Ardahan Belediye Başkanı Faruk Demir: "Unutulmuş Olan Kura Nehrimizi 4 Yıl İçinde Ardahan'a Kazandırdık"
Ardahan Belediyesi, Kura Nehri’ni bungalov evleri, yürüyüş parkurları, kamelyalar ve kafeteryası, asma demir köprüsüyle turizme ve vatandaşlara kazandırdı. Sanatçı kimliğiyle öne çıkan Ardahan Belediye Başkanı Faruk Demir, "Burası ıssızdı ve daha doğrusu fazla gelinmesi tercih edilmez ve korkulurdu. Buraya bu tip yatırımlar yapacağımız zaman kendi personelimiz bile inanmamıştı. Burası tamamen çöp yığınıydı ve başka türlü kullanılan yerlerdi. Burası terk edilmiş ve kimsenin görmediği bir yerdi ve 4 sene içerisinde Ardahan’a kazandırdık" dedi.
ÖZKAN KARAKAYA
Ardahan Belediyesi, Kura Nehri'ni bungalov evleri, yürüyüş parkurları, kamelyalar ve kafeteryası, asma demir köprüsüyle turizme ve vatandaşlara kazandırdı. Sanatçı kimliğiyle öne çıkan Ardahan Belediye Başkanı Faruk Demir, "Burası ıssızdı ve daha doğrusu fazla gelinmesi tercih edilmez ve korkulurdu. Buraya bu tip yatırımlar yapacağımız zaman kendi personelimiz bile inanmamıştı. Burası tamamen çöp yığınıydı ve başka türlü kullanılan yerlerdi. Burası terk edilmiş ve kimsenin görmediği bir yerdi ve 4 sene içerisinde Ardahan'a kazandırdık" dedi.
Ardahan Belediyesi, yıllardır değerlendirilemeyen Kura nehrini, Bungalov evleri, yürüyüş parkurları, kamelyalar ve kafeteryası, asma demir köprüsüyle turizme ve vatandaşlara kazandırdı. Ardahan Belediye Başkanı Faruk Demir, şunları söyledi:
"RUSLARDAN SONRA ARDAHAN İÇERİSİNDEKİ KÖPRÜYÜ ARDAHANA KAZANDIRDIK"
"Burası Ardahan'ın yeni mahalle sınırları içerisinde metruk bir yerdi. Yıllar önce burası kesimhane olarak kullanılmıştı ve biz kalkınma ajansımızla birlikte ve diyebilirim ki Doğu Anadolu'nun ya da Ardahan'ın ihtiyacı olan ve Kura Vadisi'nin kenarında güzel bir tesis yaptık. İsmini de daha önce belediye başkanlığı yapmış Salih Aktürk koyduk. Vatandaşlarımızın Kura Nehri'ne olan sevgisini yeniden canlandırdık diyebilirim çünkü nehir biraz unutulmuştu ve bizde böyle yaşanır hale getirdik.
Arkamız Kura Nehri ve Tiflis'e kadar gidiyor ve Tiflis'tende de Azerbaycan'a gidiyor ve oradan da Hazar Denizi'ne akıyor. Bu nehir üzerinde Ruslardan kalma demir köprü vardı ve onun dışında yüzyıldır ve yürüme ve asma köprüyü bizim dönemimizde Ardahan Belediyesi olarak yapıldı. Tamamını ve tüm masraflarını Ardahan sevdalısı ve bir köy enstitüsü mezunu babanın oğlu ve aslında babasının ismi Sabri Erdoğan ve ama köprüyü buraya yaptıran Yasin Selami Erdoğan Bey. Ardahan Posof'lu iş insanımız. Babasının hayrına ve tıpkı tekstil firmasını yaptırdığı gibi bu köprüyü de yaptırdı. Artık Ardahan'ın içerisinde Ruslardan sonra yapılan ikinci köprü olmuş oldu."
"KURA NEHRİ TAMAMEN ARDAHAN COĞRAFYASINDA DOĞUYOR"
Kura Nehri'nin tamamen Ardahan coğrafyasında doğduğunu belirten Başkan Demir şunları söyledi:
"Kura Nehri tamamen Ardahan coğrafyasında doğuyor yani başka bir ilden nehir olarak gelmiyor. Göle'den başlıyor, yalnız çamın ve Göle'nin suyu, Dedeşen'in suyu ve Ardahan'dan gelen Kunzut dediğimiz çatal derenin suyu ve buradan sonrasında da çay ağzının suyu yani nehir tamamen Ardahan'dan doğuyor. Mesela Aras Nehri, Bingöl'den doğar ve bunun türküsü de vardır. 'Aras, Aras han Aras, Bingöl'den kalkan Aras, al başımdan sevdayı Hazar'da çalkan Aras'. Aras Nehri bu bölgede önemli nehirlerden biridir ve o Kars'ın içerisinden geçer ve Kura Nehri de tamamen Ardahan coğrafyasından doğar, Gürcistan sınırına gider ve Gürcistan'da Tiflis'inde tıpkı Ardahan'ın ortasından geçtiği gibi geçer ve Tiflis'ten geçtiği gibi Gürcistan'ı geçtiği gibi Azerbaycan'a girer ve Azerbaycan'da bu nehrimiz yine Hazar Denizi'ne akar.
"KURA NEHRİ ÜZERİNDE PLANLANAN BARAJLAR HAYATA GEÇİRİLMEDİ"
Kura Nehri'nin özelliği Ardahan'da doğar ve küçük, küçük dere ve çaylardan birleşerek nehire dönüşmesi ve bu nehir üzerinde 2001 yılında beş tane baraj planlandı ve üç tanesi enerjiye iki tanesi Ardahan ovası ve Göle Ovası'nı sulamak için sulama barajıydı ama maalesef üç tane yalnızca enerji için olan barajlar yapıldı. Ardahan için sulu tarıma geçilmesi gereken Göle Ovası ve büyük bölümü inekhane dediğimiz TİGEM'dir. Bir de Ardahan Ovası'nı sulu tarıma geçirecektik ama o iki barajda yapılsaydı sulu tarıma geçmiş olunsaydı, Ardahan'da; mısır, ayçiçek yani sulu tarımla ilgili bütün ebatlar yetişecekti ve o yetiştiğinde de mutlaka yem fabrikası kurulacaktı.
"ALLAH BİZE VERMİŞTİ AMA BİZ SIRTIMIZI DÖNMÜŞTÜK VE ŞİMDİ İSE YÜZÜMÜZÜ DÖNDÜK"
Devlet Su İşlerimiz bu istinat duvarlarını önceden yapmıştı zaten ve burası ıssızdı ve daha doğrusu fazla gelinmesi tercih edilmez ve korkulurdu. Biz buraya bu tip yatırımlar yapacağımız zaman kendi personelimiz bile inanmamıştı. Burası tamamen çöp yığınıydı ve başka türlü kullanılan yerlerdi. Bu bölgede yine aynı demir köprüden buraya kadar burayı yürüyüş yolu ve bisiklet yolu olarak dizayn ettik. ve serhat kalkınma ajansı olarak birlikte yaptık burasını ve karşıda gördüğünüz tesiste Bungalov evler ve Doğu Anadolu'da bana göre bir ilk veya da ben çok seviyorum ondan. Bu tarafı yapıyoruz ve karşı tarafı yapıyoruz ve karşı tarafa da millet bahçesi yapılıyor. Burası terk edilmiş ve kimsenin görmediği yerdi ve 4 sene içerinde burayı Ardahan'a kazandırdık. Her şeyi yapabilirsin ama bu nehri ve bu falezleri bir daha kimse yapamaz ve Allah vermişti bize biz ise sırtımızı dönmüştük şimdi artık yüzümüzü döndük, Ardahan'ı ve Anadolu'yu Kura Nehri'ne taşıyacağız."
Kura Nehri'ni gezemeye gelen bir vatandaş; "Altı yıldır Ardahan'da değilim ama Ardahan'da büyük gelişmeler var ve her geldiğimde güzel şeyler görüyorum" dedi.