52. Uluslararası Antalya Film Festivali
52. Uluslararası Antalya Film Festivali'nde Fransız görüntü yönetmeni Caroline Champetier, öğrenci, oyuncu ve sanatseverlerle bir araya geldi.
52. Uluslararası Antalya Film Festivali'nde Fransız görüntü yönetmeni Caroline Champetier, öğrenci, oyuncu ve sanatseverlerle bir araya geldi.
52. Uluslararası Antalya Film Festivali kapsamında Hotel Su'da "Masterclass (ustalık sınıfı)" etkinliği düzenlendi. Serra Yılmaz'ın moderatörlüğünü yaptığı etkinlikte Champetier, oyuncu, öğrenci ve sanat severlerle bir araya gelerek kariyeri hakkında bilgi verdi ve görüntü yönetmeni adaylarına tavsiyelerde bulundu.
Champetier, 1970'lerin sonunda film yapmaya başladığını ve kariyeri süresince yaklaşık 90 filmde görüntü yönetmenliğini üstlendiğini kaydetti. Sektöre atılmadan önce oyuncu olmanın ne anlama geldiğini bilmediğine işaret eden Champetier, sektöre başladıktan sonra oyuncuların ve yönetmenin bir konuşma şekli olduğunun farkına vardığını vurguladı.
Champetier, yönettiği filmlerde doğrudan oyuncuyla konuşmadığını bazen bir bakışla bile ne istediğini oyunculara aktardığını dile getirdi. Oyuncunun canlandırdığı karakterin bütün set ekibinin emeği sonucu oluştuğunu söyleyen Champetier, oyuncunun da bu sayede karaktere daha yakın durduğunu belirtti.
Yönetmenlerin oyuncuları seçerken bedenine, nasıl yürüdüğüne, rahat olup olmadığına baktığını anlatan Champetier, "Bir oyuncuda en önemli şey oyuncunun suratı. Yüzündeki ifadenin görüntüye nasıl yansıdığı. Surattan sonra bakış önemli. Bakışı olmayan bir oyuncu düşünülemez" dedi.
Champetier, görüntü yönetmenliğinin en önemli noktalarının kadraj ve ışık olduğunun altını çizdi.
Sinema sektörüne atılmadan önce edebiyat okuduğunu ve politikaya bulaştığını kaydeden Champter, "Sinemaya sonradan adım attım. Kamera arkasını tercih ettim. Çünkü kamera arkasında fazla kadın yoktu. Olayların nasıl geliştiğini her zaman anlamak isterdim. Kamera nasıl çalışıyor, ışık nasıl yapılıyor. Çünkü bu mesleğe başladığımda saftım, naiftim. Erkeklerin çok fazla sayıda olduğu bir mesleğe yönelmem tamamen tarihi bir zamanlamaya bağlı. Bugün olsa yönelir miyim bilmiyorum" dedi.