CHP Yozgat İl Başkanı Abdullah Yaşar: "Çiftçi Bu Şartlarda, Bu Fiyatlarla Değil Üretmek Bundan Sonra Tarlasına Bile Gidemez Hale Gelecek"

SEYFİ ÇELİKKAYA

(YOZGAT)- CHP Yozgat İl Başkanı Abdullah Yaşar, çiftçinin bugün bir kilo buğdayı üretme maliyetinin bin liranın üzerinde olduğunu belirterek, açıklanan taban fiyatın kabul edilemez olduğunu söyledi. Yaşar, "Çiftçi bu şartlarda, bu fiyatlarla değil üretmek bundan sonra tarlasına bile gidemez hale gelecektir. Bu da Türk ekonomisine çok büyük bir büyük bir darbe olacak, tarımı daha da bitirecek ve Sudan'a herhalde Sudan çiftçisine hizmet eder hale geleceğiz" dedi.

CHP Yozgat İl Başkanı Abdullah Yaşar, parti binasında düzenlediği basın toplantısında, Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) tarafından açıklanan hububat taban fiyatına tepki gösterdi. Açıklamaya, CHP Merkez ilçe, kadın kolları, gençlik kolları temsilcileri de katıldı.

"Çiftçi bundan sonra tarlasına bile gidemez hale gelecektir"

Abdullah Yaşar, şunları söyledi:

"AK Parti hükümeti Türkiye'yi ekonomik olarak çok derin bir buhrana sürükledi. Şimdi adım adım geldiğimiz noktada Türkiye her aşamada, her vatandaşımızın, her yurttaşımızın hayatını derinden etkileyecek bir sıkıntı yaratmaya başladı. Emekliyi açlığa, sefalete kaderiyle baş başa terk ettik. Şimdi çıktı Sayın Cumhurbaşkanı 'emekliler yılı olacak' dedi, bir de üstelik dalga geçer gibi, emekliyi, 'emekleyenler yılı' haline getirdi. Emeklimiz, çocuklarının, torunlarının eline birer çikolata alamaz hale geldi. Arkasından emeklilerin yaşadığı sıkıntı yetmiyormuş gibi esnafımız geriye dönük esnaf kefalete olan borçları faizler yükseltilerek esnafımız perişan edilmiştir. Türk çiftçisi eğer kendi kendini ayakta tutabilseydi az önceki saydığım, emekliye, esnafımıza can suyu olan, katkı sunan üreten bir bizim çiftçimiz üretiyorsa buradaki emekliye katkısı oluyordu. Emeklimiz oradan faydalanıyordu, esnafımız faydalanıyordu.

Bu çiftçiye indirilen darbe, aynı zamanda hem emekliye hem esnafa hem ülkeye çok büyük bir darbe olmuştur. Çiftçi bu şartlarda bu fiyatlarla değil üretmek bundan sonra tarlasına bile gidemez hale gelecektir. Bu da Türk ekonomisine çok büyük bir büyük bir darbe olacak, tarımı daha da bitirecek ve Sudan'a herhalde Sudan çiftçisine hizmet eder hale geleceğiz. Çiftçinin bugün bir kilo buğdayı üretme maliyeti bin liranın üzerinde. Bir dönümün, bir dekarın maliyeti üç bin lira. Yani bu kaba tabirle şu; 100 dönüm tarım yapan bir çiftçi 100 dönüm yere 300 bin lira masraf edecek. Bizim ortalama verimimiz Yozgat ortalaması 250 kilodur. 250 kilo buğday aldığını düşünürsek, bunu da 9 bin liradan sattığını düşünürsek, ki mümkün değil, çünkü kalite düşük denecek, buğday geçen seneki fiyatın altında 8 bin liranın altında buğday alınacak.

"Bu zararın altından kalkılamaz"

Şimdi 9 bin liradan sattığını düşünürsek, 100 dönüm yerden 25 ton buğdayın 225 bin lira tuttuğunu kabul edin. Maliyet 300 bin lira, 225 bin lira gelir elde edecek. Bu zarara hiç kimsenin tahammül etmesi ya da altından kalkması söz konusu değil. Siz çiftçinin faizini Ziraat Bankası'na olan tarım krediye olan faizini en düşük faizini yüzde 100 arttıracaksınız. Enflasyon TÜİK'in enflasyonuna göre yüzde 75 diyeceksiniz. Siz tarıma yüzde 12 artış yapacaksınız. Bu bir akıl tutulmasıdır. Şimdi dahası bizim çiftçimiz pancarını buğdayını ekemez, tarlasına gidemez hale gelecek. Ben çiftçiyim. Geçen yıl daha, on yıl önceden bahsetmiyorum, bir yıl önce, iki yıl önce, geçen yıl pancarın tohumun kilosu beş bin liraydı. Bu da aşağı yukarı yedi dekar yere tekabül eder. Ben kendim 50 dönüm pancar yerim vardı, ekilecek, ektirmedim çünkü oraya 8 kilo, 9 kilo tohum almam lazım, 25 bin lira. Geçen yıl 5 bin lira olan pancarın tohumu bu sene 25 bin lira. Ben o 8 kilo tohuma 200 bin lira para vermem lazım. Sade bu tohuma, mazotu, işçiliği, sulaması, sökümü bunların hepsini bir tarafa çıktığın zaman böyle, ben ektirmedim. Bu şartlarda çiftçi bundan sonra tarlasından, toprağından kesinlikle uzaklaşacak. Bu da ülkenin ekonomisinin temel dinamik koymaktır. Onun için bu fiyat kabul edilebilir bir fiyat değildir.

"Çiftçinin nefes alabilmesi için buğdayın kilosu 15 lira olması lazım"

Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak, partililer olarak, biz vatandaş olarak, çiftçiler olarak bu fiyatı kabul etmemiz mümkün değil. Derhal Sayın Cumhurbaşkanı bu fiyatı gözden geçirip en az çiftçinin nefes alabilmesi için buğdayın kilosu 15 lira olması lazım. 15 liranın altında verilecek bir fiyat hem Türk çiftçisine hem Türk ekonomisine çok büyük bir darbe olacaktır ve darbe olmuştur. Çiftçi Ziraat Bankası'na borcunu ödeyemez hale geldiği zaman tarlasını satacak, traktörünü satacak, ekipmanını satacak. Zaten genç nüfus kalmamış toprak, tarım, tarih olacak. Biz hayvancılığı bitirdik, besiciliği bitirdik. Kurban Bayramı geldi, kaç yurttaşımız, kaç emeklimiz kurban alacak? Bırakın kurban almayı, çocuklarının eksiklerini alamaz hale geldiler. Özellikle bu tarım politikası, açıklanan taban fiyat, hem Türkiye çiftçisine hem Türk çiftçisine hem Türk ekonomisine hem de bütün Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına çok büyük bir darbe, sıkıntı olmuştur. Derhal Sayın Cumhurbaşkanı bu fiyat politikasını gözden geçirip çiftçiye, vatandaşa vereceği zammı çıkıp televizyon ekranlarında çiftçiye müjdelerken vatandaşa müjdelerken şimdi geldiğimiz noktada gece yarısı bir twitter ile taban fiyatı açıklanıyor. Bu bile başlı başına bir garabettir. Türk çiftçisi, Türkiye Cumhuriyeti yurttaşları bunu hak etmiyor. Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak kesinlikle bunun karşısında olacağız."