"Dünya İnsanı Nasıl Selamlaşıyor-"

Hadi Şengül - Sedat Gök - Kütahya'da bir okulun öğrencileri, "Değerler Eğitimi" projesi kapsamında dünyadaki çeşitli milletlerin selamlaşma yöntemlerini araştırdı. Omuza veya başa sertçe yumruk atma, elindeki mızrağı yere vurma, tokalaşırken elleri hafifçe sallama gibi örnekler belirleyen öğrenciler, okulda sevgi ve saygının güçlendirilmesi amacıyla başlatılan "selamlaşma" kampanyasına da katıldı.

Fatih Ortaokulu'nda, idareciler ve öğretmenler gözetiminde başlatılan

"Değerler Eğitimi" projesiyle öğretmenler ve öğrenciler arasında sevgi ve saygının güçlendirilmesi için selamlaşma teması ön plana çıkarıldı.

"Dünya insanı nasıl selamlaşıyor-" düşüncesiyle hareket eden öğrenciler, bazı yabancı ülkelerin büyükelçilik ve konsolosluklarıyla irtibat kurarak, o ülkelerdeki selamlaşma, sevgi ve saygı belirtme yöntemleriyle ilgili materyaller edindi.

-Ölüm döşeğinde bile olsa "İyiyim" diyorlar-

Öğrencilerden biri, Osmanlı Devleti döneminde insanların birbirlerine karşı çok samimi olduğunu, sokakta karşılaşınca mutlaka birbirlerine selam verdiklerini ve selam vermeyenin ayıplanıp yadırgandığını öğrenerek, "temenna" diye bilinen selamlaşma yönteminin, sağ elin önce kalbe, daha sonra dudağa ve başa değdirilmesinden oluştuğunu öğrendi.

Diğer öğrenciler, Japonya'da eğilerek, Çin'de ellerin hafifçe sallanmasıyla tokalaşılarak, Almanya'da önce kadınlar, daha sonra çocuklar ve erkeklerle en az 70 santimetre uzaktan tokalaşılarak, Eskimolar'da omuz veya başa sertçe yumruk atılarak, Afrika kabilelerinde mızrağın yere vurularak, ABD'de yakın akraba ve arkadaşlarla kucaklaşılarak selamlaşıldığı bilgilerine ulaştı.

Söz konusu ülkelerdeki sevgi ve saygı ifadelerini de araştıran öğrenciler, Afrika kabilelerinde, kişinin ölüm döşeğinde bile olsa "Nasılsın-" sorusuna

"İyiyim" demesi gerektiğini, Arjantin'de tropikal giysilerin hoş karşılanmadığını ve randevu verilen kişinin dakik olması beklenirken kendisinin 15-20 dakika geç geldiğini, Tibet'te çay bardağını iki eliyle tutmayanın saygısızlık etmiş olduğunu, Şili'de bir lokantaya gidildiğinde iki elini karnına koymayana yemek verilmediğini, İngiltere ve İskoçya'da "Bu konuştuğumuz aramızda kalsın" anlamına gelen "işaret parmağının burna değdirilmesi" davranışının, Galler'de "Senin burnun şekilsiz" demek olduğunu belirledi.

-"Ülkeler arası kültürel bir köşe oluşturacağız"-

Okul Müdürü Hasan Doğan, AA muhabirine, bu çağda bilgiye ulaşmanın oldukça geliştiğini, tüm öğrencilerin çeşitli kanallar aracılığıyla istedikleri bilgiye edinebildiğini söyledi.

Buna karşı, öğrencilerin toplumsal değerleri öğrenebilmesinin yolunun, anne ve babalar ile öğretmenler vasıtasıyla gerçekleşebildiğini belirten Doğan,

"Lütfen okulda, evimizde, alışverişte, komşularımızla görüştüğümüzde, kısaca her alanda mutlaka selamlaşalım" dedi.

Doğan, öğretmen ve öğrencilerin doğum günlerini, okuldaki LCD ekrana yansıttıkları mesajlarla kutladıklarını sözlerine ekledi.

Projenin koordinatörlüğünü yürüten, okulun Fen ve Teknoloji Öğretmeni Fatih Bozyiğit de proje başladığında çeşitli kültürlerin selamlaşma, saygı ve sevgi belirtme yöntemlerini araştıran öğrencileri ödüllendirdiklerini bildirdi.

Bununla öğrencilerin, yabancı ülkelerdeki değerleri kavramasını sağlamaya çalıştıklarını ifade eden Bozyiğit, şöyle konuştu:

"Öğrencilerimiz, kendi fikirlerine göre yabancı ülke büyükelçilik ve konsolosluklarıyla iletişime geçti. Onların kültürlerini anlatıcı materyaller edindi. Bu materyallerle okulumuzda ülkeler arası kültürel bir köşe oluşturacağız. Ayrıca öğrencilerimizden gelen yoğun istek üzerine toplumuzda sevgi, saygı ve selamlaşmanın yaygınlaşması üzerine karikatür yarışması gibi çeşitli aktiviteler yapmayı planlıyoruz."

Okul Aile Birliği Başkanı Sıdıka Aydın ise veliler olarak projeden çok memnun olduklarını ve çocuklarının evde anne, baba ve kardeşleriyle iletişimlerinin güçlendiğini gördüklerini belirtti.

Yayıncı: Mürsel Çetin - KÜTAHYA