Camiler ve Din Görevlileri Haftası
Yatağan Müftüsü Yılmaz: "Gençlerimize güzel örnek olarak onlarla iletişimimizi artıralım. Onları dinleyelim ve anlayalım. Baskıyla hiçbir yere varamayız. Onların gönüllerini ikna edelim ki onları doğru yola sevk edelim"
Yatağan Müftüsü Şahabettin Yılmaz, din görevlilerinin gençlere örnek olması gerektiğini belirterek, "Onları dinleyelim ve anlayalım. Baskıyla hiçbir yere varamayız. Onların gönüllerini ikna edelim ki onları doğru yola sevk edelim" dedi.
Yatağan Müftülüğü tarafından Camiler ve Din Görevlileri Haftası dolayısıyla GELİ Sosyal Tesisleri'nde program düzenlendi. Merkez Yeni Cami Müezzini Süleyman Bayram'ın Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başlayan programda konuşan İlçe Müftüsü Şahabettin Yılmaz, gençlerin camilere yeterince gelmediklerine işaret etti.
Cuma namazı sırasında camilerin yanındaki kıraathaneler doluyken camilerin boş kaldığına değinen Yılmaz, kıraathanelerdeki insanlar ve gençlere ulaşmak gerektiğini söyledi. İmamların halka öncü olması gerektiğini ifade eden Yılmaz, şöyle konuştu:
"Din görevlilerinin çok önemli misyonları var. Bu nedenle din görevlilerin hatalardan uzak durması gerekir. Gençlerimize güzel örnek olarak onlarla iletişimimizi artıralım. Onları dinleyelim ve anlayalım. Baskıyla hiçbir yere varamayız. Onların gönüllerini ikna edelim ki onları doğru yola sevk edelim."
"Camiler Kabe'nin birer şubesi"
Katip Çelebi Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Saffet Köse, Kabe'nin "Allah'ın evi", mescit ve camilerin ise "Kabe'nin birer şubesi" olduğunu söyledi. Köse, camilerin birer buluşma yeri haline getirilmesi gerektiğini kaydetti.
Bir milletin değerlerini değiştirmek isteyenlerin önce gençlerin zihinlerini işgal ettiklerine değinen Köse, gençlerin giderek milli değerlerini unuttuğunu ifade etti.
Köse, şöyle konuştu:
"Eskideki selamlaşma ve vedalaşmayla şimdikinin arasında büyük bir fark var. 'Kendine iyi bak' veya 'Bye' diyerek tıpkı bir İngiliz gibi vedalaşıyorlar. Yemeleri, içmeleri ve giyinişleri ise bir İngiliz gibi, bir Amerikalı gibi. İmam Hatip Lisesi'nin son sınıf öğrencilerinin katıldığı bir toplantıya gittim. Öğrenciler zaten beni dinlemiyor. Ellerindeki cep telefonları nedeniyle bizle irtibata geçmiyor. Toplantı sırasında öğrencilere, (Ramazan ayında sizi iftara çağırsalar, 'Yemeğin yanında ne içersiniz?' diye sorulduğunda ayran mı yoksa batılı bir içecek mi içersiniz?) diye bir soru yönelttim. Yüzde 90'ı batılı içeceği istedi. İçsinler, itiraz etmiyorum. Problem şurada: Ayran içmeyi geri kalmışlık olarak görüyorsa diğerini ilericilik olarak görüyorsa ve ona statü kazandırdığını düşünüyorsa, işte bu bir felakettir."
Konuşmaların ardından cami ve mescit yapımında destekte bulunanlara ve emekli din görevlilerine teşekkür belgesi verildi. - Muğla