10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü

Hürriyet Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Tufan Türenç, 10 Ocak 1961 tarihinde gazetecilerin patronlarına karşı 3 gün süreyle gazete çıkararak haklarını savunduklarına dikkati çekerek, "10 Ocak, gazetecilerin 50 sene önce onurlu direnişe imza attığı gündür" dedi.

İzmir Gazeteciler Cemiyeti tarafından 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü nedeniyle Karataş'taki Basın Lokalinde sohbet toplantısı düzenlendi.

Türenç, İzmirli gazetecilerle bir araya geldiği toplantıda, 10 Ocak 1961'de yaşananlar ile basının bugün içinde bulunduğu durum hakkında değerlendirme yaptı.

Basında çalışanlarla onları çalıştıranlar arasındaki kanunda değişiklik yapan ve 10 Ocak 1961'de yürürlüğe giden 212 Sayılı Yasanın, gazetecilerin çalışma haklarında önemli iyileştirmeler getirdiğini, yasanın yürürlüğe girmesinden sonra 9 gazete patronunun yasayı protesto etmek amacıyla 3 gün süreyle gazetelerini yayımlamama kararı aldıklarını hatırlatan Türenç, bunun üzerine Abdi İpekçi ve arkadaşlarının çabalarıyla gazetecilerin, Türkiye Gazeteciler Sendikası ile gazete yayınladığını hatırlattı.

Türenç, gazetecilerin 10 Ocak 1961'deki çabalarının örnek alınması gerektiğini dile getirerek, şunları söyledi:

"10 Ocak, gazetecilerin 50 sene önce onurlu direnişe imza attığı gündür. Bu nedenle 10 Ocak, Çalışan Gazeteciler Bayramı olarak kutlanmaya başlanmıştır. Ancak, 1971 yılında yaşanan 12 Mart muhtırasından sonra gazetecilerin hakları ve basın özgürlüğüne getirilen kısıtlamalardan ötürü 10 Ocak bayram olmaktan çıkarılmış ve 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü olarak anılmaya ve kutlanmaya başlanmıştır."

-"Zorluklar içinde gazetecilik yapıyoruz"-

Toplantıda meslektaşlarının sorularını da yanıtlayan Türenç, "Hürriyet Gazetesi'nin yayın politikasını beğenip beğenmediğine" yönelik bir soru üzerine,

"Bugünkü koşullarda hiçbir grubun iktidara karşı koyamaz" cevabını verdi.

Zorluklar içerisinde gazetecilik yaptıklarını ifade eden Türenç, "TRT hükümet yanlısı kanal oldu. Bu iktidar, sivil dikta yarattı, bir korku toplumu yaratıldı. Avrupa bunu yeni yeni anlamaya başladı. Bu böyle devam etmez. Demokrasi şemsiyesi altında özgürlükleri bu kadar budayamazsınız. Zorluklara karşı dik durabildiğimiz kadar duracağız" dedi.

Türenç, gazetecilerin yargılanmaları ve tutuklanmalarının da yakından takip edilmesi gerektiğini belirterek, şöyle devam etti:

"Gazetecilerin yargılanmasının, tutuklanmasının tek bir nedeni var, medyayı kendi egemenlikleri altına almak, ileri sürülen gerekçelerin hepsi uydurma ve tertip. Şimdi terörle ilişkilendirme tertibi yapılıyor. Sorgulanıyor ve tutuklanıyorlar. Yargılamalar bilinçli uzatılıyor ve ek iddianameler hazırlanıyor. Ergun Poyraz, kitap yazdı diye 4,5 yıldır içeride. Mustafa Balbay, Tuncay Özkan'ın suçu muhalefet yapmak; Ergenekon'la ilişkilendirildiler. Silivri'deki yargılamalar televizyonlardan naklen yayınlansa Türkiye'de büyük devrim olur. Orada hukukun katledildiğini, insanların suçsuz yere yargılandığını görürsünüz. Bugün Sayın Kılıçdaroğlu hakkında fezleke hazırlanıyor; ne demiş,

'Silivri'de hakimler ve yargıçlar tiyatro oynuyorlar' demiş. Gerçekten tiyatro oynanıyor, ama halkın çok azı izleyebiliyor. İzleyebilenler de seslerini duyuramıyorlar. Medya bunları görmüyor, kimileri görüyor, korkuyor görmüyor."

Tufan Türenç, bir başka soru üzerine de Türkiye'deki 167 üniversiteden sadece ikisinin yeni anayasa ile ilgili görüş bildirdiğini belirterek,

"Üniversitelerin tamamının rektörleri değişti, bu iktidarın dünya görüşüne uygun rektörler geldi. Üniversiteler, konuşmaz, düşünmez, fikir üretmez, bilimsel çalışma yapamaz hale getirildi" diye konuştu.

İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkan Yardımcısı Ali Ekber Yıldırım ise 10 Ocak'ların 1972 yılından beri bayram olma niteliğini kaybettiğini, Türkiye'nin tutuklu gazeteci sayısında dünya sıralamasında önde olduğunu söyledi.

- İZMİR