Haberler
İsrail ve Hizbullah ateşkese çok yakın: 36 saat içinde ilan edecekler

Savaşın bitmesine saatler kaldı! Ateşkes artık çok yakın

Kreş tartışmasında CHP'li Başarır ağzını fena bozdu: Tweet bu kadar, geri zekalı

CHP'li Başarır ağzını fena bozdu! Varank'ın yanıtı ise daha bomba

Naci Görür'den Malatya'daki depremden sonra korkutan açıklama: Sonuncusu 2 bin 500 yıl önceydi

Malatya'daki depremden sonra korkutan açıklama: Sonuncusu 2 bin 500 yıl önceydi

İşte kokoreçcide ölen gencin son videosu: Ölürsem bunu paylaşın

İşte kokoreçcide ölen gencin son videosu: Ölürsem bunu paylaşın

Diyarbakır Barosu'ndan Dünya Çocuk Hakları Günü ile İlgili Açıklama

Diyarbakır Barosu'ndan Dünya Çocuk Hakları Günü ile İlgili Açıklama
Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Diyarbakır Barosu Üyesi Kaya, Dünya Çocuk Hakları Günü'ne ilişkin yaptığı açıklamada, Türkiye'nin çocuk haklarına sınırlılık getirebilen bir devlet olduğunu söyledi.

Diyarbakır Barosu Çocuk Hakları Merkezi Üyesi Erdem Kaya

20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü'ne ilişkin yaptığı açıklamada, Türkiye'nin çocuk haklarına sınırlılık getirebilen bir devlet olduğunu söyledi.

20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü sebebi ile Diyarbakır Barosu çocuk hakları merkezi bir basın açıklaması düzenledi. Çocuk Hakları Merkezi Üyesi Erdem Kaya'nın yaptığı açıklamada Türkiye'nin Birleşmiş Milletler (BM) Çocuk Hakları Sözleşmesi'ni imzalarken çocukların eğitim, ifade özgürlüğü, kendi kültürünü yaşatma ve kendi dilini kullanma haklarını içeren 17, 29 ve 30. maddelerine koyduğu çekince ile çocuk haklarına sınırlılık getirebilen bir devlet olduğunu ifade etti.

Türkiye'nin Çocuk Hakları Sözleşmesi'ni 14 Eylül 1990 tarihinde imzaladığını ve 2 Ekim 1995 tarihinde yürürlüğe koyduğunu ancak 17, 29 ve 30. maddelerine çekince koyduğunu belirten kaya konulan bu çekincelerin çocuk haklarına sınırlılık getirdiğini ve bu sınırlılıkların çocuklar için oluşturulmak istenilen eşit, adil ve insan onuruna yakışır bir dünya talebine uymadığını belirtti. Konulan bu çekinceler nedeniyle Türkiye'de bazı çocukların eğitim hakkından tam olarak yararlanamadığını söyleyen Kaya, bunun Türkiye'nin BM Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin ikinci maddesini ihlal ettiğinin göstergesi olduğunu kaydetti.

BM Çocuk Hakları Komitesi'nin Türkiye'ye

ilişkin 2001 yılında verdiği gözlem raporunda bu çekinceleri kaygıyla karşıladıklarını, bu çekincelerin eğitim, ifade özgürlüğü ve kendi kültürünü yaşatma hakkı gibi alanlarda özelliklede Kürt çocukları açısından olumsuz etkileri olacağını, bu nedenle de çekincelerin kaldırılması gerektiğini ifade ettiklerini söyleyen Kaya, Türkiye'nin 2001 yılından bu yana Çocuk Hakları Mevzuatı'nda olumlu değişiklikler yapmış olsa da bu çekinceleri kaldırma konusunda henüz bir adım atılmadığını söyledi.

Demokratik açılımın konuşulmaya başlandığı ilk günlerde, çekinceli maddelerin kaldırılmasının da açılım paketi içinde yer alma olasılığını çocuk hakları açısından heyecan verici bulduklarını dile getiren Kaya, yaşanan süreçte bu heyecanın da boşa olduğunu söyledi. BM Çocuk Hakları Komitesi'nin 29 Mayıs-15 Haziran 2012 tarihli 60. oturumunda bu maddelerin kaldırılmasına yönelik taleplerini yinelediklerini ifade eden Kaya, komitenin ayrıca bölgede yaşanan özellikle siyasi faaliyetlerde bulunan ve derneklerde yer alan Kürt çocukları olmak üzere, çocuklara karşı hapishanelerde, karakollarda, araçlarda ve sokaklarda şiddet ve kötü muamelede bulunduğuna ve işkence edildiğine ilişkin hazırlanan raporlar konusunda ciddi endişelerini ifade ettiklerini söyledi. Komite ile aynı kaygıları taşıdıklarını belirten Kaya, anadilde savunmaya ilişkin yasal düzenleme hazırlığının bu anlamda bir kıvılcım olmasını ümit ettiklerini söyledi. - DİYARBAKIR

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Yerel
title