"Büyükşehir", Köylüleri Tedirgin Etti
Mustafa Yıldırım - TBMM Genel Kurulu'nda görüşülmeye başlanması beklenen "Büyükşehir Belediyesi Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı"nda, büyükşehirlerdeki köy tüzel kişiliklerinin...
Mustafa Yıldırım - TBMM Genel Kurulu'nda görüşülmeye başlanması beklenen "Büyükşehir Belediyesi Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı"nda, büyükşehirlerdeki köy tüzel kişiliklerinin kapatılarak, tüm taşınır ve taşınmaz mallarının, bağlı oldukları ilçe belediyesine devredilecek olması, gelirleriyle kendi kendine yetebilir durumdaki İzmir'in Kozak Yaylası köylerini endişelendiriyor.
Bergama Belediye Başkanı Mehmet Gönenç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, büyükşehirlere ilişkin yasa tasarısının mevcut haliyle yasalaşması durumunda köylerin, mahalle statüsüne alınarak hem gelirlerinin hem de sorunlarına kendilerinin çözüm üretme imkanlarının ellerinden gideceğini savunarak, ilçelerine bağlı Kozak Yaylası köylerinin, milyon dolarlarla ifade edilen önemli gelir imkanına sahip oldukları için endişelenmekte haklı olduklarını dile getirdi.
Köylülerin bu nedenle tepkilerinde haklı olduklarını, ancak hizmet alma yönündeki endişelerinin olmaması gerektiğini ifade eden Gönenç, şunları söyledi:
"Bu yasa çıkarsa o bölgenin ihtiyaçlarına yetişmek, bölgeye yetip yetememek gibi bir kaygımız yok. Ancak, bu yerel ve yerinden yönetim açısından doğru olmaz.
Bu bir anlamda oradaki mülkiyetin el değiştirmesidir. Oradaki köylülerden alıyorsun, bunu bütün kente paylaştırıyorsun. Köylülerin tepki göstermesi çok doğal. Yıllarca köylülerin, muhtarların çabaları ile oluşturdukları fıstık çamı alanları belediyemize geçecek. Bunu bir anlamda vahşi bir kamulaştırma gibi görebilirsiniz."
-"Yasa bizi tedirgin ediyor"-
Kozak Yaylası grup köylerinden Yukarıbey'in muhtarı İlhan Çakır da Kozak Yaylası köylerinin geçimini, çam fıstığı üretimiyle sağladığını ve bu köylerin sahip olduğu doğal varlıklarla kendi kendine yetebilen köyler olduklarını söyledi.
Kozak köyleri olarak son 7 yıldır düşük rekolte nedeniyle elde ettikleri yıllık gelirin gerilemesine karşın geçen yıl 2 milyon dolar tutarında çam fıstığı satışı yaptıklarına işaret eden Çakır, Meclis gündeminde olan yasa tasarısıyla gelirlerini ve ihtiyaçları için kendi kendilerine yetebilir özelliklerini yitirmek istemediklerini ifade etti.
Çakır, grup köy muhtarları olarak tasarı komisyonda görüşülürken mektup yazarak, köy tüzel kişiliklerinin varlıklarını sürdürmesini talep ettiklerini belirtti. Tasarıda, bu yönde bir değişikliğe gidilmemesinden yakınan Çakır, "Bu,
'büyükşehir yasası' bizi çok tedirgin ediyor. Ben atalarımızın emaneti 7 bin dönüm arazimi nasıl başka bir yere vereyim" dedi.
-"Biz Kuveyt gibiyiz, niye el açalım"-
Kozak yöresi köylerinin küçük köyler olmasına karşın, elde ettiği gelirle kendi kendine yeten petrol zengini Kuveyt gibi olduğunu savunan Çakır, şunları söyledi:
"Biz bugüne kadar tüm ihtiyaçlarımızı kendi paramızla karşıladık. 1960 yılında köyümden kanalizasyon geçti, köylü kendi imkanları ile yaptı. 1967 yılında köyümüze su geldi, yine devletten bir kuruş para almadık. 1971 yılında gelen elektrik hattı, yine bütün civar köylerin bütçesine göre toplanan paralarla yapıldı. Köylünün kendi parası ile yapıldı bütün bu yatırımlar. Kendi imkanlarımızla köyümüze lise yaptırdık. Hiçbir köyde kapalı pazaryeri yok bizde var. Biz ilçelerde dahi olmayan bu hizmeti 2006 yılında yaptık. Şimdi bu kanun, denildiği gibi çıkarsa bütün bu imkanlar elimizden gidecek. Biz Kuveyt gibiyiz niye el açalım. Bergama Belediyesi, benim ihtiyacımı giderecekmiş, ben bu imkanlarımla hiçbir kimseye el açmam."
Çakır, tasarıda sakıncalı gördükleri bu durumun, TBMM Genel Kurul görüşmeleri sırasında giderilmesini arzu ettiklerini, hiç değilse kanuna köy tüzel kişiliklerinden belediyeye devrolunacak gelirlerin, başka yerlerde harcanmasını önleyici bir hüküm konulmasını istediklerini sözlerine ekledi.
Yayıncı: Şükran Yücel - İZMİR