Esiad Emd Ekonomik Değerlendirme Toplantısı
ESİAD Yönetim Kurulu Başkanı Akgerman: "Faiz lobisi gibi teşhislerin, bizi de etkileyen dünya çapındaki sermaye hareketleri içinde anlamı olmadığını düşünüyorum" "Ülkemizde, istikrarlı bir ekonomik sürecin sonunda gelen not artırımları, yabancı yatırımcıyı cezbetmek için daha olumlu bir ortam oluşturmuş bulunuyor. Başlayan ters rüzgarlara rağmen, bu ortamı en azından korumalı, mümkün olduğunca geliştirmeye çalışmalıyız"
Ege Sanayicileri ve İşadamları Derneği (ESİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Akgerman, "faiz lobisi" gibi teşhislerin dünya çapındaki sermaye hareketleri içinde anlamı olmadığını belirterek, ısınan ekonomik ortamda ekonomi yönetiminin çok daha dikkatli olmasını dilediklerini söyledi.
ESİAD tarafından Ekonomi Muhabirleri Derneği (EMD) İzmir Şubesi işbirliğiyle Çeşme Boyalık Oteli'nde, Ekonomi Yazarı Ege Cansen'in konuşmacı olarak katıldığı "ekonomik değerlendirme" toplantısı düzenlendi.
Toplantının açılışında konuşan Akgerman, dünya ve Türkiye'de son dönemde yaşananların yeniden ekonomik belirsizlik ve tedirginlik ortamına girilmesine neden olduğunu, ABD'deki faiz artışı beklentisi ve Avrupa'daki Avro krizi maliyetlerinin henüz kestirilemediğini belirtti.
"Altın ve emtia fiyatlarındaki oynaklık, Çin'deki ekonomik yavaşlama ve nihayetinde gelişmekte olan ülkelerden para kaçışı gibi faktörler, ekonomi yönetimlerine ter döktürmeye başlamış görünüyor" diyen Akgerman, konuşmasını şöyle davam ettirdi:
"Eğer bu gelişmeler sermaye hareketlerinin orta vadede kalıcı olarak yön değiştirmesi anlamına geliyorsa, potansiyel krizi bu defa teğet geçirmekte zorlanabiliriz. Bizde, riski arttıran olumsuz yönde ayrıştırıcı faktörler maalesef bu defa da var. Cari açıktaki yükselme eğilimi, Arap ülkelerindeki gelişmeler, Gezi olayları sonrasındaki gergin iç siyasi ortam, ihracatımızdaki yavaşlama belirtileri ve son günlerde sermaye - para hareketlerini gözetim altına alma durumları var. Bunlar olası bir krizin bizde daha ağır geçmesinin yolunu açabilir. Ekonomi yönetiminin bu nedenle çok dikkatli olmasını diliyoruz. Faiz lobisi gibi teşhislerin, bizi de etkileyen dünya çapındaki sermaye hareketleri içinde anlamı olmadığını düşünüyorum. Ülkemizde, istikrarlı bir ekonomik sürecin sonunda gelen not artırımları, yabancı yatırımcıyı cezbetmek için daha olumlu bir ortam oluşturmuş bulunuyor. Başlayan ters rüzgarlara rağmen, bu ortamı en azından korumalı, mümkün olduğunca geliştirmeye çalışmalıyız."
EMD İzmir Şubesi Başkanı Tolga Albay ise IMF'ye borcunu sıfırlayan, sıfır faizi konuşan, devasa projeleri açıklan Türkiye'de son günlerde, 10 yıl öncesinin döviz-devalüasyon-enflasyon-faiz-cari açık sarmalından, sıcak para çıkışı söylentilerinden bahsedildiğini, durumun "teğet mi geçecek" tartışmalarını gündeme getirdiğini ifade etti.
Ekonomi Yazarı Ege Cansen de konuşmasında, Türkiye'nin son 10 yılını değerlendirerek gelecek tahminlerini aktardı. Cansen, milli gelirin yüzde 4,7 gerilediği bir ortamda teğet geçmekten bahsedilemeyeceğini ifade etti.
Merkez Bankası'nın piyasaya dövizle müdahalesinin istenen sonucu vermediğini, bunun faiz silahının çekilememesinden kaynaklandığını anlatan Cansen, enflasyon, cari açık ve büyüme için öngörülen "5-5-5 büyüme modeli"nin gerçekçi olmadığını, bunlardan bir tanesinin mutlaka patlayacağını, diğerlerini de patlatacağını öne sürdü. - İzmir