Haberler

Hizmet-iş'ten Taşeron İşçilerle İlgili Açıklama

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Hizmet-İş Adıyaman Şube Başkanı Mahmut Doğan, taşeron işçiler ile ilgili açıklamada bulundu.

Hizmet-İş Adıyaman Şube Başkanı Mahmut Doğan, taşeron işçiler ile ilgili açıklamada bulundu.

Hizmet-İş Adıyaman Şube Başkanı Mahmut Doğan, kamu kurumlarında çalışan taşeron işçilerin kamuda istihdamı ile ilgili açıklamalara yönelik olarak itiraz ve önerilerini dile getirdi.

Mahmut Doğan, "Kamuda kangren halini almış olan taşeron sisteminin Sayın Başbakanın talimatıyla asıl iş- yardımcı iş ayrımı yapılmaksızın ortadan kaldırılacak olması önemli bir adımdır. Hizmet İş Sendikası ve bağlı bulunduğumuz Hak İş Konfederasyonu bu durumu çalışma hayatı açısından olumlu bulmakta ve desteklemektedir.

Kamu kurumlarına bağlı işyerlerinde yıllardır taşeron şirketler yanında çalışan işçilerin bugünden sonra da işçi statüsünü koruyarak çalışmalarına devam etmelerini talep ediyoruz. Taşeron işçilerinin işçi statüsünde çalışmalarına devam etmelerini sağlayacak yasal düzenlemelerle ilgili hazırlık süreçlerinin, başta işçi sendikaları olmak üzere sosyal taraflarla görüşüldükten sonra başlatılmasının yerinde olacağına inanıyoruz" dedi.

Başkan Doğan, "11 Eylül 2014 tarihinde yürürlüğe giren 6552 sayılı kanunla, kamuda taşeron şirketler yanında çalışan işçilere, sendikalı ve toplu sözleşmeli olma hakkı tanınmış, kıdem tazminatlarının kamu kurumları tarafından ödenmesi benimsenmiş olmasına rağmen bugün önerilen özel sözleşmeli personel statüsü ile çalışanlara henüz 1 yıl önce tanınan serbest toplu pazarlık ve işçi sendikalarına üyelik hakları ellerinden alınmaktadır. Hatta getirilmek istenen özel sözleşmeli personel statüsü ile yüz binlerce taşeron işçisinin halen devam etmekte olan toplu sözleşme süreci ortadan kaldırılmaktadır. Taşeron işçilerinden özel sözleşmeli personel statüsüne geçebilmeleri için mevcut kıdem tazminatı ve diğer işçilik haklarından vazgeçmeleri istenmektedir. Açıkçası, 6552 sayılı kanunla verilen haklar, öngörülen yeni statü ile çalışanların elinden geri alınmaktadır.

Yapılmak istenen düzenleme, işçi sendikalarının örgütlenme özgürlüğüne müdahale niteliğindedir. Bu müdahale sonucunda, Konfederasyonumuz Hak-İş, üyelerinin yarısını (220.000 üyesini) sendikamız Hizmet-İş ise üyelerinin yarıdan fazlasını (100.000 üyesini) kaybetmektedir. Konfederasyonumuz Hak-İş'e bağlı üye sendikalardan 6'sı üyelerinin tamamını ve toplu sözleşme imzalama ehliyetini kaybetmektedir. Sayın Başbakanımız tarafından, 23 Ekim 2015 tarihinde yapılan Hak-İş Genel Kurulunda, yüz binlerce taşeron işçisinin toplu iş sözleşmelerinin imzalanması hususunda yetkililere talimat verilmiştir. Ne yazık ki Sayın Başbakanımızın talimatına rağmen toplu iş sözleşmeleri bugüne kadar imzalanamamıştır. Sendikamız Hizmet İş, taşeron işçilerin toplu iş sözleşmelerinin bir an önce imzalanmasını talep etmektedir. Taşeron işçiler, kadro düzenlemesi ile iş güvencesi ve refah seviyelerinin yükseltilmesini beklemektedirler. Ancak öngörülen düzenleme ile taşeron işçilerin bekledikleri iş güvencesine kavuşmaları ve refah seviyesine ulaşmaları mümkün görülmemektedir.

Hükümetimiz bir yandan 657 sayılı Devlet Memurları Kanununda personel reformu ile çalışanların statülerinde yeknesaklık sağlamaya çalışılırken, aynı kanun çerçevesinde özel sözleşmeli personel statüsü oluşturulmak istenmesi çelişkilidir. Taşeron işçilerin, kıdem tazminatı ve kazanılmış diğer haklarından vazgeçmeleri karşılığında özel sözleşmeli personel statüsüne geçirilmek istenmesi, anayasal güvenceler, ILO normları ve Avrupa Sosyal Şartıyla birebir çatışmaktadır. Kadro çalışmaları sırasında üçlü danışma mekanizması işletilmemiş, çalışanlar, sendika ve konfederasyonlar ile sosyal taraflar sürece dahil edilmemiştir. 63. Hükümet döneminde, 2015 yılında karayollarında çalışan binlerce taşeron işçisi, Karayolları Genel Müdürlüğü'nde sürekli işçi kadrolarına geçirilmişken, bugün yüz binlerce taşeron işçisinin 657 sayılı kanuna tabii özel sözleşmeli personel statüsüne geçirilmek istenmesi ciddi bir çelişkidir. Kamu kurumlarında yıllardır taşeronlar yanında çalışan işçiler, statü değişikliğiyle, işçi olmaktan çıkarılmak istenmektedir. Bunun sonucunda, kamuda taşeronlar yanında çalışan işçilerin, Anayasanın 53. Maddesi ile güvence altına alınan ve 6356 ve 6552 sayılı Kanunlardan doğan serbest toplu pazarlık ve işçi sendikalarına üyelik haklarına son verilmek istenmektedir. Bu yönde yapılacak düzenleme, Anayasanın 53. ve 128. Maddelerine, Avrupa sosyal Şartına, ILO' nun 98 sayılı Sözleşmesine ve 198 sayılı tavsiye kararına uygun olmayacaktır.

Belediyeler ve İl Özel İdareler bünyesinde çalışan taşeron işçilerin durumu yeni düzenleme ile iyileştirilmiş ise de bugüne kadar dile getirdiğimiz taleplerimiz bu düzenleme ile tam olarak karşılanmamıştır.

Sonuç olarak, gerek kamuda çalışan taşeron işçilerinin işçi statüsünde kamu kurumlarında istihdamı, gerekse de 5620 sayılı kanuna tabi işçilerin sorunlarının yukarıda dile getirdiğimiz itiraz ve önerilerimiz doğrultusunda sosyal diyalog çerçevesin de sosyal taraflarla görüşülmesi yoluyla çözüme kavuşturulmasını talep etmekteyiz" diye konuştu. - ADIYAMAN

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Yerel
Kayyum kararının ardından harekete geçen CHP, 414 belediye başkanını Ankara'ya çağırdı

Kayyum kararının ardından harekete geçtiler! 414 belediye başkanına çağrı

Ünlü kebapçı Bedri Usta'nın kardeşi feci şekilde can verdi

Ünlü kebapçı Bedri Usta'nın kardeşi 20. kattan düşerek can verdi

DEM'li eş başkandan Tunceli'de ayaklanma çağrısı: 1938'deki gibi işgal ettiler

DEM'li eş başkandan Tunceli'de ayaklanma çağrısı: 1938'deki gibi işgal ettiler

Görevden uzaklaştırılan başkandan provokatif açıklama

Görevden uzaklaştırılan başkandan provokatif açıklama

title