Fethiye, Ressam Şükran Teyze'sini Unutmadı
Fethiye'nin ressam teyzesi Merhum Şükran Akannaç doğum günü olan 28 Şubat akşamı Fethiye Belediyesi Kültür Merkezinde düzenlenen program ile anıldı.
Geçtiğimiz yıl kaybettiğimiz Fethiye'nin ressam teyzesi Merhum Şükran Akannaç doğum günü olan 28 Şubat akşamı Fethiye Belediyesi Kültür Merkezinde düzenlenen program ile anıldı.
Fethiye Belediyesi Kültür Merkezinin 11. kuruluş yılı etkinlikleri kapsamında düzenlenen anma programında, Fethiye'nin Ressam Teyzesi Merhum Şükran Akannaç'ı sevenleri ve arkadaşları yalnız bırakmadılar. Fethiye'nin Ressam teyzesi Merhum Şükran Akannaç için düzenlenen anma etkinliğinde kendi yazdığı dizelerinden bestelenen ve Tanju Okan'ın "Hasret" şarkısı çalındı. Merhum Şükran Akannaç'ın dostları ve sevenleri ile çekilmiş fotoğrafları sine-vizyon eşliğinde gösterildi. Anma etkinliğinde; Fetav Müdürü Dilek Dinçer, Fetav Kültür Komisyonu Başkanı Ünal Şöhret Dirlik, Fethiye Evi Gönüllüleri kurucusu ve başkanı Nesrin Saatcı, Şükran Akannaç'ın kardeşi Atilla Arlıel, Fethiye Huzur Evi Müdürü Adem Güngör ile Merhum Şükran Akannaç'ın yakın dostları ve arkadaşları sırayla kürsüye çıkarak duygularını paylaştılar. Dilek Dinçer konuşmasında duygularını paylaşarak; Şükran Akannaç'ın kendi yazmış olduğu hayat öyküsünü okudu. Fetav Kültür Komisyonu Başkanı Ünal Şöhret Dirlik ile Fethiye Evi Gönüllüleri başkanı Nesrin Saatcı ve Fethiye Huzur Evi Müdürü Adem Güngör konuşmalarında; Şükran Akannaç ile ilgili anılarını ve duygularını paylaştılar. Şükran Akannaç'ın kardeşi Atilla Arlıel'de; Tanju Okan'ı meşhur eden şarkılardan birisi olan "Hasret" şarkısını Şükran Akannaç'ın nasıl yazdığını anlattı.
Zaman zaman gözyaşlarının önlenemediği etkinlikte; Şükran Akannaç'ın şiirlerinin ve sevenlerinin duygularının yazıldığı "Şükran Teyze" isimli kitap davetlilere dağıtıldı. Kitabın önsözünde ise duygularını anlatan Fethiye Belediye Başkanı Behçet Saatcı şu ifadeleri kullandı; "1998 yılında varlığından habersiz olduğumuz; babamın amca kızının Fethiye'ye geldiğini duyduk. Ayak üstü bir görüşmemiz oldu. Daha sonra Bursa'daki evini ziyarete gidince farklı bir kimlikle karşılaştığımı anladım. O küçük evin içinde dünyayı barındırıyordu. Her köşesi özenle dekore edilmiş bu evin sahibi; biz Saatcı'ların karakter abidesi olacak, Şükran hanım teyzemiz idi. Karagözler'deki ve Foça'daki evleri aynı mistik havayı gelenlere sunuyordu. Kendi tercihi ile gittiği huzur evini bir atölyeye çevirdi. Şehrimizin cadde ve sokaklarında, belediye binamızda hep onun imzaları var. O; bizlere duruşu, Eyvallahsızlığı, kararlılığı, efendiliği, zarafeti gösterdi. İnsanın her yaşta üretebileceğini topluma öğretti. O zarif insanla aynı kanı taşımaktan gurur duyuyorum. Ruhun şad olsun Şükran Teyzem" - MUĞLA