Çerkezköy Kent Konseyinden 'Erken Teşhis Hayat Kurtarır' Semineri
Tekirdağ’ın Çerkezköy ilçesinde Kent Konseyi, Çerkezköy İlçe Sağlık Müdürlüğü işbirliğiyle kansere dikkat çekmek için ‘Erken Teşhis Hayat Kurtarır’ konulu seminer düzenledi.
Tekirdağ'ın Çerkezköy ilçesinde Kent Konseyi, Çerkezköy İlçe Sağlık Müdürlüğü işbirliğiyle kansere dikkat çekmek için 'Erken Teşhis Hayat Kurtarır' konulu seminer düzenledi.
Kent Konseyi Konferans Salonu'nda düzenlenen seminere konuşmacı olarak Çerkezköy İlçe Sağlık Müdürlüğü hekimlerinden Dr. Demet Beydoğan katıldı. Seminerde, Çerkezköy İlçe Sağlık Müdürü Dr. Olcay Palak, Çerkezköy Kent Konseyi Başkanı Serkan Karagöz, Optimed Hastanesi ve İrmet Hospital Hastane temsilcileri, Tekirdağ Beyaz Ay Derneği Başkan Vekili Adnan Şahin ve vatandaşlar dinleyici olarak yer aldı.
Seminerin açış konuşmasını yapan Çerkezköy Kent Konseyi Başkanı Serkan Karagöz, "Çerkezköy Kent Konseyi olarak sağlığı ilgilendiren bu tür seminerlere çok önem veriyoruz. Çerkezköy İlçe Sağlık Müdürlüğü işbirliğiyle gerçekleştirdiğimiz bu seminerde çağımızın hastalığı olan kansere karşı önlem alınması bakımından önemli olduğunu düşünüyorum ve bizlere bu konuda katkı sağlayan İlçe Sağlık Müdürlüğümüze teşekkür ediyorum" dedi.
"100 KİŞİDEN 40 KİŞİ KANSERE YAKALANIYOR"
Seminerde kanser ve tedavi yöntemleri hakkında bilgiler veren Dr. Beydoğan, 100 kişiden 40'ının kansere yakalandığını ve kansere yakalanan kişilerin çoğunun kanseri yenemeyerek yaşamını yitirdiğini anlatarak "Vücudumuzda tüm organlar hücrelerden oluşur. Hücreler vücudumuzun en küçük yapı taşlarıdır ve ancak mikroskopla görülebilirler. Sağlıklı vücut hücreleri kas ve sinir hücreleri hariç bölünebilme yeteneğine sahiptirler. Ölen hücrelerin yenilenmesi ve yaralanan dokuların onarılması amacıyla bu yeteneklerini kullanırlar. Fakat bu yetenekleri de sınırlıdır. Sonsuz bölünemezler. Her hücrenin hayatı boyunca belli bir bölünebilme sayısı vardır. Sağlıklı bir hücre gerektiği yerde ve gerektiği kadar bölüneceğini bilir. Buna karşın kanser hücreleri, bu bilinci kaybeder, kontrolsüz bölünmeye başlar ve çoğalırlar. Kanser hücreleri birikerek tümörleri oluştururlar, tümörler normal dokuları sıkıştırabilirler, içine sızabilirler ya da tahrip edebilirler. Eğer kanser hücreleri oluştukları tümörden ayrılırsa, kan ya da lenf dolaşımı aracılığı ile vücudun diğer bölgelerine gidebilirler. Gittikleri yerlerde tümör kolonileri oluşturur ve büyümeye devam ederler. Kanserin bu şekilde vücudun diğer bölgelerine yayılması olayına metastaz adı verilir. Bu gün 100 kişiden 40'ı kansere yakalanmakta ve yakalanan hastaların çoğu da erken teşhis ve tedavi görmedikleri için yaşamını yitirmektedir" ifadelerini kaydetti.
Konuşmasında kanser türlerine göre farklı tedavilerin uygulandığını belirten Dr. Beydoğan, "Kanserler oluşmaya başladıkları organ ve mikroskop altındaki görünüşlerine göre sınıflandırılırlar. Farklı tipteki kanserler, farklı hızlarda büyürler, farklı yayılma biçimleri gösterirler ve farklı tedavilere cevap verirler. Bu nedenle kanser hastalarının tedavisinde, var olan kanser türüne göre farklı tedaviler uygulanır" diye konuştu.
Kanserin sebebinin henüz kesin olarak bilinemediğini dile getiren Dr. Demet Beydoğan, "Kanser hastalığı için iki grup risk faktörü vardır. Kanser için risk faktörleri yaşam şekillerine, yaşa, cinsiyete ve aile öykülerine bağlı olarak değişir. Bir başka risk grubu ise çevresel faktörlerdir. Sigara, alkol kullanımı, uzun süre ve tehlikeli saatlerde güneş altında kalma, aşırı dozda röntgen ışınına maruz kalma, bazı kimyasal maddeler, bazı virüsler, hava kirliliği, radyasyona maruz kalma, kötü beslenme alışkanlığıdır" dedi.
Seminerde kanserin belirtileri hakkında da bilgiler veren Dr. Demet Beydoğan, "Kanserin belirti ve bulguları köken aldığı doku ve organlara göre değişir. Hatta bazen hiç belirti ve bulgu vermeden kontrol muayenelerinde kanser tanısı konulabilir. Rahim ve makattan gelen normal olmayan bir kanama veya akıntı, memede veya vücudun herhangi bir yerinde ortaya çıkan şişlik ve sertlikler, iyileşmeyen yaralar, uzun süreli ses kısıklığı ve öksürük, yutkunma güçlüğü ve hazımsızlık, ben ve siğillerde meydana gelen büyüme, kanama, renk değişikliği, yara, büyük ve küçük tuvaleti yapmaktaki değişikliklere dikkat edilmelidir" ifadelerini kullandı.
Daha sonra en sık görülen kanser türlerini sıralayan Dr. Demet Beydoğan, "Meme kanseri, akciğer kanseri, prostat kanseri, mide kanseri, kalın bağırsak kanseri, rahim ağzı kanseri en sık görülen kanser türüdür. Kansere yakalanan kişi kanserden korkmamalıdır. Erken teşhis ve tedavi ile kanser yenilebilir. Önce kanserden korkmamayı öğrenmeliyiz. Korku doktora gitmeyi önler ve hastalığın iyileştirilmesini engeller. Hastalık belirtilerini yorumlamak yalnızca doktorların görevidir. Kanserin belirtilerini bilmek bu belirtilerin herhangi birini hissettiğimizde derhal doktora başvurmak şarttır. Hiç rahatsızlık duymasak da yılda bir kez mutlaka genel kontrolden geçmeliyiz. Kanserin iyileştirilir bir hastalık olduğunu unutmamalıyız. İyileşme oranı kanserin erken teşhisi ile doğru orantılıdır" ifadelerini kullandı. - TEKİRDAĞ