Avrupa'nın "Hukukunu" Aştı Ama "Zihniyetini" Aşamadı

Zeynep Hoşgörür - Türk TIR şoförü Mehmet Soysal'ın 14 yıl süren hukuk mücadelesi ile 2009 yılında Avrupa Topluluğu Adalet Divanı'ndan aldırdığı "İş için AB ülkelerine gidecek Türk vatandaşlarından vize talep edilmemesi" kararı bir türlü uygulanamıyor. Soysal, "Bize neden bu kadar engel koyduklarının sırrını çözemedim" diyor.

Bir süredir sadece yurt içi taşıma işleriyle uğraşan 24 yıllık TIR şoförü Mehmet Soysal, AA muhabirine yaptığı açıklamada, meslek hayatı boyunca 365 kez yurt dışına çıkış yaptığını, 17 pasaport eskittiğini, 166 kez vize kuyruğuna girdiğini söyledi.

Senelik vize yenileme işlemi için başvurduğu Almanya Başkonsolosluğu'nun olumsuz yanıtı üzerine "vize uygulamasının iptali" için Alman yargısına dava açtığını, davanın Avrupa Adalet Divanı'na taşındığını ve 19 Şubat 2009'da sonuçlandığını hatırlatan Soysal, mahkemenin, "iş için AB ülkelerine gidecek Türk vatandaşlarından vize talep edilmemesi" yönünde karar aldığını anlattı.

O dönemde alınan kararla bir hukuk zaferi kazandığını, artık Avrupa'ya vizesiz girme şansı yakalayacağını umduğunu belirten Soysal, 4 yıldır hiçbir ülkenin mahkeme kararını uygulamaması nedeniyle yılgınlığa düştüğünü ifade etti.

Kararın uygulanması için hükümetin de çabalarının bulunduğunu, farklı iş kollarına yönelik düzenlemeler yapıldığının söylendiğini ancak kendisinin halen vize almak zorunda olduğunu dile getiren Soysal, Adalet Divanı'nın 27 AB üyesini bağlayan görüşünün, hukuki açıdan kesin karar olduğunu, ancak kendi davalarının

"aynı kesinlikle uygulanamadığını" savundu.

Soysal, şöyle konuştu:

"Kağıt üzerinde kazanılmış bir dava var, ama uygulamada yok. Lehimize verilen bir karar 4 senedir yürürlüğe girmedi. Aleyhimize olmuş olsaydı 4 saniyede bilgisayarlara girilecekti, Avrupa ülkelerinin tamamı harfiyen yerine getirecekti. Olumlu olan şeyleri göz ardı ediyorlar.

Vatandaşımız, Avrupa ülkelerinde her şey dört dörtlük, adalet yürüyor sanıyor, ama göründüğü gibi değil. Ben inanamıyorum, çünkü benim inancımı kırdılar. Süreç, 14 sene devam etti, bana maddi külfeti oldu. Maddi bir yana manevi olarak da yıpratıcı. Başka ülkelerin çalışanları, elini kolunu sallayarak Avrupa'ya girerken bizim vatandaşlarımız her geçtiği Avrupa ülkesinde beklemek zorunda kalıyor. Ayrı bir gişeden geçip ayrı muamele görüyorlar. Bu, manevi bir yıkımdır."

-"Avrupa'nın tapusunu verseler istemem"-

Soysal, karar ve sonrasında yayınlanan haberlerle "Türk vatandaşlarına vizesiz Avrupa" yolunu açmanın manevi mutluluğunu yaşadığını, bunun dışında hiçbir maddi veya manevi kazancı bulunmadığını da vurguladı.

Soysal, halen yurt dışı işleri için vize sırasına girdiğini, kendisinin sadece haksız bir durum olduğunu belirterek dava açtığını, davayı Avrupalı hukukçuların kazandığını, bir türlü uygulanmamasına onların da şaşırdığını söyledi.

Bunca mücadeleden sonra artık yıldığını, Avrupa'ya vizesiz girebileceği yönünde umudunun kalmadığını belirten Soysal, şunları söyledi:

"Bugün bana Avrupa'nın tapusunu verseler, istemem. Benim ülkem cennet. Gittiğim ülkelerde herkesin Türklere sempatiyle yaklaştığını gözlemliyorum. Ama iş, bürokrasiye gelince tüm ülkeler masa başında değişiyor. Avrupa ülkelerinde Türk olduğum için sıkıntı yaşamadım ama pasaport polisine git, gümrük polisine git, vize için başvur... Her yerde bunu yaşadım. Bize neden bu kadar engel koyduklarının sırrını çözemedim."

Şu anda çalıştığı şirketin ağırlıklı olarak yurt içi taşıma yaptığını, yurt dışı işi olursa tekrar vize başvurusunda bulunacağını anlatan Soysal, vize sorununa ancak hükümetler arasında çözüm bulunabileceğine inandığını sözlerine ekledi.

Yayıncı: Şükran Yücel - İZMİR