Bir "Dilek" Tuttular Gerçek Oldu
Çarşamba ilçesi Kumköy İlkokulunda 2008'den bu yana öğretmenlik yapan Dilek Livaneli, İŞKUR ve Halk Eğitim Merkezi desteğiyle açtığı ayakkabı sayacılığı kursunda, ilk kez ekonomik özgürlüğünü kazanan kadınların dileklerini gerçekleştirdi.
FATMA KALAY - Çarşamba ilçesi Kumköy İlkokulunda 2008'den bu yana öğretmenlik yapan Dilek Livaneli, İŞKUR ve Halk Eğitim Merkezi desteğiyle açtığı ayakkabı sayacılığı kursunda, ilk kez ekonomik özgürlüğünü kazanan kadınların dileklerini gerçekleştirdi.
Köy okullarında birleştirilmiş sınıflarda 13 yıldır öğretmenlik yapan Livaneli, 7 yıl önce göreve başladığı Kumköy'de önce öğrencilerinin sonra da onların annelerinin eğitimine önem verdi.
Velileri için okuma yazma ve aile eğitim kursları düzenleyen Dilek öğretmen, mahallede yaşayan kadınların meslek edinmeleri için 2012 yılında İŞKUR ve Halk Eğitim Merkezi işbirliğiyle okulun kullanılmayan lojmanında ayakkabı sayacılığı kursu açılmasını sağladı.
Burada eğitim gören kadınlar, eski mahalle muhtarının kendilerine tahsis ettiği araziye, bir sponsor tarafından atölye yapılmasıyla bu yıl üretime başladı.
AA muhabirine açıklamada bulunan Livaneli, Kumköy'de göreve başladığı ilk günden itibaren gerek okulun fiziki yapısı gerekse çocuklar için birçok proje gerçekleştirdiğini söyledi.
Bu projeleri gerçekleştirirken Varkey Gems Vakfı Küresel Öğretmen Ödülü Komitesi'nin seçtiği "dünyada en iyi 50 öğretmen" arasına da girdiğini anlatan Livaneli, bu uluslararası başarının medyada geniş yer alması sonucunda Türkiye'nin dört bir yanından kursa makineler gönderildiğini ifade etti.
Sanatçıların ve esnafın makine gönderdiğini aktaran Livaneli, şöyle konuştu:
"Türkiye'nin dört bir yanından hayırsever vatandaşlar bize makine göndermeye başladı. Sanatçılar, esnaf, hatta bir kadın, babası saya ustasıymış, vefat etmiş, onun yadigar makinasını bile gönderdi, bu mesleğin yaşaması adına. Burada 15 makine var, 15 kadın makine başında çalışıyor, 5 kadın tezgah başında. 20 kadın 6 ay boyunca bu eğitimi sürdürecek. Bu kadar şeyi boşu boşuna yapmadık, bununu sürekliliğinin olmasını istiyoruz istihdam sağlaması açısından."
"İlk defa banka kartı alan kadınlar oldu"
Sadece ayakkabı sayacılığı kursu ile yetinmediklerini, yaşı ilerleyen kadınlara yönelik "yapma çiçek kursu" açtırdıklarını dile getiren Livaneli, sayacılık atölyesinin bir bölümünde de yapma çiçek kursunun devam ettiğini söyledi.
"Düşünün ki hayatta ilk defa banka kartı alan kadınlar oldu, bu çok güzel bir duygu" diyen Livaneli, şöyle devam etti:
"Burası evlerine yakın, çocuklarını bana bırakıp kendileri işe geliyorlar. Saatleri de kesişiyor. Benim dersim bitince onların da işi bitiyor, çocuklarını alıp beraber evlerine gidiyorlar. Çok güzel bir aile ortamı oluştu. Dolayısıyla kendilerine saygıları arttı. Bu anlamda onların gelişmesini çok istiyorum. Kültür sanat etkinliklerimiz de oluyor. Dışarıdan okulu bitirmek isteyen velilerimi yönlendirdim. İlk kez köyde kadın bir sürücü ehliyetini aldı. Dileklerim gerçek oldu."
Livaneli, Türkiye'deki ihtiyacı olan belli köylerde böyle uygulamaların yapılması gerektiğine değinerek, "Kadın bir şekilde geçimini sağlıyor ama meslek farklı bir şey. Kendi öz becerileriyle meslek edinmesi çok farklı bir duygu. İleride beni anarlar. Günün birinde buradan gitsem bile ismim böyle güzelliklerle anılsın istedim" ifadesini kullandı.
"Dilek hoca dileklerimizi gerçekleştirdi"
Kursa katılan 3 erkek çocuk annesi 47 yaşındaki Semiye Duman ise eşinin yurt dışında çalıştığını, Dilek öğretmenin desteğiyle önce okuma yazma öğrendiğini sonra da meslek edindiğini söyleyerek, "Dilek hoca dileklerimizi gerçekleştirdi. Sağ olsun, teşekkür ediyorum" dedi.
Kursiyerlerden Esen Öztürk de en çok ekonomik özgürlüklerini kazandıkları için mutlu olduklarını anlatarak, "Eşim malulen emekli. Kıt kanaat geçinen insanlarız. Ek gelirimiz olmadığı için zorlanıyorduk. 3 çocuğum okula gidiyor. Ay başını zor getiriyoruz. Az da olsa düzenli bir gelir olduğu zaman eve katkısı çok iyi oluyor. En basitinden markete gitmek, çocuğumun eksiğini almak bile çok güzel bir şey" diye konuştu.
Sabah çocuklarını okula bıraktıktan sonra bu atölyede çalıştığını bildiren Sevcan Sonkaya da ayakkabı sayacılığının oldukça basit olduğuna değinerek, "Alıştığımız için bize çok kolay geliyor. Burada ayakkabı sayası yapıyoruz. İnsanın kendi parasını kazanması çok güzel bir duygu. Çarşıya gitmek, istediğimiz gibi alışverişimizi yapmak çok güzel" dedi.