52. Uluslararası Antalya Film Festivali
52. Uluslararası Antalya Film Festivali kapsamında, "Dünya ve Türkiye sinemasında kadının temsili" başlıklı panel düzenlendi.
52. Uluslararası Antalya Film Festivali kapsamında, "Dünya ve Türkiye sinemasında kadının temsili" başlıklı panel düzenlendi.
Akdeniz Üniversitesi Turizm Fakültesi'nde gerçekleştirilen ve moderatörlüğünü İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Emine Uçar İlbuğa'nın yaptığı panele, yazar Ali Can Sekmeç ve oyuncu Viltan Atasever katıldı.
Atasever, kadınların sinemada daha bilinçli hale geldiğini belirterek, eskiye göre istediklerini daha özgürce yapabildiğine dikkati çekti.
Kadınlar olarak büyük sorumluluklarının bulunduğunu anlatan Atasever, "Biz de sadece erkekler gibi işimizle uğraşabilsek, çok daha başarılı olabiliriz. Çocuk doğurmak, ev geçindirmek, eşinle ilgilenmek, aile kurmak, toplumda yer edinmek, söz hakkı edinebilmek ve mahalle baskılarından kurtularak üretmeye çalışıyoruz" diye konuştu.
Yazar Ali Can Sekmeç de ilk kadın yönetmenlerin vurdulu kırdılı tarzda film çektiklerini, günümüzdekilerin ise kadının naifliğinden kaynaklanan daha duygusal işlere imza attığını kaydetti.
Sekmeç, sinema sektöründeki kadınların daha çok kamera önünde olmayı sevdiğini vurguladı.
Katılımcılardan "küçümseme" tartışması
Bu tarzda film çeken kadın yönetmenler arasında yer alan Birsen Kaya'nın killing (öldürme, cinayet) filmi çektiğini anlatan Sekmeç, "Düşünün bir kadın yönetmen killing filmi çekiyor. Bir kadın yönetmen killing tarzında film çekebilir mi? Bu, dünyada bir ilktir. 'Birsen Kaya tek" diye konuştu.
Bu sırada söz alan Vildan Atasever de "Sen şimdi kadınları aşağılıyorsun. Küçümsüyorsunuz. Ne diyorsun 'Bir kadın yönetmen çekebilir mi?' Niye çekemesin ya?" diyerek Sekmeç'e karşı çıktı.
Sekmeç de "Küçümsemiyorum. Kötü bir şey de demedim. Başarıdan bahsediyorum. Sen küçümsemekten bahsediyorsun" şeklinde yanıt verdi.
Atasever de bunun üzerine tekrar söz alarak konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bizi nasıl küçümsersiniz. Savaşta en en önde yürüyen Nene Hatun'un torunlarıyız. Sen ne diyorsun. Kösem Sultan, Hürrem Sultan'ı anlatıyoruz. Her ne kadar erkek önde dursa da o erkeklerin arkasında güçlü kadınlar vardır. Ne kadar güçlü bir kadın varsa arkasında erkek o kadar güçlüdür yani. Toplum bize naif olmayı dayattığı için erkeklerin bir adım gerisinde duruyoruz. Bu da kadının naifliğinde işte. Bu, zaten toplumun kuralı, kadın geride duracak. Bütün sorumluğu bizim üstümüze yüklüyorsunuz. Her şeyi biz yapıyoruz, en önde olan yine siz oluyorsunuz. Nasıl oluyor bu?"
Sekmeç'in "Yaradılış maalesef" şeklinde yanıt vermesi üzerine Atasever, "Evet, eşitlik yok işte. Yok, yok yani" dedi.