Atatürk Üniversitesi'nde "Darbeler - Yeni Anayasa ve Türkiye" Adlı Panel Gerçekleşti
AK Parti Erzurum Milletvekili Cengiz Yavilioğlu, yapılan hiçbir darbenin gerekçesinin olamayacağını söyledi.
AK Parti Erzurum Milletvekili Cengiz Yavilioğlu, yapılan hiçbir darbenin gerekçesinin olamayacağını söyledi.
Atatürk Üniversitesi Kültür ve Gösteri Merkezinde Doğu Anadolu Gazeteciler Cemiyeti'nin (DAC) organizasyonuyla "Darbeler - Yeni Anayasa ve Türkiye" adlı bir panel düzenlendi.
Panel öncesi açılış konuşması yapan DAGC Başkanı Feridun Fazıl Özsoy, katılımcıları selamlayarak cemiyet olarak zaman zaman bu tür aktivitelerde bulunduklarını belirtti.
Daha sonra Gençlik ve Spor Bakan Yardımcısı Yusuf Tekin, AK Parti Erzurum Milletvekili Cengiz Yavilioğlu, panelist olarak yerlerini aldı.
Moderatörlüğünü Atatürk Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Tevfik Gülsoy'un yaptığı panelde ilk olarak konuşan Yavilioğlu, yapılan hiçbir darbenin gerekçesinin olamayacağını söyledi.
Darbelerin sosyal ve siyasal olduğu kadar ülke ekonomisinde büyük zarar verdiğini ifade eden Yavilioğlu, "Sadece 28 Şubat sürecinin ülke ekonomisine maliyeti 291 milyar dolar oldu. 28 Şubat'ta, 2011 vergi gelirlerinin iki katı kadar ülke ekonomisi zarara uğratıldı. 2002'de yani her bir vatandaşın cebinden 4 bin 750 çalındı. Klasik ve post modern darbelerde hep halk kaybetti. Kimler kazandı bu darbelerden bir kısım sermaye, medya, asker, darbecilerle işbirliğine meraklı akademisyen ve bir kesim hukukçular." diye konuştu.
Türkiye'nin darbelerden ve darbecilerden çok çektiğini ifade eden Gençlik ve Spor Bakan Yardımcısı Yusuf Tekin ise, 1961 darbe Anayasası'nın mevcut satükoculara kalkan olduğunu ileri sürdü. Bakan Tekin, 1961 darbe sonrasında Anayasa Mahkemesi'nin kurulduğunu ve bunun da statükoyu koruduğuna vurgu yaparak, "Hukukçular kızacak ama Anayasa Mahkemesi 1961 darbesinin ürünüdür bunu bugün hiç kimse söylemiyor. Anayasa Mahkemesi kötü müdür, kötü değildir kuşkusuz. Ama AYM eğer kendisini milli iradenin üzerinde özerk bir pozisyon da tanımlarsa kötüdür. Arkadaşlar biz de 61 Anayasa'sı 61 AYM'i oluştururken, kendisini koruma adına emniyet supabı olmuştur AYM." dedi.
Darbelerin milli iradeyi hiçe saydığını vurgulayan Tekin, şöyle devam etti:
"Birlikte kurallarını koyduğumuz ve mahalle aralarında oynadığımız bir oyun düşünün, sonuçlarına iyi veya kötü hepimizin katlanacağı. Top oynuyoruz ve topun sahibi yenilince oyunun ortasında oyunu bırakır ve topunu alır kenara çıkar. Oyun bozanlık yapar. İşte darbede açıkçası budur. Yani güç kimin elindeyse, eğer o kişi oyunda yenilmeye başladığında oyunun yarısında 'Ben oynamıyorum' deyince siz de oyun oynayamıyorsunuz. Kendisi için olumsuz sonuçlar ortaya çıkınca, oyunu bitirenler sonra oyunun kurallarını kendileri belirler ve istersen kabul eder oynarsın, istersen kabul etmezsin. İşte Türkiye'deki darbeler de böyle oluyor."
Kamuoyunun yeni Anayasa sürecine katkı sağlaması, üzerine düşen görevi yapması gerektiğini belirten Tekin, darbe yanlısı olanlara hep birlikte karşı çıkılması gerektiğini ifade ederek, "Yapılan bütün darbeler bu millete karşı, milli iradeye karşı yapılmıştır. Topyekun hep beraber darbe kavramına ve darbe için çaba sarf edenlere karşı çıkmalıyız. Bizim bu oyunlara düşmemiz gerekiyor. Sağcısıyla solcusuyla, Kürt, Türk toplumda kim varsa hep birlikte darbeye karşı çıkmalıyız" diye konuştu.
Panel sonunda, konuşmacılar öğrencilerin sorularını cevaplandırdı. - ERZURUM