Haberler

Emekli Albay Temizöz'ün Yargılanması

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Eski Kayseri Jandarma Alay Komutanı emekli Albay Cemal Temizöz ve eski Cizre Belediye Başkanı Kamil Atağ'ın da arasında bulunduğu 5'i tutuklu 7 sanığın yargılanmasına devam edildi.

Eski Kayseri Jandarma Alay Komutanı emekli Albay Cemal Temizöz ve eski Cizre Belediye Başkanı Kamil Atağ'ın da arasında bulunduğu 5'i tutuklu 7 sanığın yargılanmasına devam edildi. Mahkeme, tutuklu sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verdi.

Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada, tutuklu sanıklar emekli Albay Cemal Temizöz, Kamil Atağ, Hıdır Altuğ, Fırat Altın ve Adem Yakin ile tutuksuz yargılanan Tamer Atağ hazır bulundu. Tutuksuz yargılanan Kukel Atağ ise duruşmaya katılmadı.

Duruşmada, 1994 yılında Abdulaziz Gasyak, Ömer Candoruk, Süleyman Gasyak ve Yahya Akman'ın öldürülmesi olayına ilişkin Agit Malgaz tanık olarak dinlendi.

Tercüman aracılığıyla ifadesi alınan Malgaz, olay günü Silopi'den Cizre'ye yolcu minibüsü ile geldiği sırada, kontrol için durduruldukları karakol önünde söz konusu 4 kişinin apar topar araçlara bindirildiğini gördüğünü belirtti.

Sanıklardan Fırat Altın ve Adem Yakin'in de orada olduğunu ifade eden tanık Malgaz, şunları söyledi:

"Silopi'den Cizre'ye gelirken, aracımız Botaş Karakolu olarak bilinen karakolda durduruldu. Kimlik ve üst araması yapıldı. Önümüzde maktullere ait araç ile birlikte 3 tane daha otomobil bekliyordu. 2'si, arkasında anteni bulunan beyaz renkli istihbaratçılara ait araç, diğeri ise Cizre'de taksicilik yapan Ömer Candoruk'a aitti. Aramayı yapanların tamamı sivil kıyafetliydi. Aralarında Fırat Altın ve 'Bedran' olarak tanınan Adem Yakin'i gördüm. Abdulhakim Güven olarak bilinen Fırat Altın'ın üzerinde çelik yelek ve boynunda poşu vardı. Sakallıydı, kot pantolon giymişti. Bizimle ilgili kontrol devam ettiği sırada Ömer Candoruk, mahalleden komşum olan Abdulaziz Gaysak, Süleyman Gaysak ve henüz çocuk yaşta olan Yahya Akman'ı apar topar araçlara bindirdiler. Daha sonra her iki istihbarata ait araç Ömer'in aracını aralarına alarak Cizre'ye doğru hareket etti. 5-6 dakika sonra bizimle ilgili arama bitti ve biz de aynı yöne doğru yola çıktık. Yolda bu araçlara yetiştik. Araçtan dışarı bir şeyin atıldığını gördüm. Gidip baktığımda Ömer'e ait ehliyetti. Araca tekrar bindiğimde bu 3 aracın Bozan köyüne doğru gittiğini gördüm. Biz Cizre'ye doğru yolumuza devam ettik."

Gördüklerini Abdulaziz Gaysak'ın eşine anlattığını kaydeden tanık Malgaz,

"Sabah Ömer Candoruk'un ehliyetini de abisi Salih Candoruk'a teslim ederek olayı anlattım. Olaydan 3 gün sonra öldürüldüklerini duyduk. Cenazeleri Cizre'ye getirildi. Hastaneye yanaşamıyorduk. Orada ne hakim ne savcı vardı. Tamamı istihbaratçıydı. Çok korkuyorduk" dedi.

Mahkeme heyeti, tanık Malgaz'a, sanıklardan Fırat Altın'ın nüfus cüzdanındaki fotoğrafını göstererek, "O tarihte gördüğün kişi bu muydu-" diye sordu. Tanık Malgaz, "Bu fotoğraftaki kişinin olup olmadığı konusunda emin değilim" cevabını verdi.

Duruşmada, müdahil avukatlar, tanığın Kürtçe beyanlarının tercüman tarafından eksik aktarıldığını ileri sürdü. Avukatlar, ifade işleminde usul hatası yapıldığını iddia etti. Bu arada Mahkeme Başkanı, avukatların söz almadan konuşmalarına tepki göstererek, "Bu şekilde duruşmanın düzenini bozuyorsunuz" diye uyarıda bulundu.

-"Oğlumu neden öldürdünüz-"-

Duruşmada, söz konusu olayda ölen Yahya Akman'ın annesi Bedriye Akman da müdafi olarak söz aldı. Anne Akman, sanıklardan Fırat Altın ve Adem Yakin'e "5 kızım, tek oğlum vardı. Henüz 14 yaşındaydı. Ne evlenmişti ne askerliğini yapmıştı. Onu yokluk içinde büyüttüm. Evin tek erkeğinin yolunu yıllarca gözledik. Suçu neydi onu kurşuna dizdiniz. Oğlumu neden öldürdünüz" diye bağırdı.

Bunun üzerine söz alan sanık Yakin, "Söylenenler doğru değildir" dedi.

Tanık olarak dinlenen Emine Tadikli de olayın yaşandığı dönemde tarlada çalıştığı esnada araçların geldiğini gördüğünü belirterek, "Gelenlerin kim olduğunu görmedim. Bir süre sonra silah sesleri gelmeye başladı. 4 kişinin öldürüldüğünü gördük. Korkudan oradan uzaklaştık" diye konuştu.

Mahkeme heyeti, Mustafa Aydın'ın öldürülmesi olayıyla ilgili olarak daha önce mahkemede tanık olarak dinlenen Arafat Aydın'ın ifadesinde adı geçen dönemin karakol komutanı Hakan Kültür'ü tanık olarak dinledi.

Kültür, Mustafa Aydın'ın öldürülmesi olayını hatırlamadığını ifade etti. Mahkeme heyeti, bunun üzerine tanık Kültür ile Arafat Aydın'ı yüzleştirdi. Aydın, sanıklardan Fırat Altın ve Adem Yakin'in söz konusu tarihte kendisine işkence yaptıklarını, o dönemde üsteğmen olan Kültür'ün de yaralarını pansuman ettiğini anlattı. Aydın, öldürülen Mustafa Aydın'ın cenazesini de köye götürdüğünü ileri sürdü. Tanık Kültür, iddiaları reddetti.

Duruşmada, Yusuf Arslan ve Abdullah Bilgiç de tanık olarak dinlendi.

Sanıklardan Cemal Temizöz, söz alarak, kendilerini gözleri bağlı gladyatörlere benzetti, her gün üzerlerine farklı suçlar eklendiğini ileri sürdü.

Sanık Temizöz, terör örgütüyle ilgili yazdığı kitabı da mahkeme başkanına vererek, "Bunu okuduğunuzda yaşananları daha iyi anlarsınız. O dönemi bizlere sorun. Burada eli kolu bağlı olmama rağmen, mahkemenin ulaşamadığı bazı belgelere ulaşıyorum. Bu belgeleri de mahkemeye sunuyorum" dedi.

Temizöz, 7-16 Şubat 1994 tarihleri arasında "TMR Görevbaşı Eğitim ve Tetkik Görevi" kapsamında yurt dışında bulunduğuna dair bazı fotoğrafları mahkeme heyetine gösterdi. Sanık Temizöz, söz konusu görev için Merkez Bankası'ndan alınan makbuzu da heyete sundu.

Sanık Yakin de yargının kimsenin arka bahçesi olmaması gerektiğini savunarak, "Bizi bitiren terör örgütü değil, bu ülkenin yasaları oldu" diye konuştu.

Sanık Kamil Atağ ise büyük bir haksızlığa maruz kaldıklarını ileri sürdü.

Mahkeme heyeti, sanıklar ve avukatlarının tahliyeye ilişkin taleplerinin ardından duruşmaya ara verdi.

Heyet, sanık Temizöz'ün mahkemeye sunduğu Merkez Bankası'ndan alındığı ifade edilen makbuzun aslının istenilmesine karar verdi.

Tutuklu 5 sanığın tutukluluk halinin devamına karar veren mahkeme heyeti, duruşmayı erteledi.

-İddianame-

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan 104 sayfalık iddianamede, sanıkların TCK'nın "adam öldürmek", "cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak" ve "adam öldürmeye azmettirmek" suçlarından cezalandırılmaları isteniyor.

Sanıklardan Cemal Temizöz'ün 9, Kamil Atağ'ın 7, Tamer Atağ'ın 2, Adem Yakin'in 7, Hıdır Altuğ'un 3, Fırat Altın'ın 6, Kukel Atağ'ın ise 1 kez ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmaları talep ediliyor.

Sanık Temizöz'ün 1993'te Cizre'de "terörle mücadele ediliyor" görüntüsü altında "korucu, itirafçı ve uzman çavuşlardan bir grup oluşturduğu, grubun süreç içinde asli görevinden ayrılarak, terör örgütü PKK'ya yardım ettiğinin değerlendirildiği ya da özel sebeplerden dolayı gözaltına aldıkları kişileri sorguladığı" ileri sürülen iddianamede, grubun sorgulanan bu kişilerden bir kısmını öldürdüğü öne sürülüyor.

Muhabir: Aziz Aslan / İbrahim Yakut

Yayıncı: İbrahim Uyar - DİYARBAKIR

Kaynak: AA / Yerel
Kayyum kararının ardından harekete geçen CHP, 414 belediye başkanını Ankara'ya çağırdı

Kayyum kararının ardından harekete geçtiler! 414 belediye başkanına çağrı

Ünlü kebapçı Bedri Usta'nın kardeşi feci şekilde can verdi

Ünlü kebapçı Bedri Usta'nın kardeşi 20. kattan düşerek can verdi

DEM'li eş başkandan Tunceli'de ayaklanma çağrısı: 1938'deki gibi işgal ettiler

DEM'li eş başkandan Tunceli'de ayaklanma çağrısı: 1938'deki gibi işgal ettiler

Görevden uzaklaştırılan başkandan provokatif açıklama

Görevden uzaklaştırılan başkandan provokatif açıklama

title