Bilecik'te Kadın Cinayetlerine Protesto
Osmaneli ilçesinde kadınlar, artan kadın cinayetlerine karşı toplandı. Aycan Çınar Şahin, kadına yönelik şiddetin toplumsal bir sorun olduğuna dikkat çekti ve bu konuda duyarsızlık ile mücadele edilmesi gerektiğini vurguladı.
GÖKAY ŞİMŞEK
(BİLECİK) - Bilecik'in Osmaneli ilçesinde kadın cinayetleri protesto edildi. Aycan Çınar Şahin, "Kadına yönelik şiddetin bildik hüzünlü öyküleri, geleneksel ön kabuller toplumun ve devletin duyarsızlığı ile büyüyor. Şiddet yalnızca bedenlere zarar vermiyor, kadınları öz saygısını, ihlale direnme ve hak alma arzusunu hafifletiyor veya yok ediyor. Eğer bir gün ben ölürsem anne sarıl ve yak bu şehri" dedi.
Osmaneli Tayyare Meydanı'nda bir araya gelen kadınlar, son günlerde üst üste yaşanan kadın cinayetlerine tepki gösterdi. Kadınlar adına açıklama yapan Aycan Çınar Şahin şunları ifade etti:
"Bugün burada toplanma amacımız sadece 2024 yılı için 292 olan bu sayıya 'dur' demek. Bedriye Işık, Sonay Öztürk, Ayşenur Halil, İkbal Uzuner, Şeyda Yılmaz, Narin Güran bunlar sadece sayabildiklerimiz. Sadece ismi çıkanlar, sadece ismi duyulanlar. Daha ismi duyulmayan bir sürü kız kardeşimiz için buradayız. Kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddet bugün dünyamızda en yaygın süre gelen ve yakıcı insan hakları ihlalidir. Kadınlara yönelik şiddet tüm dünyada; milliyet, etnik köken, nesil ve hiçbir toplum ayırt etmeksizin gerçekleşmekte, hayatlara mal olmakta ve toplumları parçalamaktadır.
Her gün tüm dünyada 137 kadın; eşleri, partnerleri ve diğer aile üyeleri tarafından ya da yolda yürürken hiç tanımadığı samuray kılıçlı biri tarafından öldürülebilmektedir. Kadınların eş ve partnerleri tarafından öldürülmesi çoğu zaman uzun süredir devam eden şiddetin sonucudur ve önlenebilirdir. Toplumun tüm üyeleri olarak her birimiz bu önlenebilir küresel husumeti durdurmak, kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddetin tüm biçimlerinden arınmış bir toplum oluşturma amacına ulaşmak için yardım edebiliriz.
Kadına yönelik şiddetin bildik hüzünlü öyküleri, geleneksel ön kabuller toplumun ve devletin duyarsızlığı ile büyüyor. Şiddet yalnızca bedenlere zarar vermiyor, kadınları öz saygısını, ihlale direnme ve hak alma arzusunu hafifletiyor veya yok ediyor. Bu ülke maalesef erkek egemen sistem üzerine kurulu olsa da bizler, kız kardeşlerim bu ülkede huzur içinde yaşayana dek vazgeçmeyeceğiz. O yüzden parmak uçlarımızla yürümeyi bırakalım, bırakın uyansınlar. Herkesin sesine ses olana kadar hep birlikteyiz. Eğer bir gün ben ölürsem anne sarıl ve yak bu şehri."