Güvenç, Kastamonulu Gençleri Ağırladı

Kastamonu Üniversitesi Gençlik ve Kariyer Merkezi Projesi kapsamında Şanlıurfa'ya gelen 13-18 yaş arası gençleri kabul eden Başkan Güvenç, proje gezisi hakkında proje koordinatörü Yrd. Doç. Dr. Adem Yavuz Sönmez'den bilgi aldı.

30 kişilik bir grupla birlikte proje kapsamında Güneydoğu Anadolu illerine yapılan gezi kapsamında ilk olarak Şanlıurfa'ya geldiklerini anlatan Sönmez, gezilerinin Mardin ve Diyarbakır illeriyle devam edeceğini belirtti.

'ŞİMDİKİ GENÇLİĞİMİZ ÇOK ŞANSLI'

Proje kapsamındaki gezileri dolayısıyla dünyanın en eski tarihi kenti olan, barış ve kardeşliğin kenti olan Şanlıurfa'ya gelmelerinden dolayı mutluluğunu ifade eden ve gençlere tavsiyelerde bulunan Başkan Güvenç; "Siz gençleri görünce imreniyorum. Çünkü maalesef bizim dönemimizde ülkemiz fukaraydı, fakirdi ondan dolayı da devlet bu tür sosyal ve kültürel projeler yapamıyordu. Hatta Proje kavramını bile bilmeyerek büyüdük. Gençliğimizde okulda pikniğe gitme şansı bulan insanlar değiliz. Ama hamd olsun artık ülkemiz gelişiyor büyüyor. Bu anlamada da imkânlarımız artarak sosyal devlet gereği sizlere kaynak ayırabiliyoruz. Bunu küçümsemeyin ve Kastamonu ülkemizin tam kuzeyinde tam güneyine bir gezi bu. Birçok yönden faydalı bir proje bölgeyi görmeniz, birbirinizle seyahat etmeniz, birbirinizi yakından tanımanız, birbirinizle görüş alışverişinde bulunmanız çok önemli. Bölgeler arası ilişkilerin gelişmesi anlamında çok önemli. Bu anlamda size güzel bir gezi diliyorum. Urfa çok önemli bir kent. Tabi Urfa dünyadaki en eski kenti. En son verilere ve bulgulara göre Göbeklitepe 11.500 – 12 bin yıllık geçmişe sahip dolayısıyla Şanlıurfa dünyada medeniyetin ilk başladığı yerleşim yerlerinden birisi olarak görünüyor" dedi

'URFA BARIŞ KENTİ'

Şanlıurfa'nın barış ve kardeşlik kenti olduğunu belirten Başkan Güvenç sözlerini şöyle sürdürdü; "Çok önemli bir eser onun dışında Urfa bir barış kenti, bir huzur kenti Urfa öteden beri insanların birbirine hangi dinden olursa, hangi mezhepten olursa, hangi etkin kökenden olursa olsun birbirlerine saygı duyduğu kardeşçe yaşadığı bir kent bu çok önemli. Urfa'da Urfa halkı birbirini sever sayar, huzura önem verir. Birbirinin farklı özelliklerini sorgulamaz. Kardeşçe yaşarlar ve hamd olsun son dönemde de bu özelliklerini daha da pekiştirdiler. Çünkü bizlerde bu barış kentinin bu huzur ortamının devam etmesi için elimizden geleni yapıyoruz. İnsanlarımızla kucaklaşıyoruz, gençliğe önem veriyoruz, dezavantajlı gruplara önem veriyoruz. Çünkü ülkenin geleceğini kurtarmak devletle halkın kaynaşmasını sağlamaktan geçiyor. Bu ülkenin en büyük problemlerinden birisi buydu. Bunu son dönemde son on yılda yaptığımız demokrasi devrimiyle devlet anlayışını değiştirmekle başardık. On iki yıl önce bu ülkede kutsal devlet kavramı vardı. Devlet öncelenmişti. Birey insan, devlet için var anlayışı hâkimdi. Ama bugün sizlerin de kabulü bizlerin de kabulü devlet insan için vardır. Devletlerin itibarı, onuru, şerefi insanlarına verdiği mutluluk oranındadır. Kamu yöneticisinin Belediye Başkanı'nın Vali'nin Bakan'ın Başbakan'ın halkına verdiği refah seviyesiyle orantılıdır. Bu paradigma değişimi kolay olmadı Türkiye'de az çok biliyorsunuz" dedi.

'BU ÜLKE NE ÇEKTİYSE KENDİ İÇ KAVGALARINDAN ÇEKTİ'

Gençlere çok çalışma tavsiyesinde bulunan Başkan Güvenç, kavga yerine müzakere yoluyla anlaşmaları gerektiğini belirterek; "Ama iyi yoldayız. Sizlerden beklentimiz en iyi şekilde okulunuza devam etmeniz, kendinizi geliştirmeniz. Dünya gençleriyle rekabet edecek donanıma sahi olmanız. Demokrasi kültürünü özümsemeniz sorunları kavgayla şiddetle değil müzakereyle barış yoluyla çözmeyi temel ilke edinmelisiniz. Bakın ülkemizde sizin gibi genç çocukları birçok şeye alet ediyorlar. Hâlbuki hepimiz bu ülkenin insanıyız. Hepimiz bu topraklarda doğduk bir çıkar yolumuz birbirimizi sevmek, birbirimize anlayış göstermek, birbirimizi kucaklamak ve çalışmaktan geçiyor. Bu ülke ne çektiyse kendi iç kavgalarından çekti. Enerjimizi pozitif işlere ayırmadık, negatif işlere ayırdık, kavga ettik. Eğitimlerimiz eksik oldu. Ama bu anlamda dediğim gibi sizler pırıl pırıl bu dönemden geçiyorsunuz. Biz sizlere çok inanıyoruz. Geleceğimizin aydınlık olduğunu düşünüyoruz. Allah'ın izniyle sizlerin Türkiye'si daha demokratik, daha barışçıl daha insanların birbirine, dinine, diline daha bağlı olduğu bir gelecek olacak" diyerek sözlerini bitirdi.
(Kaynak: Gazeteipekyol)