Jeoloji Mühendisleri Muğla İl Temsilcisi Çatalkaya: "Dsi ve Muski Bahanelerle Tedbir Almıyor"
TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Muğla İl Temsilcisi Coşkun Çatalkaya, Muğla'da yeraltı suyu temini için DSİ tarafından kuyu açılmasına yasaklanan bölgelerde kaçak kuyu açılmasına devam edildiğini ve tedbir alınmadığını belirtti. Çatalkaya, yeraltı su kaynaklarının korunması gerektiğini ve mevzuatın yetersizliği nedeniyle sorunların yaşandığını ifade etti.
ESMA TURAN
TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Muğla İl Temsilcisi Coşkun Çatalkaya, "Yeraltı suyu temini için DSİ tarafından kuyu açılmasına yasaklanan bölgelerde, özellikle Bodrum, Marmaris, Datça, Menteşe ve diğer bölgelerde kaçak kuyu açılmasına devam edilmekte ancak gerek DSİ gerekse MUSKİ tarafından yasal mevzuatın yetersizliği bahane edilerek tedbir alınmamaktadır" dedi.
TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Muğla İl Temsilcisi Coşkun Çatalkaya, 22 Mart Dünya Su Günü dolayısıyla basın toplantısı düzenledi. Çatalkaya, şunları söyledi:
"Milas, Yatağan bölgelerinde jeolojik yapıya bağlı olarak statik rezerv (fosil su) olarak derin kuyu ile alınan suların pompaj debileri yüksek görülmekle birlikte rezervlerinin sınırlı olduğu bilinmelidir. Yüksek verimde izlenen bu suların doğrudan sulamada kullanılması kısa sürede rezervin tükenmesine yol açacaktır. Muğla Gökova körfezi boyunca karstik kireçtaşlarından doğrudan denize boşalan yeraltı suları (600-800m) araştırılarak son yıllarda gelişen turizm faaliyetleri nedeniyle artan su talepleri dikkate alınarak faydalı hale getirilmesi gerekmektedir. Muğla merkezde yerleşim polye diye tanımlanan karstik bir çöküntü ovası üzerindedir. Karabağlar yaylası bölgesi diye anılan aynı zamanda doğal sit olarak tanımlanan bölge sınırlı rezervde yeraltısuyu içermektedir. Bu bölgeyi özel kılan da yeraltısuyu her ne kadar sınırlıda olsa yüzeye yakın olmasındandır ve bu sudan faydalanma da günümüze kadar derinliği 15-20 metreyi geçmeyen sığ kuyular yardımıyla olmuştur. Ancak su kullanımının artması yanında son dönemlerde yaşanan kuraklığın da etkisiyle derin kuyular açılmaya başlanmıştır. Bu kuyuların bir kısmı izinsiz açılan kaçak kuyulardır. İzinli kuyularda ise derinliklerin kontrolü sağlanamamıştır. Temel kaya (karstik kireçtaşı) ya kadar ulaşan kuyu derinlikleri su verme bir yana birer su bacası işlevini görüp anılan sınırlı yeraltısuyu rezervinin yok olmasına neden olacaktır. İlginçtir Muğla Su Kanalizasyon İdaresi dahi Menteşe'nin su sorununu çözmek adına buradan medet ummakta ve açtığı kuyuları şebekeye doğrudan bağlayarak çözüm üretme çabasına girmektedir.
"İLLER BANKASI VE MUSKİ'NİN EŞGÜDÜM İÇERİSİNDE ÇALIŞMASINDA YARAR VAR"
Turizm bölgesi olmasından kaynaklı özellikle yarımada ilçe ve mahallelerinde içme ve kullanma suyuna yönelik ihtiyaçlar öne çıkmaktadır. Birçok yerleşim yerinde başta il merkezi Menteşe içme ve kullanma suyu ihtiyacını yeraltı sularından karşılamaktadır. Yer altı suları da bir doğal kaynak olup diğer doğal kaynaklar gibi tabi ki sınırsız değildir. Bunların kontrollü kullanmak gerekmektedir. Bu görev her ne kadar 167 sayılı yeraltısuları kanunu ile DSİ 'ye verilmişse de İller Bankası ve MUSKİ'nin eşgüdüm içerisinde çalışmasında yarar vardır. Ülkemizin en uzun sahil şeridine sahip ilimizde denize yakın kuyularda beslenim fazlası çekim yapıldığında denizsuyu girişimi (tuzluluk problemi) olacağı bunun da geri dönüşümünün son derece güç olacağı hatta imkansız olacağı bilinmesi gerekir. Günden güne daha da önem kazanan bu rezervlerin korunması gerekir. Ülkemizin dünyada yeraltısuyu tüzüğüne sahip sayılı ülkelerden biri olduğu halde bu sorunların varlığı, yasaların uygulamadaki sıkıntılardan kaynaklanmaktadır. İlimizde içmesuyu tesislerine su sağlayan yerüstü kaynaklarının sınırlı olması, yaşanan kuraklık sonucu bu kaynakların azalması veya kuruması nedeniyle yeraltısuyu kaynaklarından faydalanma gereği daha da ön plana çıkmıştır. Bunun yanında geçmiş yıllarda açılmış olan kuyular; yeraltı su seviyesinin düşmesi nedeniyle kullanılmaz duruma gelmiş hemen yanına (yeraltısuyu açısından uygun olması durumunda) derinliği arttırmak kaydıyla yeni kuyular açılarak yakın vadede konu çözümlenmeye çalışılmaktadır. Yeraltısularıda bir doğal kaynak olup dünyamızda hiçbir doğal kaynak yok ki sınırsız olsun.
"MEVZUATIN YETERSİZLİĞİ BAHANE EDİLEREK TEDBİR ALINMAMAKTADIR"
Özetle doğanın jeolojik yıllar boyunca özenle kurduğu ve koruduğu akifer yapıların nitelik ve nicelik yönünden yok olması söz konusudur. Diğer bir deyişle ne kadar yağmur yağarsa yağsın herhangi bir depolama olmayacağından, suların doğrudan düdenler vasıtasıyla denize ulaşacağından dolayı yeraltısuyundan bahsedilemeyecektir. Buradan hareketle yeraltı suyu temini için DSİ tarafından kuyu açılmasına yasaklanan bölgelerde özellikle Bodrum, Marmaris, Datça, Menteşe ve diğer bölgelerde kaçak kuyu açılmasına devam edilmekte ancak gerek DSİ gerekse MUSKI tarafından yasal mevzuatın yetersizliği bahane edilerek tedbir alınmamaktadır. İlimizde Orta ve uzun vadede suyun daha da yaşamsal bir önem arz edeceğini, miktar ve kalite olarak sıkıntının artacağını düşünerek proje bedeli ve işletme maliyetlerini de bu perspektifte değerlendirerek seçim yapılmalıdır. Yerel ve merkezi idare olarak tüm yerleşim birimi bazında bir bütün olarak çözümlemeye gidilmeli, bu konuda ilimiz Üniversite başta olmak üzere ihtisas kurumlarından (DSİ vb.) ve meslek odalarından görüş ve teknik yardım alınmalıdır. Su havzalarının korunması ve yönetim planlarının hazırlanması hakkındaki yönetmeliğin tüm paydaşlarıyla bilimsel ve teknik kriterlere göre uygulanmasının sağlanması ilgili bakanlık kadar yerel yönetimlerin (MUSKİ), üniversitelerin ve meslek odalarının da sorumluluğun olduğu unutulmamalıdır."