Bingöl'de "Düşünce Geleneğimizde Din ve Felsefe" Konferansı
Bingöl Üniversitesince düzenlenen “Düşünce Geleneğimizde Din ve Felsefe” konferansında konuşan Prof. Dr. Mahmut Kaya, dini ve felsefeyi bilenlerin bu iki olgu arasında derin bir uyuşmazlığın olmadığını göreceklerini söyledi.
Bingöl Üniversitesince düzenlenen "Düşünce Geleneğimizde Din ve Felsefe" konferansında konuşan Prof. Dr. Mahmut Kaya, dini ve felsefeyi bilenlerin bu iki olgu arasında derin bir uyuşmazlığın olmadığını göreceklerini söyledi.
Bingöl Üniversitesi kuruluşunun 10. yıl dönümü etkinlikleri kapsamında "Düşünce Geleneğimizde Din ve Felsefe" konferansı düzenledi. Kongre merkezinde gerçekleşen konferansta konuşmacı olarak Prof. Dr. Mahmut Kaya yer alırken, Bingöl Üniversitesi Rektör vekili Prof. Dr. Hakan Olgun, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hasan Çiftçi, Genel Sekreter Doç. Dr. Abdullah Taşkesen, İl Müftüsü Mecit Can, İl Kültür ve Turizm Müdürü Kasım Barman, çok sayıda akademisyen, öğrenci ve vatandaş katıldı.
Din ve felsefe arasında tarihsel süreç içerisinde bir uyumsuzluğun tartışa geldiğini belirten Prof.Dr. Mahmut Kaya, ancak konuyu iyi bilenlerin derin uyuşmazlığın olmadığını göreceklerini kaydetti.
Felsefe ile din alanının aynı olduğuna dikkat çeken Kaya, "İkisi de varlık konusunda çalışıyorlar. Gazali'ye göre ilahi vahiy dıştan gelen akıldır, akıl ise içten gelen bir vahiydir. İbn-i Rüşd'e göre de akıl vahiy -akıl ve din süt kardeştir. Din, hakikatin temsili bana ait diyor, felsefe de varlık konusunda hakikat bana aittir diyor. İnsanoğlunun ulaşabileceği en yüce kavramın 'Allah' kavramıdır" dedi.
İnsanların aklıyla her şeye hükmetmeye çalıştığını ifade eden Kaya, "Ancak aklın metafizik alanda söyleyebileceği bir şey yok, sonrasında söz hakkı dinindir. Dolayısıyla hakikati temsil yetisi dine aittir. Din dogmalara dayanır, felsefe ise eleştiriye dayanır. Dindeki dogmalar, aklın yorumlamasına dayanır, felsefede ön kabuller vardır. İslam bütün insanlığın manevi mirasına sahiptir. İslam'ın evrenselliği de buradadır. Din, dindir. Felsefe, felsefedir. Hiçbir filozof, kendi düşüncesinin mutlak doğru olduğunu savunmaz. Din duygusu doğuştandır, hiçbir filozof bunu görmemezlikten gelemez" şeklinde konuştu.
Kur'an-ı Kerim'in insanın aklına, vicdanına ve gönlüne hitap ettiğine vurgu yapan Kaya," Bütün bunları göz önüne aldığımızda Kur'an insanı bir bütün olarak ele almaktadır. Felsefe haddini bilen bir bilimdir, bilimin ve hayatın önünü açar. Bilim 'nasıllar' üzerinde durur, felsefe ise 'niçinler' üzerinde durur. Felsefenin kaynağı akıldır, akıl da standart değildir. Dolayısıyla aklın ürünü olan felsefe de standart değildir"diyerek sözlerini tamamladı. - BİNGÖL