"AOÇ ve Ankara'nın Geleceği" Sempozyumu
Prof. Dr. Cana Bilsel, "AOÇ, üzerinde son yıllarda artan baskılar ve uygulamalarla, özgün kimliğini ve bütünlüğünü tümüyle yitirme tehdidiyle karşı karşıya" dedi.
Mimarlar Odası Ankara Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Cana Bilsel, "AOÇ, üzerinde son yıllarda artan baskılar ve uygulamalarla, özgün kimliğini ve bütünlüğünü tümüyle yitirme tehdidiyle karşı karşıya" dedi.
Mimarlar Odası Ankara Şubesi'nin düzenlediği "Atatürk Orman Çiftliği ve Ankara'nın Geleceği" konulu sempozyumda konuşan Bilsel, Atatürk'ün orman çiftliğini 1925'de kurduğunu, başta 20 bin hektar olan arazinin 1937'de Atatürk tarafından Hazine'ye bağışlandığında 52 bin dekarı aştığını hatırlattı.
Atatürk'ün vasiyetine uygun korunabilmesi için 1950 yılında AOÇ kuruluş kanunu çıkarıldığını ancak bu alanda o yıllarda hızlanan arazi kayıplarının devam ettiğini ifade eden Bilsel, artan kentleşme ve özelleşme baskısı karşısında 1992'de doğal sit alanı ve 1998'de ise birinci derece sit alanı olarak koruma altına alındığı vurguladı.
Bilsel, şöyle devam etti:
"AOÇ, üzerinde son yıllarda artan baskılar ve uygulamalarla özgün kimliğini ve bütünlüğünü tümüyle yitirme tehdidiyle karşı karşıya.
2010'da Büyükşehir Belediyesi'nin bu olay üzerindeki tasarrufuna izin verecek şekilde sit derecesinin üçüncü dereceye düşürüldüğü görüyoruz ve planlama yetkisinin Büyükşehir Belediyesi'ne verildiğini AOÇ'nin bir şantiye alanına döndüğüne tanıklık ediyoruz."
Sempozyuma katılanlar, Koleksiyoncular Derneği ile ortaklaşa hazırlanan
'Atatürk Orman Çiftliği' sergisini de gezebilecek.
Muhabir: Mehtap Yılmaz
Yayıncı: Ebubekir Gülüm - ANKARA