Bakan Yazıcıoğlu Aydın'da
Devlet Bakanı Sait Yazıcıoğlu, Aydın'ın Söke İlçesinde Yaşayan Annesi Fatma Yazıcıoğlu'nun Dün Gece Aniden Rahatsızlanması Sonucu Aydın'a Gelerek, Aydın Devlet Hastanesi'nde Tedavisi Süren Annesine Geçmiş Olsun Dileklerini İletti.
Devlet Bakanı Sait Yazıcıoğlu, Aydın'ın Söke ilçesinde yaşayan annesi Fatma Yazıcıoğlu'nun dün gece aniden rahatsızlanması sonucu Aydın'a gelerek, Aydın Devlet Hastanesi'nde tedavisi süren annesine geçmiş olsun dileklerini iletti. Annesinin sağlık durumunun iyiye gittiği haberini alan Yazıcıoğlu, daha sonra Vali Mustafa Malay'ı makamında ziyaret etti. Yazıcıoğlu'na ziyareti sırasında AK Parti İl Başkanı İsmail Hakkı Eser eşlik etti. kapatma davasıyla ilgili soruları cevaplayan bakan Yazıcıoğlu, "Tutarlı ciddi hiçbir şey yok, yeni bir parti kurulması noktasında çalışma yapmıyoruz" dedi.
Bakan Yazıoğlu'nun geliş sebebi hakkında bilgiler veren Vali Malay, dün gece aniden rahatsızlanan Fatma Yazıcıoğlu'nun acil servise kaldırıldığını söyledi. Gerekli müdahalelerin yapılmasının ardından hastanın durumunun iyiye gittiğine işaret eden Malay, Bakan Yazıcıoğlu ile birlikte hastane ziyaretinde bulunduklarını ifade etti. Yazıcıoğlu'nun bir Aydın'lı olarak ilin sorunlarını yakından takip ettiğine değinen Malay, başta Çine Barajı olmak üzere mevcut diğer sorunların verilen destekler ile aşılma noktasına geldiğini kaydetti.
Tarımsal faaliyetlerin Aydın'ın can damarı olduğunu savunan devlet Bakanı Sait Yazıcıoğlu da, geçen yıl yaşanan kuraklıktan tün yurdun olduğu gibi Aydın'ın da etkilendiğini söyledi. Bu sene olan yağışlarla geçen seneye göre durumun daha iyi bir noktada olduğunun altını çizen Yazıcıoğlu, "Toprağa hükmedemediğiniz sürece bu sorunlar oluşmaya devam eder. Bunun da yolu barajlar. Başta Çine Barajı olmak üzere ilimizdeki diğer yatırımlar büyük bir hızla devam ediyor. Bu konuda her hangi bir sorun yok. Ödenekleri çıktı. İnşallah 2009 yılında Çine Barajı su tutar hale gelecek. Ama biz toprağı yönetmeyi mutlaka öğrenmeliyiz. Barajlar ve sulama sistemleri konusunda mesafe alamazsak; küresel ısınma sonu aynı sıkıntıları yaşamaya devam ederiz. Bu tedbirler alındığı takdirde kuraklıkta olsa hiçbir sorun yaşanmaz" dedi.
Bakanlık olarak yurt dışında yaşayan vatandaşların sorunlarına çözüm üretme noktasında ciddi çalışmalar içerisinde olduklarına işaret eden Bakan Yazıcıoğlu, bu konudaki en önemli kuruluş olan Türk İşbirliği ve Kalkınma İdaresi Başkanlığı'nın (TİKA) som yıllarda önemli bir mesafe aldığından söz etti. Son dönemde TİKA'nın bütçesinin birkaç milyon dolardan 100 milyon dolarlara ulaştığına dikkat çeken Yazıcıoğlu, "Artık Türkiye yardım alan bir ülke durumundan yarım eden ülkeler sınıfına geçti. Bizim yurt dışındaki vatandaşlarımızla ilgili en büyük sıkıntımız oy verme meselesidir. Bu konuda 60'ıncı hükümet önemli çalışmalar yaptı. Yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızın internet üzerinden, mektupla, sandık usulüyle ve gümrüklerde oy verebilmelerini sağlayan önemli bir yasa çıkardık. Maalesef mektupla oy verme bölümü Anayasa Mahkemesine götürüldü muhalefet tarafından ve iptal edildi. Ama yasın diğer hükümleri halen geçerli. Onunla ilgili olarak da gerekçeli karar açıklandıktan sonra ne yapabileceğimize bakacağız. Yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızın sorunları çok. Bir kısım insanlarımız artık kalıcı oldular. Onların o toplumlarda iç içe yaşamalarını istiyoruz. Siyasetle ilgilenmelerini istiyoruz ve teşvik ediyoruz. Dolayısıyla yurt dışındaki Türk varlığının bu şekilde değerlendirilmesi gerekiyor. O konuda önemli mesafeler aldık ama alacağımız mesafelerde var. Bunların dışında Türki Cumhuriyetler ve balkan ülkelerinde yaşayan soydaşlarımızla ciddi köprüler oluşturduk. Balkanlarda atalarımızdan kalan eserleri yeniden ortaya çıkarıyoruz" diye konuştu.
ALMANYA İLE OLAN SORUNLARI AŞMAYA ÇALIŞIYORUZ Alman hükümetinin bütünlük içersinde aldığı bir takım önlemler olduğunun altını çizen Bakan Yazıcıoğlu, "Göç Yasası" diye bir yasa çıkardığını hatırlattı. Bu yasayla ilgi olarak yoğun gayretleri olduğunu açıklayan Yazıoğlu, şöyle konuştu: "Düzenlemeler yapılması noktasında halen çalışmalarımız devam ediyor. Almanya ile çok sorunumuz var. Onlar diyorlar ki Almanya'ya gelmeden önce belli bir seviyede Almanca öğrenilmesi lazım. Biz de diyoruz ki bu iş yerinde öğrenilir. Dolayısıyla bu anlamdaki sıkıntıları aşmak için çalışmalarımız devam ediyor ama onun dışında da pek çok sıkıntılarımız var. Çifte vatandaşlık konusu var. Türkçe din dersleri konusu var. Bide son yıllarda bunlara ilave edilen 11 Eylül sonrasında yanlış bir kısım tahlillerden kaynaklanan, o olaylara karışan insanların dini kimliklerinden hareketle İslam karşıtlığı dolayısıyla ona bağlı olarak da Türk karşıtlığı bir kavram gelişti. Fakat yaptığımız ziyaretlerde karşı tarafından da bundan rahatsızlık duymaya başladığını gördük. Durum rahatsız edici bir noktaya geldi. Onlarda samimi bir şekilde nasıl önüne geçebiliriz diye arayış içindeler. Bizde onlara destek oluyoruz. Birlikte bazı çalışmalarımız var. Çünkü orada yaşayan önemli bir sayıda, 3 milyonu aşkın bir Türk var. Bunlar orada yerleşmiş durumda çoluk çocukları birlikte. Önemli olan yaşadıkları toplum içersinde huzurlu bir şekilde yaşamalarıdır. Bunu temin bakımından ne gerekiyorsa elimizden ne geliyorsa onun temini içerisindeyiz" PARTİNİN KAPATILACAĞINI DÜŞÜNMÜYORUZ AK Parti'nin kapatılması yönündeki davayla ilgili sürecin devam ettiğinin altını çizen Bakan Yazıcıoğlu, şunları söyledi: "Biz hiçbir ek talepte bulunmuyoruz. Çünkü Türkiye'nin bu belirsizliği daha fazla kaldırmaya tahammülü yok. Her gün ülke kan kaybediyor. Bir an önce bu sonuçlansın. Ondan sonrada ülke yoluna devam etsin. Onun için biz elinden geleni yapıyoruz. Süremizi kullanmadan ne gerekiyorsa her türlü yasal prosedürü yerine getiriyoruz. Umuyorum ve tahmin ediyoruz ki Temmuz ayı sonunda Ağustos ayı başlarında bu iş biter ve Türkiye toparlanıp tekrar yoluna devam eder. Sürecin kapatma ile neticelenmeyeceğini düşünüyoruz. Çünkü o konuda tutarlı ciddi hiçbir şey yok. Yeni bir parti kurulması noktasında çalışma yapmıyoruz. İddianamedeki öne sürülen iddialara verilen cevapları gördüğünüz zaman, bunu sizde görürsünüz öyle bir durum söz konusu olmadığı için bizim açımızdan böyle bir çalışma söz konusu değil" (MB-İK) 17.06.2008 13:32 TSİ