Haberler
Lübnan Başbakanı'ndan ateşkes sonrası kritik çağrı: Derhal uygulayın

Lübnan Başbakanı'ndan ateşkes sonrası kritik çağrı: Derhal uygulayın

Netanyahu ateşkesin ardında yatan sebebi açıkladı: İran tehdidine odaklanmak

Netanyahu ateşkesin ardında yatan sebebi açıkladı

BAE'de öldürülen İsrailli hahamın katilleri Türkiye'de yakalandı

BAE'de öldürülen İsrailli hahamın katilleri Türkiye'de yakalandı

Rusya bir kez daha ABD füzeleriyle vuruldu, Savunma Bakanlığı 'Yanıt verilecek' dedi

ABD füzeleriyle bir kez daha vurulan Rusya'dan dünyayı korkutan açıklama

Dönemin Tanıkları 28 Şubat'ı Anlattı

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Prof. Dr. Şefik Dursun, 28 Şubat tehlikesinin kıyamete kadar süreceğini söyledi.

Prof. Dr. Şefik Dursun, 28 Şubat tehlikesinin kıyamete kadar süreceğini söyledi.

Başakşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü tarafından düzenlenen panelde, postmodern darbe 28 Şubat süreci, dönemin tanıkları tarafından yaşanan hak ihlallerinden örneklerle anlatıldı. Etkinlikte 28 Şubat sürecinin anlatıldığı fotoğraf sergisi de yer aldı.

Başakşehir Belediyesi, 28 Şubat sürecini düzenlenen panelde ele aldı. Başakşehir Emin Saraç Kültür Merkezi'nde gerçekleşen programa Prof. Dr. Şefik Dursun, Yazar Yakup Köse, Nuray Canan Bezirgan konuşmacı olarak katıldı. Moderatörlüğünü Yazar Demet Tezcan'ın yaptığı panele ilçe sakinleri yoğun katılım gösterdi. Programın ev sahipliğini Başakşehir Belediyesi Başkan Yardımcısı Haluk Dikbaş yaptı.

"MİLLET OLARAK HAZIR VE UYANIK OLMALIYIZ"

28 Şubat sürecinin anlatıldığı sinevizyon gösterisi ile başlayan programın açılış konuşmasını yapan Yazar Demet Tezcan, "28 Şubat süreci milletin değer yargılarına inanç yargılarına azmetmiş bir dönemdir. 19 yılı geride bıraktık maalesef. Bizler 28 Şubatlar bir daha yaşanmasın diye unutturmayacağız. 28 Şubat bin yıl sürmedi, ama bu günlerinde bin yıl sürmeyeceğini bilerek hazır ve uyanık olarak durmalıyız. Hafızasız bir nesil olursak,  gençlerimize bu döneme unutmayın demek çok mantıklı olmaz. 28 Şubat Postmodern bir darbeydi, sahnede görünen aktörleri askerlerdi ama bir de onu destekleyen bir kadro vardı. O dönem yargı mensuplarının brifing aldığı bir dönemdi. Bu brifingleri alan her şahıs da 28 Şubat sürecine destek verdi. 28 Şubat sadece memur kesimine yapılmadı, sadece öğrencilere yapılmadı. Topyekun milletin değer yargılarına anlayışına inancına yapıldı. Allah'a şükürler olsun bugün onların yargı karşısında olduğunu görüyoruz. 28 Şubat sadece mağduriyet dönemi değildir, aynı zamanda şanlı bir direnişin dönemidir" dedi.

"28 ŞUBAT TEHLİKESİ KIYAMETE KADAR SÜRECEK"

Prof. Dr. Şefik Dursun yaptığı konuşmada şunları kaydetti: "28 Şubat tehlikesi kıyamete kadar sürecek. Bu Hak ile batılın mücadelesidir. Burada bize sorumluluklar yüklüyor. Hak yolundan ayrılırsak başımıza büyük felaketlerin geleceğini de bilmeliyiz. Aslında ne zaman millet olarak kendimize gelmeye başladıysak, ne zaman onurlu bir millet  olarak yaşamaya başladıysak o zaman dış güçler Türkiye'deki maşalarını kullanmaya başladı. Hepimiz biliyoruz ki başörtüsü yasağı darbelerin hemen arkasından gelen yasaklar olmuştur. Kenan Evren'in getirdiği başörtü yasağına rahmetli Özal durabilmiştir. 2547 sayılı yasaya 23'üncü madde diye çok önemli bir madde koydurmuştur. Bunun için de çok mücadele vermiştir."

28 Şubat sürecinde öğrenci olan Nuray Canan Bezirgan konuşmasında şunları dile getirdi: "Postmodern darbe olarak adlandırılan 28 Şubat sürecinin tekrarlanmaması için o dönemde bize reva görülen mağduriyetleri anlatmak için buradayız. O dönem 19-20 yaşlarındaydım, İstanbul Üniversitesi Sağlık Meslek Yüksek Okulu ikinci sınıfta okuyordum. Okulum ilk başörtü yasağı uygulamasının yapıldığı yer oldu. Ben kendimi başörtüsü mağduru olarak görmüyorum. Sonuna kadar direndik, onlara boyun eğmedik. Sınıfımı polisler bastığında başörtülü tek bayan bendim. Öğretmenime bana sınav kağıdı vermesi konusunda ısrar ettiğim için sınıfa Polisler geldi ve beni sürükleyerek karakola götürdüler, çekilen bu görüntüler günlerce televizyonda yayınlandı. Bu, eğer direnirseniz başınıza bunlar gelirin göstergesiydi. Hakkımda dava açıldı. Başörtü eylemleri dinmeye başladığı zaman Vezneciler de arkadaşımı beklerken polis beni gözaltına aldı, ikiz çocuklarıma hamileydim, polis otosu çok havasızdı. Bir polise pencereyi açmasını rica ettim. Polis bana 'size bu ülkede hava almak bile haram' dedi. Bu süreçte çocuklarımdan birini kaybettim."

"28 ŞUBAT'A KÜRESEL MANADA BAKMAMIZ LAZIM"

14 yaşında idam ile yargılanan Yazar Yakup Köse ise süreci şu cümlelerle anlattı, "28 Şubat sürecine tanıklık etmiş olan bizler sizlere bir şeyler verebilirsek ne mutlu bize. Bugün Mısır'da 28 Şubat başarılı olmuştur, bugün Suriye'de 28 Şubat başarılı olmuştur. O zaman 28 Şubat dediğimiz bu şey kendini sürekli yenileyen, fırsat buldukça da büyüyen bir canavardır. Bizim 28 Şubat'a küresel manada bakmamız lazım. Hep karşımıza darbeci anlayış çıkıyor. 28 Şubat sürecinde İmam Hatip öğrencisi olduğum için 14 yaşında tutuklandım. Yedi gün terörle mücadelede sorgulandım, ailem Antalya'da olmasına rağmen ben Aydın Nazilli E Tipi cezaevine sevk edildim ve ailem 3 ay benden haber alamadı. İdam sehpasından inan ben İslam sevdası ve büyük Türkiye davası için yeniden bu sehpaya çıkmaya hazırım. Genç yaşamayı sevdiği kadar ahrete de meraklı olmadığı sürece biz bu ülkede hiçbir şey kazanamayız. Bugün başörtüsü yasağı kalktı, bu bizim için bir onurdur. Ama unuttuğumuz bir şey var, sistem değişmediği sürece darbeci Anayasa değişmediği sürece o kürsüye başörtülü oturur yine mevcut darbeci kanunlarla idam cezası verir. İşte bu yüzden yeni Anayasa ve büyük Türkiye diyoruz."

"BU SÜREÇ BUGÜN BAŞLAYAN VE BUGÜN BİTECEK BİR ÇİZGİ DEĞİLDİR"

Başakşehir Belediyesi Başkan Yardımcısı Haluk Dikbaş, konuşmacılara teşekkür ederek, katılımlarından dolayı çiçek takdim etti. Başkan Yardımcısı Dikbaş yaptığı selamlama konuşmasında, "Benzetilmeye çalışılan şeye benzemediğimiz için Tanzimat'tan beri İttihat Terakki ile başlayan Abdülhamit'in tahttan indirilmesi, Vahdettin'in tahttan uzaklaştırılması, Hilafetin kaldırılması, Harf devrimi, Kılık kıyafet devrimi, ardından bir Başbakanın yüzde 50'den fazla oy almasına rağmen darağacına götürülmesi, Kur'an-ı Kerim'in okutulamaz hale getirilmesi, Ezanın 10 seneden fazla bir şekilde halkın istememesine rağmen Türkçe okutulması, ardından bitmek bilmeyen darbelerin gelmesi ve 28 Şubat süreci bugün başlayan ve bugün bitebilecek bir çizgi değildir. Hocamın dediği gibi hak ve batıl mücadelesi kıyamete kadar sürecek. Biz kendimizin farkına varmaz isek,  biz evlatlarımıza bu bilinci kazandırmak isek bazen tahttan indirilen bazen Gezi Parkı olup karşımıza çıkarlar. Bazen de içimizdeki hainlere bizi teslim etmeye çalışırlar. Ben panelimize katılarak bizleri aydınlatan, tüm konuşmacılarımıza ve bugün aramızda bulunamasa da mesajları ile yanımızda olan Av. Fatma Benli kardeşimize Belediye Başkanımız Mevlüt Uysal ve sizlerin adınıza çok teşekkür ediyorum" dedi.

28 Şubat sürecinin anlatıldığı fotoğraf sergisinin de yer aldığı program sonunda tüm katılımcılara Yazar Demet Tezcan'ın 'Bin yıla azmetmiş zulüm' kitabı hediye edildi. - İSTANBUL

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Yerel
title