1. Birgi Sempozyumu Tamamlandı

Ödemiş'in tarihi beldesi Birgi'de Birgi Belediyesi ile Dokuz Eylül Üniversitesi Edebiyat Fakültesi, Arkeoloji Bölümü'nün ortaklaşa düzenledikleri, "1. Birgi Sempozyumu" dün yapılan üç oturumla tamamlandı.

Dünkü oturumlarda Geç Osmanlı ve Milli Mücadele dönemi ile Cumhuriyet Dönemi'ndeki Birgi ile Birgi'deki tarihsel mirasın korunması ele alındı.

MİLLİ MÜCADELE DÖNEMİ VE EFELER

Dünkü ilk oturum Prof. Dr. Enver Konukçu başkanlığında gerçekleştirildi. Bölgenin tanınan efelerinin hayatlarının ele alındığı oturumda Yunan İşgalinin Birgi'de bıraktığı hasar da Yrd. Doç. Dr. Günver Güneş tarafından katılımcılarla paylaşıldı.

Güneş, Birgi'nin Yunan birlikleri tarafından 1 Haziran 1919 günü işgal edildiğini ifade ederek, "Yunan işgal yıllarında Kuva-yı Milliye'nin üç kez baskınına uğrayan kasaba işgal altında kaldığı 3 yıl üç aydan fazla süre zarfında büyük hasar yaşamıştır. Özellikle Yunanlıların kasabadan ayrılırken çıkardıkları yangın kasabayı tanımaz hale getirmiştir. Bunun yanında öldürme yaralama ve işkence olayları da kasaba da yaşayanlar üzerinde önemli sorunlar yaratmıştır" dedi.

CUMHURİYET DÖNEMİ VE SEL FELAKETİ

Daha sonraki oturumda Cumhuriyet'in Birgi'ye yansımaları ve Birgi'deki halk kültürü üzerine bir paylaşım gerçekleşti. Prof. Dr. Necla Aslan Sevin başkanlığındaki oturumda Yrd. Doç. Dr. Günver Güneş bu kez Birgi Çayı'nın yol açtığı sel felaketini katılımcılarla paylaştı. Ödemiş'te tarihteki en büyük sel felaketinin 1939 yılında Birgi'de yaşandığını vurgulayan Güneş, "1939 yılında yağmur nedeniyle Bozdağ'dan inen sel suları ve Birgi çayının taşmasıyla Birgi sel altında kalmıştır.29 Eylül'de Bozdağ'dan inen seller Birgi'yi basmış, çarşı ve evler harap olmuş, 5 kişi de yaşamını kaybetmiştir. Telefon santraline yıldırım düşerken hükümet konağı, jandarma karakolu sular altında kalmış, 2 köprü ile Avulcuk köyünde 15 ev yıkılmıştı. Bu selde Selçuklu döneminden kalma tarihi yapılar da harap oldu" dedi. Bu oturumda efelerin giyim tarzı ile Ödemiş müzesindeki kadın kıyafetlerinin incelemeleri yapıldı.

BÖLGENİN GEÇMİŞİNE IŞIK TUTAN SUNUMLAR

Son oturumda Birgi'nin tarihsel mirası kimliği bilim insanlarınca masaya yatırıldı. Birgi'deki dokunun korunması ve buna uygun yapılaşma ile halkın tarihi dokunun korunmasındaki önemli rolü görüşüldü.

İki gün süren sempozyum poster sunumlarla son buldu. Küçük Menderes havzasındaki Bizans kiliseleri, Ödemiş Müzesi'ndeki fibulaların tanıtımı, Karaoğlu Camii Haziresi mezar taşı bezemeleri ile ilgili sunumlar yapıldı. ÖFOG da Birgi fotoğraflarından oluşan bir sunum gerçekleştirdi. Toplam 6 oturum, 8 sunumdan oluşan sempozyum etkinlikleri Birgi gezisi ile son buldu.

"SEMPOZYUM KİTAPLAŞTIRILACAK"

Sempozyumla ilgili değerlendirme yapan Birgi Belediye Başkanı Cumhur Şener, geleceğe ışık tutacak bir etkinliğe imza atıldığını söyledi. Şener, "Sempozyum, Birgimiz ve bölgemiz adına çok verimli geçti. Öğrencilerin katılımı ve ilgisi bizleri gelecek adına umutlandırdı. Bu sempozyum Birgi ile ilgili fikirlerin kayıt altına alınması adına son derece önemliydi. İlkini düzenlemiş olmakla beraber devamının yolunu açmış olduk. Artık en azından 2 yılda bir düzenlenebilecek sempozyumlarla Dünya Kültür Mirası'na aday Birgi'nin korunması ve geliştirilmesi sağlanacaktır. Bu noktada ilerleyen yıllarda daha çok üniversitenin işbirliğiyle, daha geniş bir akademik katılımla daha da yararlı çalışmalar yapılabilir. 6330 sayılı yasa ile mahalleye dönüşecek Birgi'de bu sempozyumun devam edeceğine inanıyor, iki gün boyunca emeği geçen, katılım gösteren herkese teşekkür ediyorum. İki gün boyunca ele alınan her şey kitaplaştırılacak ve geleceğe yazılı bir kaynak bırakılacaktır" dedi. - İZMİR