Elde Makas ve Usturayla Geçen 46 Yıl

VEDAT YÜCEBAŞ - Bursa'da yaşayan ve berberliğe babasının yanında 1968 yılında başlayan Hasan Sami Koşan (68), yaklaşık yarım asırdır ellerinden makas ve usturayı bırakmadı. Tarihi bir semtteki babasından kalma dükkanında mesleğini sürdüren Koşan, hala merhum babasının müşterilerini tıraş ediyor.

Koşan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, babasının tarihi Tahtakale semtinde 1955'te açtığı berber dükkanını işlettiğini ancak artık emekli olmaya hazırlandığını söyledi.

Mesleğine, ilkokula giderken babasının yanında başladığını belirten Koşan, çok sevdiği için bu yaşına kadar berberliğe devam ettiğini anlattı.

Özellikle çevresindeki yaşıtları ve kendisinden yaşça büyük kişilere hizmet verdiğini dile getiren Koşan, "Rahmetli babamın müşterileri de bana geliyor ama artık aşağı yukarı sona geldik" dedi.

Berberliğin sanıldığı gibi kolay bir meslek olmadığını, kendisine özgü zorlukları bulunduğunu ifade eden Koşan, gelişen teknolojiyle bu işin kolaylaştığını ancak aynı zamanda zanaatın geriye gittiğini vurguladı.

Koşan, eski dönemlerde berberlerin her ay bulaşıcı bir hastalığının olup olmadığının kontrolü için doktora gittiğini, belediye hekimlerinin de belli aralıklarla iş yerlerinde denetimler yaptığını anımsattı.

Önceki yıllarda berberlerin fiyat listesi bulunmadığını, müşterilerinin, emeklerinin karşılığını bilip buna göre ödeme yaptığını söyleyen Koşan, şöyle konuştu:

"Şimdiki usturalar büyük kolaylık ama müşteriyi rahatsız ediyor. Jilet çok ince, ustura gibi değil. Hatta tıraştan daha fazla kazanmak için ucuz jilet bile kullanıyorlar. Eskiden her müşterinin özel usturası vardı. Kullanacağı demirbaşı, havlusu, peçetesi, makası, tarağı hep ayrıydı. Havlu yasaktı. Tıraşlarda beyaz patiska veya peçete kullanılırdı. Eskiden hijyen kurallarına daha çok uyulurdu. Eski çırak ve kalfalar kalmadı. Gençler, mesleği çok iyi öğrenmekten çok bir an önce para kazanmayı düşünüyor."

- "Araba yıkayan da kafa yıkayan da kuaför"

Hasan Sami Koşan'ın babasıyla çalışan ve mesleği birkaç yıl önce bırakan Mustafa Gülen ise berberlerin, kendilerini "kuaför" olarak tanıtmasına anlam veremediğini bildirdi.

"Araba yıkayan da kafa yıkayan da kuaför" diyen Gülen, bu işin sadece saç-sakal kesimi olmadığını dile getirerek, "Bir kere berber, cildin ne olduğunu bilecek. Bu, sağlık açısından da meslek açısından da çok önemli" ifadesini kullandı. - Bursa