26. Türkiye Üniversiteleri Sağlık Bilimleri Toplantısı
DEÜ Rektörü Prof. Dr. Füzün: "TÜİK verileri ile Türkiye'de 5 milyon 900 bin civarında üniversite mezunu var. Türkiye'de bu oran yüzde 11, AB'de yüzde 37, İrlanda'da yüzde 56" "Üniversite mezunlarından ancak 450 bini yüksek lisans yapıyor, yani yüzde 1'den düşük, kaçı doktora yapıyor diye bakarsak 120 bin civarında, yani yüzde 0'a yakın.
Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Rektörü Prof. Dr. Mehmet Füzün, Türkiye'de üniversite mezunu oranının yüzde 11, AB'de yüzde 37, İrlanda'da ise yüzde 56 olduğunu söyleyerek, "Türkiye'de üniversite mezunlarından ancak 450 bini yüksek lisans yapıyor, yani yüzde 1'den düşük, kaçı doktora yapıyor diye bakarsak 120 bin civarında, yani yüzde 0'a yakın. Çok düşük" dedi.
Türkiye'de lisansüstü eğitim veren Sağlık Bilimleri Enstitüleri'nin, ilki 1988 yılında DEÜ ev sahipliğinde gerçekleştirilen geleneksel toplantılarının 26'ncısı bu yıl yine Dokuz Eylül Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü'nün ev sahipliğinde başladı.
Toplantıda lisansüstü eğitim veren Sağlık Bilimleri Enstitüleri'nin günümüzdeki misyonu, "Lisansüstü eğitimin standardizasyonu (ORPHEUS), bilimsel alanda profesyonel araştırmacı potansiyeli oluşturmaya yönelik programların geliştirilmesi (Translasyonel Tıp)" konuları ele alındı.
26. Türkiye Üniversiteleri Sağlık Bilimleri Toplantısı'nın açılışında konuşan DEÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Füzün, çok önemli bir organizasyona ev sahipliği yapmaktan mutluluk duyduklarını belirtti.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre Türkiye'de 5 milyon 900 bin civarında üniversite mezunu olduğunu kaydeden Füzün, şöyle devam etti:
"15 yaş üstüne bakarsak Türkiye'de bu oran yüzde 11, Avrupa Birliği'nde yüzde 37, İrlanda'da yüzde 56. Ülkemizde yüzde 11'lik bu mezunların yüzde kaçı yüksek lisans yapıyor diye bakarsak, yaklaşık 450 bin civarında olduğunu görüyoruz. Yani yüzde 1'den düşük. Kaçı doktora yapıyor diye bakarsak 120 bin civarında, yani yüzde sıfıra yakın. Çok düşük. Son 10 yılda Türkiye aslında Avrupalı gibi olması gerektiğini anladı. Devletin ve hükümetin bu konuda ciddi geliştirilmiş politikaları var. Türkiye işin bilincine vardı ve bu noktada sağlık gibi araştırmaya çok muhtaç bir alanda enstitülere büyük ihtiyaç var. Bu toplantı en azından farkındalık yaratır, Türkiye'ye çok değerli bilim insanlarının yetiştirilmesi yönünde gerekli önlemler alınır ve uygulamaya geçilir diye düşünüyorum."
DEÜ Sağlık Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. İbrahim Astarcıoğlu da bu yıl yapılan toplantının şimdiye dek gerçekleştirilen 25 toplantıdan farkının; sadece enstitü müdürleri değil, idari ve akademik personelin de katılabileceği bir toplantı haline dönüştürülmesi olduğunu ifade etti.
DEÜ Sağlık Bilimleri Enstitüsü'nde 1997-2000 yılları arasında müdürlük yapan emekli Prof. Dr. Ayşen Baykara, konuk olduğu açılışta akademisyenlere deneyimlerini anlattı.
Baykara, günümüzde enstitülerin ortak çalışmalarla daha büyük projeler üretmesinin büyük önem taşıdığını belirterek, şunları söyledi:
"Enstitüler bilim insanı yetiştirmek için var. Birçok bir çok bilimsel çalışmanın entegre edilerek oluşturulacağı büyük projeler yapabilirsek çok daha büyük bir fotoğraf ortaya çıkar. Bunlar aslında dünyayı değiştirebilecek şeyler. O nedenle benim üç dileğim var; bunlardan birisi enstitüler arası anabilim dallarının ortak projeleri ile büyük projeler, ikincisi enstitüler arası aynı konuda aynı yöntemle ortak çalışmalar, üçüncüsü de artık duvarların dışına çıkıp, topluma, insana yararlı olacak, uygulanabilecek projeler oluşturulması."
DEÜ Sağlık Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. İbrahim Astarcıoğlu'nun önderliğinde 50 üniversiteden 100'e yakın yönetici, akademisyen ve idari personel katıIdığı paneller, yarın Ar-Ge Merkezi ve DEPARK Sağlık binasının tanıtımı ile sürecek, cumartesi günü Çeşme gezisi ile sona erecek. - İzmir