Eğitim Sen Sinop Şube Başkanı: Asgari Ücret Yeterli Değil
Eğitim Sen Sinop Şube Başkanı Musa Uzun, asgari ücretin yeterli olmadığını ve insanların geçimlerini sürdürebilecekleri bir düzeyde olması gerektiğini belirtti.
MUSTAFA USTA
Eğitim Sen Sinop Şube Başkanı Musa Uzun, "Şu anda İstanbul'da yeni göreve başlayan bir öğretmen 23 bin lira maaş alıyor olsa sadece aldığı para ev kirasına yetmiyor. Diğer ihtiyaçları ise cabası. Asgari ücret şu kadar olmalıdan ziyade insanların geçinebileceği, günlük hayatlarını sürdürebilecekleri, beslenme ihtiyaçlarını karşılayabilecekleri bir düzeyde olmalı" dedi.
Eğitim Sen Sinop Şube Başkanı Musa Uzun, yeni asgari ücretle ilgili açıklama yaptı. Uzun, şunları söyledi:
"ASGARİ ÜCRET MUTFAK HARCAMALARINA BİLE YETERLİ BİR ÜCRET DEĞİL"
"Şu anda asgari ücretin yeterli olmadığı şuradan belli; açlık sınırı 18 bin liranın üzerinde olduğuna göre, 17 bin lirada açlık sınırının altında kalıyor. Asgari ücret mutfak harcamalarına bile yeterli bir ücret değil. Bu şu anda da bu şekilde yeterli değil. 1 ay sonra bu maaşlar alınacağına göre 1 ay içinde insanların alım güçleri daha da aşağı düşecektir. Onun için şu an için bile yeterli değil. Sinop bazında ev kiralarına baktığımız zaman insanlar yeni asgari ücretle bile geçinemezler. En kötü evler 10 bin lira ve üzeri. 20 bin bile diyenler var. Bu kirayı verdikten sonra bunun yanında kış sezonu da geldi. En kötü ihtimalle doğal gaz da 2 bin liraya kadar yükselecek. Bunun elektriği var, suyu var. Bir de çocuk varsa hep Allah'a kaldı işleri. Türkiye geneli içinde bu geçerli. Çeşitli illerden arkadaşlarımız var. Onlar da ev kiralarının Sinop'tan aşağı olmadığını söylüyor. Bu sene devlet memurları ev kirasından kurtulmak için Anadolu'ya göç ediyor. Şu anda İstanbul'da yeni göreve başlayan bir öğretmen 23 bin lira maaş alıyor olsa sadece aldığı para ev kirasına yetmiyor. Diğer ihtiyaçları ise cabası. Asgari ücret şu kadar olmalıdan ziyade insanların geçinebileceği, günlük hayatlarını sürdürebilecekleri, beslenme ihtiyaçlarını karşılayabilecekleri bir düzeyde olmalı. Şu anda bu şartlarda 30 bin lirada yapsalar asgari ücreti, 15 gün sonra bu enflasyonda eridiği için bir anlamı da kalmıyor. Onun için insanlara yetebileceği kadar açık sınırının üzerinde, yoksulluk sınırına yakın olmalı insanların gelirleri.
"TÜİK'İN RAKAMLARININ GERÇEKÇİ OLMADIĞI KESİN"
Bizim dememizle olmuyor. Kanunlar belirli. Enflasyon farkı artı 2024 yılı ilk 6 aylık olan toplu sözleşme ücret zammıyla birlikte olacak. Geçmiş yıllarda refah payı diye bir pay vardı. Onu da kaldırdılar. Şu anda TÜİK'in verdiği enflasyon oranına göre zam alabiliyoruz. TÜİK, son ayda enflasyonu nasıl düşürürüz çabası içinde. Türkiye şartlarındaki normal enflasyon oranını da verseler razıyız ama TÜİK'in enflasyonu çok aşağıda çıktığı için enflasyon oranında da zam alamamış oluyor memurlar. TÜİK'in rakamlarının gerçekçi olmadığı kesin çünkü her açıkladıklarında sokakta, kırtasiyede, manavda, bakkalda tüm fiyatlar onların söylediklerinin 3 katı. Nasıl hesaplıyorlar onları da bilmiyoruz. Hesaplanan kalemlerdeki çoğu şeyler hiç bizim hayatımızda yeri yok. Bizim gibi dar gelirlilerde en büyük etken ev kirası, gıda ve eğitim. Bunlarda artışın önüne geçemedikleri müddetçe enflasyon durmuş sayılmaz bizim için."