışından sız sık söz etmelerini istediklerini kaydeden Erten, din adamlarının görüşünün toplum için son derece önemli olduğunu belirtti.
Erten, bağış için görüştükleri hasta ve hasta yakınlarının konuyu din adamlarına sormak istediğine işaret ederek, şöyle dedi:
"Bölgemizde organ bağışı son derece yetersiz. İnsanlar beyin ölümü halinde kişinin öldüğünü kabul ediyor, ancak organ bağışlamanın dinen caiz olmadığını düşünerek bu konuyu köyün imanına, meleye veya müftüye sormak istiyorlar. Sonuçta ölümün de çeşitleri var. Doğada hayatını kaybeden ve cenazesi bulunamayan bir kişinin nasıl ki organları diğer canlılar tarafından yenebiliyorsa, yanarak ölen bir kişinin organları nasıl kül oluyorsa Allah bağışta bulunan kişinin organlarını da ahirette tamamlayabilme kudretine sahip. Bu nedenle Allah'ın huzuruna eksik organla çıkmamak gerektiği, doğru bir inanış değil. Hastalar umut bekliyor. Bizler sadece aracıyız. Hastaların umutlarına umut katmak istiyoruz. Verimli geçtiğine inandığımız bu eğitimlerle organ bağışı konusunda müracaatların artmasını bekliyoruz. Bundan sonraki süreçte kentin tüm ilçelerinde din adamlarına ve cemaate yönelik eğitimlerimiz sürecek."
-Bir hayat kurtarmak-
Sur ilçe Müftüsü Ramazan Tolan, eğitimde söz alarak organ bağışının caiz olduğunu, organ bağışının önünde dinen bir engel olmadığını söyledi.
Kendisinin de organlarını bağışladığını ifade eden Tolan, "Kendinizi organ bekleyen hastalar veya yakınlarının yerine koyun. Onlarla empati yapın. Biz bu konuyu bundan sonra cuma hutbeleri ile vaazlarımızda sık sık işleyerek organ bağışını artırmayı istiyoruz" dedi.
Kayapınar ilçe Müftüsü Abdülkerim Melikoğlu, eğitimde organ bağışı konusunda daha önce öğrenme fırsatı bulamadıkları tıbbi bilgiler edindiklerini belirterek, dünyada çok sayıda insanın organ bağışı konusunda sıkıntı yaşadığını söyledi.
Melikoğlu, beyin ölümünün gerçekleşmesi halinde organ bağışında bulunulabileceğini öğrendiklerini anlatarak, "Bu eğitimde organ bağışının ücret karşılığı olmadığını da öğrendik. Şartların oluşması halinde organ bağışının dinen hiç bir sakıncası yoktur. Bir insan hayatı kurtarmak bir alemin kurtarılması kadar büyük öneme haiz. Organ bağışı bekleyen insanların ızdıraplarına çare olmalıyız. Bağışlanan bir organ bir insana hayat verecektir. Organ bağışı konusunda öğrendiğimiz tıbbi bilgiler ile dini bilgilerimizi cemaate anlatarak duyarlılığı artırmayı amaçlıyoruz" diye konuştu.
Vatandaşlar ise, hastalığın herkes için olduğunu, bir hastaya yardımcı olmanın büyük sevap olduğunu belirterek, yapılan sunumda organ bağışı ile hayata dönen insanları görmenin mutluluk verici olduğunu söyledi.
Yayıncı: İrfan Cemiloğlu - DİYARBAKIR