Haberler

Gezi Parkı Cezalarına Bursa'dan Tepki: "Asıl Cezalandırılması Gerekenler Polis Şiddetine İzin Verenlerdir"

Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Gezi Parkı davasında verilen cezalar Bursa’da protesto edildi. TMMOB İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Feridun Tetik, "Asıl cezalandırılması gerekenler, Gezi Direnişinde, gencecik çocuklarımızın hayatını kaybetmesine, sakat kalmasına yol açan biber gazı ve fişekleri başta olmak üzere ölümcül polis şiddeti ile karşılık verenlerdir" dedi.

ZEHRA DEĞİRMENCİ- SİBEL KAHRAMAN

Gezi Parkı davasında verilen cezalar Bursa'da protesto edildi. TMMOB İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Feridun Tetik, "Asıl cezalandırılması gerekenler, Gezi Direnişinde, gencecik çocuklarımızın hayatını kaybetmesine, sakat kalmasına yol açan biber gazı ve fişekleri başta olmak üzere ölümcül polis şiddeti ile karşılık verenlerdir" dedi.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi dün Gezi Parkı Ana Davası'nda; Osman Kavala'ya ağırlaştırılmış müebbet; Ayşe Mücella Yapıcı, Tayfun Kahraman, Mine Özerden, Çiğdem Mater Utku, Yiğit Ali Ekmekçi, Ali Hakan Altınay, Şerafettin Can Atalay'a da 18'er yıl hapis cezası verdi.

Bu mahkumiyet kararı Bursa'da protesto edildi. KESK, DİSK, TMMOB, Bursa Tabip Odası, Bursa Barosu, TÜMTİS öncülüğünde Orhangazi Parkı'nda dün bir araya gelen yurttaşlar, verilen kararın hukuksuz olduğunu belirterek eylem yaptı.

"ADALET BİR KEZ DAHA KATLEDİLDİ"

TMMOB İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Feridun Tetik, çıkan mahkeme kararıyla birlikte adaletin bir kez daha katledildiğini, ülke tarihine ise bir kez daha leke eklendiğini söyledi.

Bu kararla birlikte toplumsal muhalefetin en temel hak ve taleplerinin suç unsuru gibi gösterildiğini ve barışçıl direnişin çarptırılarak karalanmak istendiğini anlatan Tetik şunları söyledi:

"Uzun tutukluluk ve hapis cezalarını bu kadar kolay vermenin, iddianamelere yazmanın; ülkemizde çıkacak her itiraza, işini ekmeğini talep eden işçilere, tarlasını terk etmek zorunda bırakılan köylülere, erkek cinayetlerine kurban olmayacağız diyen kadınlara, demokratik özerk üniversite talebini dillendiren gençlere, adalet için yollara düşen hukukçulara, pandemi koşullarında sağlıklarını hiçe sayarak topluma siper olan sağlık çalışanlarına, biz de varız diyen LGBTİ+'lara, hizmet veremeyen esnafa, geçinemiyoruz ve barınamıyoruz diyen yoksullara ve GEZİ özelinden kent ve doğa yağmasına karşı çıkan mühendislere, mimarlara, şehir plancılarına ve 'Taksim Dayanışması' ile beraber bu itirazı büyüten bizler, demokratik bir ülkede yapılması gereken itiraz ve sorgulama hakkını kullanan tüm kurum ve kişilere verilmek istenen gözdağı olduğunu biliyor ve görüyoruz."

Verilen cezaların, seçim hesapları üzerinden Türkiye'yi ve yurttaşları kutuplaştırma siyasetinin bir parçası olduğunu söyleyen Tetik, mevcut yasaların uluslararası hukuk normları ile hukukun üstünlüğü ve evrensel ilkeler üzerinden işlenmesi gerektiğini vurguladı.

"TÜRKİYE TARİHİNİN EN DEMOKRATİK VE BARIŞÇIL EYLEMİ GEZİ'DİR"

Gezi Parkı eylemlerinin Türkiye tarihinin en barışçıl ve demokratik eylemler olduğunu ifade eden Tetik, "Asıl cezalandırılması gerekenler, Gezi Direnişinde, gencecik çocuklarımızın hayatını kaybetmesine, sakat kalmasına yol açan biber gazı ve fişekleri başta olmak üzere ölümcül polis şiddeti ile karşılık verenlerdir" diye konuştu.

"DEMOKRATİK BİR ÜLKE MÜCADELESİNDEN VAZGEÇMEYECEĞİZ"

Emek ve meslek odaları olarak bu hukuksuzluğu reddettiklerini söyleyen Tetik sözlerini şöyle sürdürdü:

"Başta Gezi Parkı olmak üzere ülkemizin yeşiline, doğasına, doğal varlıklarına sahip çıkacak demokratik bir ülke mücadelesinden vazgeçmeyeceğiz.Arkadaşlarımızı, meslektaşlarımızı yalnız bırakmayacağız! Bu ülke tarihinde bir onur sayfası olarak yer alan Gezi Direnişi'ni, bu ülkenin geleceğine sahip çıkan demokrasi ve özgürlük çığlığını karalama çabasından artık vazgeçin! Tüm kamuoyu çok iyi biliyor ki; Gezi hakkındaki karar dünkü mahkemede değil, çok daha önce iktidar tarafından siyasi olarak verilmiştir. Gezi hepimize baskılar, zorluklar karşısında dayanışmanın, birbirimize kenetlenmenin, omuz omuza vermenin gücünü göstermiştir. Gün Gezi'nin değerlerine daha sıkı sarılmanın günüdür. Gün Gezi'de kaybettiğimiz canlarımızın, gençlerimizin anısına sahip çıkma günüdür. Gün ülkede egemen hale getirilmeye çalışılan hukuksuzluğa, zorbalığa karşı 1 Mayıs'ta alanları doldurma günüdür. Bu ülkenin eşitlik, özgürlük ve adalet umudunu kirletmenize asla izin vermeyeceğiz."

Gezi Parkı Cezalarına Bursa'dan Tepki:
Kaynak: ANKA / Yerel
Kayyum kararının ardından harekete geçen CHP, 414 belediye başkanını Ankara'ya çağırdı

Kayyum kararının ardından harekete geçtiler! 414 belediye başkanına çağrı

Ünlü kebapçı Bedri Usta'nın kardeşi feci şekilde can verdi

Ünlü kebapçı Bedri Usta'nın kardeşi 20. kattan düşerek can verdi

DEM'li eş başkandan Tunceli'de ayaklanma çağrısı: 1938'deki gibi işgal ettiler

DEM'li eş başkandan Tunceli'de ayaklanma çağrısı: 1938'deki gibi işgal ettiler

Görevden uzaklaştırılan başkandan provokatif açıklama

Görevden uzaklaştırılan başkandan provokatif açıklama

title