Gaziantep'teki Silah Kaçakçılığı Davası

Yargıtay, Gaziantep'te silah ticaret yapmak suçundan yargılanan 6 sanığa verilen 8'er yıl hapis cezası kararını bozdu.

Gaziantep'te silah ticareti yapmak suçundan yargılanan 6 sanığa verilen 8'er yıl hapis cezası kararı, Yargıtay 8'inci Ceza Dairesi tarafından içeriği maddi bulgularla desteklenmeyen telefon görüşmelerine dayalı iletişim kayıtları dışında cezalandırılmalarına yeter, kesin ve inandırıcı delil kabul edilemediği gerekçesiyle bozuldu.

Gaziantep polisi, 2007'de silah kaçakçılığı iddiasıyla Mehmet Eroğlu, Yaşar Ağaç, Cuma Ağaç, Mehmet Bozkurt, Faruk Bozfırat ve Hüseyin Kara hakkında mahkemeden teknik takip izni alarak bu kişilerin telefonunu bir süre dinlemeye almış, teknik takip sonunda düzenlenen operasyonda Hüseyin Kara'nın evinde 2 tabanca, Mehmet Eroğlu'nun iş yerinde 340, Mehmet Bozkurt'un iş yerinde ise 75 mermi ele geçirilmişti.

Tutuklanan zanlılar hakkında cumhuriyet savcılığı, "Teşekkül halinde silah kaçakçılığı" iddiasıyla dava açtı.

Gaziantep 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada zanlılar birbirlerini tanıyıp telefon görüşmesi yaptıklarını ancak toplu silah kaçakçılığıyla ilgilerinin olmadığını ifade etti. Mahkeme, 2 yıl süren yargılama sonunda sanıklar hakkında 8'şer yıl hapis cezası verdi. Sanık avukatı Sermet Atay, kararı temyize götürdü.

Yargıtay 8'inci Ceza Dairesi, 22 Ocak 2009'da kararı bozarak yerel mahkemeye iade etti. Yargıtay 8'inci Ceza Dairesi'nin kararında, ev ve iş yerlerinde tabanca ve mermi ele geçirilen Mehmet Bozkurt, Hüseyin Kara ve Mehmet Eroğlu'nun topluluk oluşturacak boyutta ortaklık ve birlikteliğin bulunduğuna dair iletişim tutanakları dışında delil bulunmadığı, sanıklardan ele geçirilen suça konu silah ve mermilerin kişisel ihtiyaçları için bulundurduklarına ilişkin savunmalarının aksine satmak amacıyla edindikleri veya bu amaçla bulundurduklarına ilişkin mahkumiyetlerine yeterli kesin ve inandırıcı kanıt bulunamadığına dikkati çekildi.

Kararda, Hüseyin Kara'nın evinde ele geçirilen silah sayısına göre alt sınırdan uzaklaştırılarak 6136 sayılı yasayla cezalandırılmaları gerektiği kaydedildi.

Aynı davadan yargılanan sanıklardan Cuma Ağaç, Yaşar Ağaç ve Faruk Bozfırat'ın ise isnat edilen suçu işlediklerine dair savunmalarının aksine

"İçeriği maddi bulgularla desteklenmeyen telefon görüşmelerine dayalı iletişim kayıtları dışında cezalandırılmalarına yeter, kesin ve inandırıcı delil edilemediği, sanıkların üzerlerinde ev ve işyerlerinde yapılan aramalarda herhangi bir suç unsuruna rastlanmadığı belirtilerek beraat kararı verilmesi gerekir" hükmüne yer verildi.

Yerel mahkemenin ilk kararında direnmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay Ceza Genel Kurulu, yerel mahkemenin kararını bozarak dosyayı tekrar Gaziantep 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderdi.

Yerel mahkeme, 2 yıl tutuklu kalan Cuma Ağaç, Yaşar Ağaç ve Faruk Bozfırat hakkında beraat kararı verirken, 3 sanık hakkında ise silah bulundurmak suçundan 2 yıl ile 10 ay arasında verilen hapis cezası da ertelendi.

Mahkeme, beraat eden 3 kişinin devletten maddi ve manevi tazminat hakkı talebi yolunun açık olduğunu vurguladı.

-Tazminat davası açacağız-

Zanlılardan Faruk Bozfırat'ın savunmasını yaparak kararları temyiz eden avukat Sermet Atay, Yargıtay'ın bu kararının yalnız telefon görüşmeleri nedeniyle yargılanan, hüküm giyen binlerce insan için bir emsal olabileceğini söyledi.

Atay, Yargıtay'ın kararıyla insanların telefonlarının dinlenerek konuştuklarını delil kabul edip cezalandırmanın yanlış olduğu yolunda son noktayı koyduğunu ifade etti.

Atay, "Müvekkilim telefon görüşme kaydı nedeniyle 2 yıl cezaevinde haksız yere kaldı. Bu haksız ceza nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası açacağız" dedi.

- GAZİANTEP