Haberler
İstanbul'daki aile katliamında 3 kişinin daha cansız bedeni bulundu

Aile katliamında 3 kişinin daha cansız bedenine ulaşıldı

8 kişinin öldüğü aile katliamıyla ilgili çarpıcı detay: 30 dakikada bir cinayet işlemiş

Türkiye'yi sarsan aile katliamında kan donduran 30 dakika detayı

CHP'li Karabat'tan gündem yaratacak iddia: 200 TL'ye tüm kimlik bilgileriniz satılık

CHP'li isim video paylaşıp skandal bir iddiada bulundu

Görüntü Türkiye'den! Yolun ortasında donan at, kaskatı kesildi

At donduran soğuk

"Diyabet Türkiye'nin En Önemli Hastalıklarından"

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Afyon Kocatepe Üniversitesi Öğretim Görevlisi Serkan Şen, diyabetin Türkiye'nin en önemli sağlık problemlerinden birisi olduğunu söyledi.

Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Öğretim Görevlisi Serkan Şen, diyabetin Türkiye'nin en önemli sağlık problemlerinden birisi olduğunu kaydederek, "Toplumumuzda özellikle de kırsal kesimde diyabetli olup, diyabetinin olduğunu bilmeyen yurttaşlarımız bulunmaktadır" dedi.

AKÜ Atatürk Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu tarafından 'Diyabet Günü Paneli' düzenlendi. Atatürk Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu binasında gerçekleştirilen panelin yöneticiliğini Öğretim Görevlisi Asuman Yılmazer yaparken, Doç. Dr. Gülengül Köken, Öğretim Görevli Serkan Şen, Öğretim Görevlisi Yusuf Akdemir de konuşmacı olarak katıldı.

Panelin yöneticiliğini yapan Öğretim Görevlisi Asuman Yılmazer, ilerleyen yıllarda dünya üzerinde 360 milyon kişinin diyabet hastası olması beklendiğini ifade ederek, "Diyabet, insülin salgısının olmaması ya da eksikliği sonucu ortaya çıkan, karbonhidrat, yağ ve protein hücrelerinin bozulmasına yol açan kronik bir metabolizma hastalığıdır. Diyabetle mücadelede, tüm dünyada yılda 460 milyar dolar harcama yapılmaktadır" dedi.

DİYABETTEN 2,5 MİLYAR DOLARA YAKIN BİR PARA HEBA EDİLEBİLİR

Panelde daha sonra söz alan Öğretim Görevlisi Serkan Şen, 'Diyabetin Moleküler Metabolizması' başlıklı bir sunum yaptı. Şen, konuşmasında şunları söyledi:

"Yapılan çalışmalar göstermektedir ki, beslenme alışkanlıklarımız diyabet oluşumundaki en önemli nedenlerin başında geliyor. Yüksek yağlı ve karbonhidrat ağırlıklı beslenmenin kronik inflamasyona, kronik inflamasyon ise insülin hormonu direncine neden olmaktadır. Bu da diyabete yol açmaktadır. Beslenme alışkanlıklarının yanında fiziksel olarak hareketsizlik diyabet gelişimini tetikleyen bir diğer dış faktördür. Toplumumuzda özellikle de kırsal kesimde diyabetli olup diyabetinin olduğunu bilmeyen yurttaşlarımız bulunmaktadır. Özellikle kırsal alanlarda kan şekeri taramaları yapılarak diyabetli hastaların tespit edilmesi gereklidir. Aksi durumlarda diyabetin neden olduğu hastalıklarla mücadelede ülke olarak yılda 2,5 milyar dolara yakın bir para heba edilmiş olacak."

Panelin son konuşmacısı olan AKÜ Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı öğretim üyelerinden Doç. Dr. Gülengül Köken ise, sunumunda tıp dilinde 'Gestasyonel diyabet' olarak bilinen ve halk arasında gebelik diyabeti denilen sağlık problemiyle alakalı konuştu. Doç. Dr. Köken, gebelik diyabetinin öneminden bahsederken, "Gebelerin kan şekerlerinin yüksek seyretmesi, fetüs (ana rahmindeki bebek) için istenmeyen bir durumdur. Kan şekeri yüksekliğinin derecesine bağlı olarak doğacak bebeklerde malformasyonlar ve düşük görülebilmektedir" şeklinde ifade etti.

Doç. Dr. Gülengül Köken, bir gebenin bu konuda doktora başvurduğunda hangi rutin testlerle karşılaştığından da bahsetti.

Panel, katılımcıların sorularının yanıtlanmasının ardından sona erdi. - AFYONKARAHİSAR

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Yerel
title